4.bölüm(Yok olmak)

24.9K 209 26
                                    

-"Defol! Gidebilirsin! Seninle işim bitti!" dedi.

-Kadın durup baktı bir süre. Ne demek yani gidebilirsin?! Bu adam kendisiyle dalga geçiyor olmalıydı. Elbisesi olmadan nasıl giderdi? Nasıl çıkardı dışarıya?! Bir süre durup baktı. Sadece baktı ve aniden, geçirdiği gecenin yorgunluğu ve duyduklarının ağırlığıyla yere yığıldı.

Sevda;

-"O günden bu yana aylar geçmişti. Artık Türkiyede yaşamıyordum. Amacım değişmiş ve artık ölmek istemiyordum."

3ay önce;

-Uyandığımda, odamdaydım. Avucumda sıkarak uyumuş olduğum telefona bakınca, saat 17:40 gösteriyordu. Bacak aramda hissettiğim dayanılmaz sancıyla, tekrar gözlerimi kapatdım. Bu ağrı dayanılmazdı. Bu ağrının sebeplerini düşünmeye çalıştım bir süre. Sonra zihnime gelen görüntülerle ölmek istedim. Fakat ölemezdim. Yani, en azından intihar edemezdim. Ben, zaten o adam beni öldürsün diye 'onu' seçmiştim. Yaşamak istemiyordumki... Fakat o adi beni öldürmek yerine, sadece tecavüz etti.

-Yıllardır eziyyetlerle kaplı olan bedenim, zaten bir tek tecavüz görmemişti. Lakin, onu da bana çok gören, benimle düşmanlığı olan hayat (!) bana tattırmadan vazgeçmek istemedi. Şimdi herşey tamdı işte. Birtek ölüm eksikti, ama ona bir türlü kavuşamıyordum. Ellerim istemsizce bacak arama gittiğinde, bir sıvı farkettim. Hemen ellerimi kaldırıp baktım. Kan imiş. Sanırım kanamam var. Lanet herif 'ilk deneyimi' demeden, tüm gece sabaha kadar bıkmadan becermişti beni.

Yataktan kalkmak istediğimde ise üzerimdeki örtüyü farkettim. Şimdi herşey bir-bir yerine oturuyordu. Bu örtü, dün gece kaybettiğim tek masumiyyetimle lekeliydi. Sırf hiç bir zaman unutmayayım diye, bu örtüyü o gecenin sembolu olarak bana bırakmıştı. Lakin o, birşeyi unutuyordu; 'ben o geceyi zaten hiçbir zaman unutamazdım!' Kalkıp bir duş aldıktan sonra, zorla da olsa, hastaneye varabilmiştim. Beni görür görmez yanıma koşan hemşirelere cevap veremeden bayılmıştım.

Mahir;

-O gün, onunla birlikte olmak değildi amacım. Sadece benimle oyun oynadığı için öldürecektim onu. Benimle nasıl bir oyun oynadığını, sadece büyük bir tesadüf neticesinde mi diyelim, şans eseri mi diyelim bilmiyorum, ama öyle öğrenmiştim. Öğrenince, aklım bana oyun oynuyor sanmıştım. Çünkü o kadar ustaca pilanlamıştıki herşeyi... En başarılı senarist bile, asla senaryosunu o kadar dakik kurgulayamaz ve hiçbir oyuncu da, onun gibi o kadar dakik ve inandırıcı olamazdı! Lanet olsun! En kötüsü de, onun beni hiçbir zaman sevmediğini duymamdı! Belki düşmanlarım ona bunu mecbur söylettirdiler diye düşündüm.Benim duyup yıkılmam, ondan nedret ederek öldürmem için ve b. bunun gibi salakca bahaneler uydurarak, kendimi kandırıp, ona toz konduramıyordum.

-Fakat, o kurt bir kere düşmüştü bedenime, aklıma! Saatler günleri, günler haftaları, haftalar ayları kovalıyordu. Fakat ne yaparsam yapayım, şüphelerimden kurtulamıyordum. Tüm aklımı kemiren düşünceler beni delirtiyordu. Nihayet bir detektif tuttum. Ona sadece 1ay zaman verdim. Fakat verdiğim süre içerisinde hiç birşey bulamadığını ve öyle bir isimde kimse olmadığını söyledi. O, isimde olanların da, ya çok küçük ya da yaşlı olduğunu ve ya da, görünüş olarak uymadıklarını söyledi.. Delirmiştim sanki, detektifin söyledikleri kulaklarımda yankılanıyor, dünya başımda dönüyor gibiydi. O zaman 7tane daha detektif tuttum ve ekip olarak çalışmalarını emrettim. Bu süre içerisinde ise, hala Şirin, yani Sevda ile buluşuyor ve hiç birşey bilmiyormuşum gibi takılıyordum.

Sadece Bir GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin