Ahu

126 9 7
                                    


  Saat gittikçe ilerlerken ikimizde resmen soluk almadan her şeyi yetiştirmeye çalışıyorduk.Ara sıra konuşup fikir danışırdık daha doğrusu ben danışırdım.

  Yaman ise arada bi çizdiklerime bakardı.

  Kalemle kısa elbiseye fırfır çizerken Yaman göz ucuyla kağıda baktı ve elindeki kalemi atıp masanın diğer ucundan hızlıca benim yanıma oturdu.Onun oturmasıyla koltuğun bir tarafı içe gömüldü.

  "Noldu ya?" dedim hevesim kaçmış gibi.

  Elimdeki kalemi alıp elbisenin eteğini daha uzun tuttu sonra fırfırları silerek "Sana bir taktik vereyim." deyip kalemi elime tutuşturdu sonra ise elini elimin üstüne koyarak kalemi kağıdın üstünde gezdirdi.Sildiği fırfırların üstüne başka şekillerle çok daha güzel ayrıntılar ekleyip elbiseyi daha mükemmel hale getirdi.Ardından elini elimden çekip bana baktı.

  "Sen nerede okudun?" saçlarımı yandan alıp bir omzumda topladım bunu yaptığımda çok kısa bir şekilde açık kalan omuzlarıma baktı "Milano" deyince "Güzel şehir." dedi.

  "Gittiniz mi hiç?" dedim

  "Tabiki gittim kuzenim de oradan mezundu."

  "Ortağınız yani." derken yanımdan kalkıp tekrar kendi yerine geçti.

  "Ortağım yani." dedi.İyice daralmıştım normalde bunu demeyi aklımdan geçirmemistim ama "Evin içinde daraldım.Biraz bahçede oturabilir miyiz müsaade varsa?" dedim.O da daralmış olacak ki oturma odasından bahçeye açılan kapının perdesini çekti.Havalar güzelleşiyordu o yüzden hiç üşümemiştim.

Yaman

  Bahçeye çıktığımızda ona ağacın yanında ki koltuklara yönelttim.Ardından cebimdeki sigara pakedini çıkarıp yakacağım sırada "Kullanıyor musun?" diye sordum başını sallayınca bir dal uzattım kendi sigaramı yaktıktan sonra onunda sigarasını yaktım.Yanakları içe gömülüp derin bir şekilde sigarayı içine çekti.Çakmağı masaya koyup ona baktım.Bakmakla kalmayıp soruda sordum "Hâlâ sinirli misin?" deyince bana baktı ne demek istediğimi anlamadı "Çizimlere bakmadığım için kızgın mısın?" deyince sigarasının külünü parmağıyla vurup düşürdü.

  "Biraz"

  Ardından Alisanın beni aradığını gördüm Ahu göz ucuyla kimin aradığına bakmaya çalıştı başarılı olamayınca paketten bir dal daha alırken "Alıyorum" dedi sorun yok şeklinde kafamı sallayıp telefonu açtım.

  "Bebeğim? Sinirin geçti mi?"  

  Ahu yüzünü buruşturdu sanki Alisanın bu ses tonu onu rahatsız etmişti benide ediyordu aslında çok umursamadım.

  "Geçti Alisa.Noldu?"

  "Canım sıkıldı yaaa sana geleyim mi?" gözlerimi kapattım "Çalışıyorum,başka zaman" dedim.

  "Ne farkeder ben seninle uyumak istiyorum bu gece." deyince o ince sesi beynimde yer edinmişti bile.

  Ahu'ya döndüm "Gelsinde sussun yoksa tüm gün başımın etini yer senin içinde sorun olmaz değil mi?"

  "Yok olmaz." dedi kısaca.Çok sigara içiyordu ama karışmak istemedim

  Çok geçmeden Alisa geldi geldiği gibi boynuma atladı ben ise onu yavaşça ittirdim.Sonra Ahu'yu gördü gözlerini devirdi Ahu onun bu hareketini görünce dudaklarını ısırmaya başladı gıcık olduğu belliydi.

  Alisa benim arkadaşımdı en azından ben onu öyle görüyordum ama o beni daha ötede görüyordu,onun sevgisine inanmıyordum çünkü her gün başka erkekle yatar günün sonunda benim yanıma gelirdi.

  Alisa uzun bacaklarını üst üste atıp bana yanaşınca dudaklarımı birbirine bastırdım.Ahu ise ara ara bize bakıyor sonra gene önüne dönüp etrafa bakıyordu.

  "Bu kız kim?" dedi Alisa Ahu'yu göstererek küçümseyici bir tonla konuşunca Ahu bana sonra ona baktı "Ahu ben." dedi sakinlikle."Hm iyimiş." dedi Alisa sadece sonra tekrar ellerini omuzuma attı.Bu hareketlerinden hoşlanmasam da sesimi çıkarmıyordum.Ahu Alisaya dik dik bakıyordu işimiz daha bitmediği için şuan mecbur oturuyordu.

  Alisanin ellerini nazikçe tutup indirdim ve içeri geçerken Ahu'ya seslendim.

  "Alisa bizim az bi işimiz var sen burada bekle." dedim onun gelmesini istemiyordum.

  Ahu hiç konuşmadan yarım kalan elbiseyi tamamladı ve bana uzattı "İşimiz bittiğine göre ben gideyim.Tekrar konuşup geri kalan şeyleride hallederiz." dedi kalemlerini çantasına koyacakken çantadan bir kutu çıkardı "Ay bunu unutmuşum." deyip bana kutuyu uzattı "Şoförüm İhsan abi memleketten gelirken getirmiş ben pek sevmem seninde sevip sevmediğini bilmiyorum ama elim boş gelmeyeyim dedim." dedi.

  Getirdiği lokumdu.Lokumu çok severdim çocukken kutu kutu yer sonra hastanelik olurdum.

  "Düşünmen yeter.Sağol,severim." dedim gülümseyip kapıdan çıktı.

_____

  "Yapabiliyor muyum Ahmet amca?" dedim kurabiye hamurlarını yuvarlarken.

  Batu'yla baya yakın olmuştuk onun sayesinde kendimi tatlı konusunda da geliştirmiştim.

"Oluyor amcam ama çok bastırma çikolata erimesin içinde." deyince uyarısını dikkate alarak devam ettim.Batu motor sürmeye bayılırdı çok serseri de bir çocuktu.Elinde kaskla masaya oturunca elimdeki hamuru bırakıp "Çabuk al onu,daha yeni sildim orasını" deyince güldü sonra bana baktı " Akşam gidiyoruz değil mi?" deyince Ahmet amcanın etrafta olup olmadığına baktım sonra küçük çocuk gibi başımı salladım.

Grafitti yapacaktık.

  Daha önce polisler bizi yakaladığı için bu sefer daha dikkatli olacaktık.

  Kurabiyeleri fırına attıktan sonra gelen bazı müşterilerle ilgileniyordum.

"Ya,Yaman atla uçağa gel işte."

"Hadi be kuzen özledim iyice."

"Tamam haftaya İtalya'dasın o zaman."

Türk bir müşteriydi.Onunda kahvesini hızlıca hazırlayıp servis ettim.

  Batuda bana yardım edince işler hızla bitti.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aşk Kırıntıları Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin