Ve sonunda pastayı bitirmiştim. İki saat kalmıştı sunuma. Ama aklım hala Rikodaydı. Hala haber yoktu. Umarım bu akşamı berbat etmez. Biraz ortalığı toparlayıp kendime çeki düzen verdim. Bugün biraz daha şık olmalıydım. Siyah bir elbise giyidim göğüs ve bacak dekolteli. Kızıl saçlarımı omuzlarımın üzerine düşürdüm ve herzamanki gibi rujumu sürdün. Saat 20:50 olmuştu pastayla beraber başkanlık binasına doğru yola çıktım. Yolda etrafı biraz süzdüm. Herkes çok mutlu ve eğleniyordu. Benim için zehir olan bugünü herkes neşe içinde kutluyordu. Kimisi günün önemini biliydu ama çoğu kişi sadece eğlenmek için eğleniyordu. Başkanlık binasına geldiğimde büyük bir kapıdan geçtim. Koskoca yemyeşil bir bahçe heryeri aydınlatılmış. Ortada Büyük Masa... Masanın üzerinde gördüğüm ve görmediğim bir sürü yiyecek vardı. Altın çatal bıçaklar, altın işlemeli tabaklar. Masa resmen krallar için hazırlanmıştı. Hiç girmemiştim bu günde buraya. Halkada kapalıydı zaten. Masa tamamen kurula aitti. Yavaşça masaya doğru yöneldiğimde 3 ailede masadaydı. Beni görünce Bayan Hannah ,
İşte Pastamızda en özel elden geldi. Dedi ve bana doğru yaklaştı,
Birkaç homurdanma oldu masada ama Bayan Hannah'ın umrunds değildi. Buda beni rahatlatmıştı.
Hoşgeldin Annabelle
Hoşbulduk Bayan Hannah
Göster bakalım marifetini bize ne getirdin görelim.Hasta gördüklerinde herkezin yüzünde o şaşkınlık ifadesini ve beğenme duygusunu gördüm. Yaptığım işte başarılıydım. Bayan Hannah,
Tebrik ederim. Çok güzel iş çıkartmışsın. Demekki bundan sonraki pastalarımız senden olacak.
Çok teşelkür ederim. Bay Bob kadar başarılı olamasamda sizin için elimden geleni yapmaya çalıştım. Umarım lezzetinide görseli gibi beğenirsiniz.
Mütevazi tavrım etkilemiş olacakki çok güzel bir bakışla gülümsedi teşekkür ederek masaya yöneldi.
Bende çıkışa doğru ilerlerken seslendi,
Annabelle bir dakika lütfen. Senin için bir hediyemiz var.
Çok şaşırmıştım. Hiç beklemiyordum. Küçük bir kutu içerinde bir broş. Çok güzeldi. Yakut yeşili bir plağın üzerinde altın sarısı bir uğur böceği.
Bunu kabul edersen bizi çok mutlu edersin.
Yüzümden şaşkınlığımı anlamış olacakki hemen devam etti sözlerine,
Merak etme sana özel değil her senenin geleneğidir. Bay Bob'a sorabilirsin. Bu senede pastayı sen yaptığın için sana vermek istedim. Tekrardan teşekkürler.
Teşekkür ederek aldım. Ve bir yandan da bu masadan bir eşya edinmiştim ritüel için faydalı olabilirdi. Zaten amacımız bu değil miydi herhangi bir eşya bulacağız ritüelde kullanıp katilleri avlayacağız! Derken bir anda tekrardan gözlerimin içine doğru baktı daha da derine o mavi gözlerinin etrafının kırmızıya döndüğünü gördüm. Bir anda çok korkmuştum ve kısık bir sesle ,
Saçların , saçların bana bir tanıdığımı hatırlattı. Uzun zamandır görmediğim birisini. Dedi. Bir anda buz kesmiştim. Saçlarım anneminki gibi uzun dalgalı ve kızıl. Aklıma bir sürü soru geldi o anda acaba anlamış miydi kim olduğumu ? Ya da annemi öldüren katillerden birisi miydi ? Yüzümde tebessüm ile ikimizde arkamızı döndük o masaya yöneldi bende çıkışa doğru. 15-20 adım attıktan sonra bir çığlık sesi geldi ve masadaki herşeyin kırıldığını duydum. Arkamı dönmeyi hiç istemesemde korka korka döndüm ve o büyük masa ortadan ikiye ayrılmış heryer dağılmış biraz yaklaştığımda masanın ortasında bir ceset vardı. Gözlerime inanamıyordum. Herkes şoktaydı. Bir an için göz göze geldin Hannah ile. Biraz daha yaklaştığımda masaya ölen adamın yüzüne baktım ve bir vampir öldürülmüştü....
Olamaz Riko !
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kara Büyü - İntikam Ateşi
FantasyElinizde bir güç olsaydı ne olsun isterdiniz ? Bu güç sizin şansınızmı olurdu lanetiniz mi? Peki bu güç sizden ailenizi aldıysa ? İntikam için mi ? Yoksa hayatta kalmak için mi ? Kullanırdınız ? ...