11

28 12 20
                                    

 

11


Üstümü giyinmiş makyajımı bitmiş tepeden tırnağa hazır bir şekilde ayakta dikilirken  Nehir kulağıma kulaklığı yerleştiriyor onları duyabileceğim onların da beni , derin bir nefes alırken Nehir'in gözleri gözlerime değdi. " çok gerginsin belli etmemelisin." Dedi uyararak tekrar işine dönerken.

Alaylı bir gülüş kaçtı dudaklarımdan. "Sadece bir şeyler yapmamalısın diyip duruyorsun bu öğretmek olmuyor."Dedim daha da gerilerek, iki gündür ne öğrenmiş olabilirdim ki benden ne bekliyorlardı bilmiyordum.

" şansılıysan hayata kalırsın." Kaşlarım çatılırken  ifadesiz bir suratla bana baktı ardında odadan çıktı hızlıca Aralık bırakıtığı kapıdan bakarken   birde yüzünü kapıdan çıkarıp tek kaşını kaldırdığında ne bekliyorsun der gibi baktı. Tanrım bunlar konuşmadan onları anlamamı nasıl bekliyorlar gerçekten bilmiyorum.

Keskin dik topuklularımın üzerinde onu takip edip yanına gittiğimde hızlı adamlarından dolayı aramızdaki farkı açtı kısa sürede , bu sefer kapının önünde taş kafa yoktu.  Kimin odası olduğunu bildiğim ezbere bildiğim odaya girdiğimizde  kalçasını masaya yaslamış siyah takımlarının için iki elini de çetelerine sokmuş Sanrı'yı gördüm , saçları serseri bir havayla anlına dağılmıştı elmacık kemiğindeki ufak morluğa gözlerim değdiğinde aslında bakışlarının da bende olduğunu o an anladım.

" vay canına." Dedi Elif gülümseyerek, odaya tam anlamıyla girdiğimde tanımadığım yeni yüzleri gördüm.

" tanrım aynısı." Dedi bilgisayarın başında duran kadın ,bakışlarım ona döndüğünde  yüzündeki şaşkınlık dolu ifadeyle baştan aşağı süzmeye başladı beni.

" kusursuz, kimse o olmadığını anlamayacak." Dedi tanımadığım adam , sanki  sınıfca  proje ödevi almıştı hocanın verdiği ödevin aynısını yapmaya çalışan bir edayla beni izliyorlardı.  Basit bir materyal gibi.

" sence Sanrı?" Dedi adam gözlerim Sanrı'ya döndüğünde bakışlarını hala üzerimde olduğunu anladım,  gözleri gözlerimin içine tutunurken bir saniyesi bile bir asır gibi gelen bir bakışma geçti. Neden öyle baktığını bilmiyordum ama belli ki materyalının kusursuz olması  dikkatini çekmişti.

" Sanrı?" Adam bir kez daha ismini tekrarladığında bakışı adama döndü hızlıca tekrar bana döndüğünde boğazını temizleyip kısaca kafa salladı ellerini çeplerinden çıkarıp  çenesinden kirli sakaları kaşıdı arkasını bana dönerken, beğenmedi herhalde proje ödevini.

Kendi kendime göz devirirken  bilgisayar başındaki kadın adama dönüp " kapıdaki  güvenlik kameralarını haclemek çok zor Vedat." Dedi sıkıntıyla , Vedat denen adam tek kaşını kaldırdı.

" kolay olmasını bekleyen bir halin mi vardı ?" Diye sordu ukalaca  kaşlarım çatılırken bir şeylere tepki vermemek için geri eski halime döndüm hemen , kural 1 ;asla duygularını belli etme.

" oraya gir İpek." Dedi ardından bakışları bana döndüğünde İpek denen kadının  ona ters bakış atıp  ağzının içinden homurdandığını duydum , adam duymamış gibi yapıp yanıma geldiğinde elimi avucunun içine alıp dudaklarına götürdü tam öpücük konduracaken durdu başını kaldırmadan gözlerini bana dikti.

Neden bir tepki vermediğimi bilmiyordum, bu kimdi bilmiyordum daha bu belanın arkasından daha kimler var onu da bilmiyordum ama adamın düşman bakışları arasında korkmamak için kendimi sıktım.

"Umarım leydim ikiziniz gibi bir hataya düşmezsiniz." Dedi tehlikeli bir gülüşle avucunun içinde olan elimi yavaş yavaş sıkılaştırmaya başladığında parmaklarım ağrımaya başladı. " aksi halde bu tatlı canınızı yakmak  hiç istemem." Dedi eli daha da sıkarken elimi ,kaşlarımı çattığımda her geçen saniye daha da daralıyordu  kapan olan elleri sanki. Ellerimi çekmeye çalıştığımda daha da sıktı.

ikizlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin