3. Bölüm

122 20 8
                                    

Sabah Felix'in bağırışlarına uyandım. Karşı krallığın kralı, babam ve kralları korumak için gelen askerler toplanmıştı. karşı krallıktan olduğu üstündeki formadan anlaşılan bir asker Felix'in kollarını sıkıca tutuyordu. Sıkıca tuttuğu Felix'in acı dolu çığlıklarından anlayabiliyordum. 

V: OĞLUNU OĞLUMDAN UZAK TUT THOMAS!

T: BİR DAHA OĞLUNU BENİM OĞLUMUN YANINDA GÖRÜRSEM ÖLÜMÜ BENİM ELLERİMDEN OLUR VICTOR!

Babam, askerlerine bir şey fısıldadıktan sonra askerler kollarımı sıkıca tutup kaldırdılar ve babamın yanına götürdüler. Felix ile birbirimize bakıyorduk. Felix, kendini ağlamamak için zor tutuyordu. Gözlerinden anlayabiliyordum. 

V: ASKERLER! PRENSİ ALIP SARAYA GERİ DÖNÜYORUZ!

A: EMREDERSİNİZ KRALIM!

Askerler beni sanki bir suçluymuşum gibi ellerimi bağlayıp zorla saraya doğru götürürken ben sadece Felix'e bakıyordum. O zaman kendime bir söz vermiştim. Onu bu hayattan kurtaracaktım!

Saraya gittiğimizde babam, askerler ile bir şey konuşuyordu. Büyük ihtimalle  beni dışarı çıkarmamaları gerektiğini söylüyordu. Babam bana doğru yaklaştığında ne kadar tedirgin olsa da belirtmemeye çalışmıştım.

V: Seni çalışma odamda bekliyor olacağım Hwang Hyunjin. 

Cevap vermemiştim. Başıma bir şey geleceği apaçık ortadaydı. Açıkçası babamın bana bu yüzden kızması çokta umurumda değildi. Başıma neler geleceğini bile bile babamın yanına, aşağı katlarda olan çalışma odasına indim. Kapıyı tıklattım.

V: Gel.

H: Geldim baba. Benimle ne konuşacaksan konuş, işlerim var.

V: Senin ailenden önemli ne işin olabilir oğlum? Yoksa bir kaçma planı daha mı yapacaksın? dedi alaycı bir tavırla.

H: Gerekirse evet. dedim neredeyse kendimin bile duyamayacağı bir sesle.

V: Gerçi artık bir daha sarayın dışına çıkamayacaksın! Bahçeye bile! dedi kızgın bir ses tonuyla.

H: Sarayın dışını anlıyorum ama bahçeye neden çıkamıyor muşum? Alt tarafı bir tane arkadaşım oldu. Onda da sen mahvettin! ses tonum giderek daha da yüksek çıkmaya başlıyordu. 

V: O alt tarafı bir arkadaş dediğin kişi karşı düşman krallığın prensi. Ayrıca sesinin tınısına dikkat et Hwang Hyunjin! Ne dediğinden haberin yok mu senin? 

H: Ne var yani karşı düşman krallığın prensiyse. Bu benim umurumda bile değil!

Babamın bu sessizliği hayra alamet değildi. Başıma bir şey geleceğini biliyordum. 

V: SEN GİT DÜŞMAN KRALLIĞIN PRENSİYLE AĞAÇLARIN ALTINDA UYUYA KAL, SONRA BU BİNİM UMURUMDA BİLİ DİĞİL. AĞZINDAN ÇIKANI KULAĞIN DUYSUN HWANG HYUNJİN!

Babamın bana bağırmasını dinlemiyordum. Dinlemek istemiyordum belki de. Bir anda yanağımda hissettiğim şiddetli bir acıyla derin düşüncelerden uyanmıştım. Babam bana tokat atmıştı. Şu an içimden çok şey söylemek istememe rağmen sadece susup çalışma odasını terk etmeye karar verdim. Babam arkamdan bir şeyler gevelemeye devam ediyordu ama umurumda değildi. Babamın bana attığı tokattan sonra artık cidden bir karar vermiştim. Saraydan kaçıp sonrada Felix'i kaçıracaktım. Nasıl yapacağımı bilmiyordum. Ama bir yolunu bulacaktım. 

In Forest | Hyunlix (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin