Hayvanat Bahçesine Hoşgeldiniz!

Bölüm 4

''Hey sana dedim?''

Genç adam kızın kendi kadar güzel olan sesini duyunca sirkelendi ve kıza anlamamış gözlerle bakmaya başladı.Bir yandan acaba seslimi düşündüm derken bir yandanda pot kırmadığını düşünerek kendini teskin etti.Genç kız nikin yüzündeki boş ifadeyi farkedince açıklama yapma gereği duydu.

''Arabam birden stop etti ve buraya doğru kaydı ne kadar uğraştıysamda bir türlü çalıştıramadım şuan bir araca ihtiyacım var eğer işiniz yoksa beni bir taksi durağına bırakabilir misiniz?''

Nik şansına kocaman bir teşekkür etti.Genç kızın söylediklerinin ardından işinin o olduğunu ve kendi ayağına geldiğini söylemeyi o kadar istedi ki ama belli etmedi,çünkü kızın acelesi olduğu belliydi ayrıca başıda kanamıştı.Genç kızın soru dolu yüzünü görünce düşüncelerini bir kenara itti ve gözlerini Caroline'nin kendininkilere benzeyen gözlerine dikti.

''Şansın varmış ki korna sesini duydum yoksa kurda kuşa yem olacaktın ...''

Nik yavaş yavaş tüm yüzüne yayılan sırıtışa engel olamadı .Genç kız asıl şimdi çakalların en büyüğüne rasgelmişti,tabi daha bunun farkında değildi.O şuan gitmeye hazırlandığı kurtlar kuşlar sofrasına adapte olmaya çalışıyordu.Genç adam küçük bir duraksamadan sonra konuşmasına devam etti.

''Ayrıca,tabi ki seni götürürüm hemde istediğin yere bu saatte taksiye binmen gerekmez''

Aslında bu genç kızın işine gelmezdi çünkü gideceği yere tanımadığı bir taksiciyle gitmesi bir daha karşılaşma ihtimali olan Nik'ten bin kat daha iyiydi.

''Şeyy.. gerçekten gerek yok beni sadece taksi durağına götürseniz yeter''

Genç adam daha fazla üstelemenin kızı işgillendireciğini anladı fakat kendine hakim olamıyordu bir an önce şu takıntısından kurtulmak ve sarışının tadına bakmak istiyordu.Ne kadar doğru olmadığını bilsede ısrarına devam etti.

''Hadi ama korkma kaçırmam seni..''

Genç adamın bu sözlerini gereksiz bulan Caroline meraklı gözlerini karşısındaki yakışıklıya dikti.

''Gerçekten hiç gerek yok hem bu tartışmayla daha fazla vakit kaybedemem gerçekten acelem var.''

Genç adam aldığı cevapla ikinci kez reddedildiğini hissetti.Bu kadınların derdi neydi böyle.Günde iki defa hayatının ilkini yaşamıştı.Bu onun için büyük bir darbeydi.

Artık yaşlanmaya başladığını bile düşündü.Sırf bu yüzden Caroline'ye olan hıncı daha da arttı.Şimdilik bu alevin ateşlenmemesi Caroline'nin hayrına.Zaman akıyordu ama Caroline hala yerinde sayıyordu.Bu yüzden harekete geçti.

''Gidiyor muyuz ?''

Genç adam reddedilişi hazmetmeye çalışıyordu.Ama kızında acelesi olduğu belliydi.Genç kız arada sırada yüzünü buruşturuyordu.Demek ki yarası acıyor heralde hastaneye gidecektir diye düşündü ve teklifini sundu.

''İstersen seni hastaneye bırakabilirim ''

Genç kız artık yavaş yavaş kızmaya başlıyordu.bir insan kızım bu gece seni istiyorum imasını bu kadar açık yapabilirmiydi.Biraz daha ısrar ederse çekip gidicekti.

Olay çıkarmak istemediği için yapay ve zoraki bir sesle konuştu.

''Hayır istemiyorum şimdi beni taksi durağına bırakacakmısın bırakmayacakmısın !''

Genç adam Caroline'nin yavaş yavaş hiddetlenmeye başladığını anlayınca ısrar etmesinin ne kadar gereksizce olduğunu anladı.Ama onada hak vermek lazım kadınlardan hiç anlamazdı.Onları sadece eğlence olarak görürdü.Ve şu durumda eğlence yapılabilecek gibi görünmüyordu.