M

5 3 0
                                    

''deniz biliyorum dağıldın senin için zor zamanlar ama kendini toparlaman gerekiyor geleceğine odaklanmalısın gerçekleştirmek istediğin onca plan var ve zaman akıp gidiyor. eve kapanıp  saatlerce boş boş duramazsın buna izin veremem hedeflerin için adım atmaya başlaman gerek bunun içinde hep yanındayım biliyosun senin kötül-''

''evet evet biliyorum kötülüğümü tabiki istemiyosun bende senle bunu konuşmak istiyordum kafam biraz karışık şirketi kurabilmem  için hala çok para lazım .  16 yaşımdan beri çalışıyorum bu paraları kazanıp büyütmek için ama bazen o kadar güçsüz hissediyorumki o kadar enerjim olmuyoki her şey  karmakarışık geliyor, başaramicakmışım gibi , kurduğum site çok güzel ilerliyordu her şey iyi gidiyodu kâr oranı çok yüksekti ama annem öldüğü günden beri siteye elimi bile sürmedim  benimle çalışan insanlarda sözleşmeyi iptal ettiler haklı olarak.''

'' o zamann bu gün her şeyi düşünüp taşınıyoruz ve yarın ilk iş siteye tekrar giriş yapıyosun deneriz yine yükseltmek için eğer yükselmezsede yeni bir site kurarız sen çok yeteneklisin deniz. istediğin her  şeyi başrabiliceğine çok eminim''

rüzgarın yanımda olması bile benim için yeterken böyle çabalaması beni daha da mutlu rahat ve güvende hissettirdi bardaklara viskileri koyup birini ona doğru uzattığımda,gülümseyerek elimden aldı ve sonra  havaya kaldırarak '' o zamannn bir araya gelmemize yeni işimize ve noyayaa!!'' diye etrafımızdan yankılanıcak kadar şiddetli bir sesle bağırdı. alkolünde etkisile fazlasıyla gevşemiştim ve sokakları kahkhahalarımız dolduruyordu. cidden uzun zamandır ihtiyacım olan şey buymuş.

'' ha bu arada kızma ama otelde bize yer ayırttım dur dur bak bi şey deme kızma çünkü şu an bi evimiz yok yani birlikte olabiliceğimiz annemlerle aram kötü biliyosun onlarla kalmak istemiyorum.''

''bizde kalabilirdik rüzgar''

'' baban iyi değil ve rahatsız etmek istemiyorum ayrıca evin havası çok iç karartıcı valla 2 güne kalmaz ölürüz cidden''

'' parayı nerden buldun''

'' ben boş insan mıyım senin gibi çalışmayı bırakmadım o yüzden rahatız ''

''iyi bari''

''  off denizz hadi deniz kalk kalkk oturmaya mı geldik denizcimm''

''sevdiikk sevdalandııkk''

'' kör düğümle bağlaandııkk''

''böyle ayrı gayrıı olmaaz olmaa-''

bir araba sesi bütün neşemizi kaçırdı burası tenha sayılabilicek bir yerdi ve genelde bu saatte burda kimse geçmezdi umarum sapık değildir daha ben şirketimi kurmadım allahım şu an ölmezsem sevinirim diye içinden geçirirken kafamı çevirdiğimde araba yanımızda durmuştu. cam yavaşça açıldığında karanlıktan tam seçemesemde bizim yaşlarımızda olduğunu kestirebilmiştim.

''merhaba ben buraya istanbuldan geldimde yollar hakkında bir fikrim yok ve otel arıyorum ama sanırım navigasyon yanlış yeri gösterdi  bildiğiniz bir otel var mı?''

sesi ve diksiyonu çok etkileyiciydi  ben adamın sesi hakkında düşünürken cevap vermiceğimi anladı rüzgar mükemmel enerjik bir şekilde '' tabiki var tabikii  DELVE INN  bizimde gidiceğimizi otel var baska bi otel isterseniz onlar biraz daha uzakta ama y-''

''yakın olan her otel olur peki nasıl gidebilirim''

''en iyisi şöyle yapalım benim arabam yukarıda siz yokuştan aşağı inip bekleyin bizde gelelim takip edersiniz bu arada ben rüzgar''

diyerek adama elini uzattı, ya katilse ya adam bizi öldürmek istiyosa yani nerden bilicez kardesim-

'' asrın  bende memnun oldum peki ya siz?''

dedi bana elini uzatarak.

'' deniz''

kafasını memnu oldum der gibi salladı ve arabayı çalıştırdı. rüzgarda beni kolumdan çekerek yukarıya doğru götürüyodu sanki bedenim burda ruhum başka bir yerde gibi hissetmistim bunu çok sık yaşamaya başlamıştım hadi hayırlısı..

'' off gecenin bu saatinde hala yoldayız rüzgar hayır anlamıyorum nasıl yanlış yola gireilirsin keşke arabamı satmamış olsaydım ilk iş kendime bir araba almam lazım beceriksiz bir şoförsün-''

''deniz bi nefes al be güzelim ne biliyim yani dalmışım hem az kaldı 10 dakikamız kaldı kızma''

''bo nofos ol bo gozolom''

'' hahahhaahah''

''hıığhh'' 

sonunda gelmistik tam arabanın kapısını öfkeyle açmıştımki  sanırım tam olarak yan arabaya fena bi sekilde çarptı kapı 

'' ay gerçekten kusura bakmayın yani bir anlık öfkeyle oldu ben arabaların bu kadar yakın olduğunu bilmiyordum o yü-''

''sakin ol önemli değil bu kadar açıklamaya gerek yoktu'' dedi duadaklarını ısırıp gülümsemesini saklmaya çalışıyordu sanki

pehh paşama bak sen kimsinde gülüyosun sanki bana aa bi dakika ses tanıdık gelmişti aaaa bu bizle gelen adamm jeton yeni düştü karanlıktan adamın kendisinide görmemiştim zaten. 

birden rüzgar kahkaha atmaya başladığında sinirle ona döndüm

''sakın gülmeye devam etme rüzgar otele de getirdin bizi hani benim bilgisayarım kıyafetlerım anlamıyorumki insan bi söyler yani sabaha kadar merdivende durup sabah mı gidicektik anlamıyorumki söylemek bu kadar mı aklına gelmedi''

ben konuştukca büyüyen kahkası ve arkamdanda tok bir kıkırtı sesi duymamla daha fazla isyan etmemeye karar verdim ve otel girişine doğru gitmeye karar verdim.

o değilde adamın yüzü çok güzeldi sanırım aklımda kalmış yani...













NOYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin