5

1.1K 65 16
                                    

  Melisa Erdem

  Uzun zaman sonra sevgiyi hissetmişti. Çocukluğundan beri bir çok travma onu esiri yapmış etrafına kalın duvarlar örmesine neden olmuştu.

  Hayatının mutlu sonla biteceğine zerre inanmıyor, kalbinin şeffaflığı sanki cehennemdeymiş gibi hissettiriyordu.

  Zaten en çok masum kalpliler zarar görmez miydi?

  Bizim hikayelerimiz kötü başlar... Ama iyi sonla bitmesi bizim elimizdedir. Hiçbir şey göründüğü gibi değil.. Her şey normal ve klasik görünsede hiçbir şey.. normal.. değil.

  Bir.. iki.. üç.. dört...

   "Tekrar!"

  Bir.. iki.. üç.. dört...

  "Sıfırla!"

  Bir.. iki.. üç.. dört...

  "Tekrar!"

   Bir.. iki.. üç.. dört...

  "Burada olduğunuz sürece! Kuralları uygulayacaksınız!"

   Bir.. iki.. üç.. dört...

  "Burada olduğunuz sürece! Sadık! Fedakar! Sessiz olacaksınız!"

  Yerdeki adamlar tekrar şınav çektiklerinde hepsi nefes nefese durdu.

  "Anlamayan! Anlamak istemeyen! Beyni basmayan arkadaşlar! Bizzat kendi canıyla ödeyecek!"

   Çok büyük bir alandı. Yer yüzünden kat kat aşağıda büyük bir şehir. Yer yüzüne de hakimlerdi. Ama bu profesyonel bir şekilde gizleniyordu.

  Pamir Aşkın Can

  Çetenin en seçkin komutanlarından birisi olup aynı zamanda lider adaylarından birisiydi.

  Genelde eğitimlerde onun payı çok büyük olur ve bundan hiçbir zaman homurdanmazdı.

  Kişiliği dış dünyada enerjik ve sevecen olsa da yer altındayken ikinci kişiliğini devreye sokuyor herkesin gözünü korkutuyordu.

  "Yarınki oyunda tek bir hata istemeyeceğim! Hata yapan olursa! Kendi ellerimle canını alırım! ANLAŞILDI MI!!"

  100 seçkin öğrenci. Aynı anda bağırdı. Sanki yer gök inledi.

  "Anlaşıldı komutanım!"

  Pamir Aşkın Can'ın üst dudağı kıvrıldı. İstediği buydu. Gururla başını kaldırdı.

  "Aferin. Dinlenebilirsiniz."

  Arkasını döndü ve hızlı adımlarla revire ilerledi.

  Kaslı vücudu vardı. Üstündeki çetenin forması onda ayrı bir hava katıyordu. Grinin en koyu tonu. Bol bir tişört ve bol bir kargo pantolon. Büyük botlar formaya sert bir duruş oluşturuyordu.

  Yürüdüğü büyük duvarın önünde durdu. Her çetenin bir sembolü olurdu.

  Büyük siyah örümcek adeta ateşi simgeliyordu. Bir diğer simgeleri ateşti. Ateş can yakardı.

  Revire girdiğinde etraf temizlik malzemesi kokuyordu. Arda elindeki pamukla hastasının karnına pansuman yapıyordu.

  "Durumu nasıl?"

  Pamir ciddiyetle yönelttiği soruya Arda ona bakmadan cevap verdi. İşiyle meşgulken pek konuşmazdı.

  "İdare eder."

SuskunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin