Okul Birincisi | Texting

0.7

»»————-　★　————-««

"Sen otur köşeye bir yere Meryem. Ben bize kahve alıp geleyim."

Meryem beni onaylar şekilde kafasını salladı ve yanımdan uzaklaştı. Ben de kantin sırasının en arkasına geçtim.

Maşallah, yılan gibi uzanmış.

Cebimdeki telefonu çıkarıp oyalanacaktım ki ismimim seslenmesiyle elimi cebimden çıkardım. Başımı sesin geldiği yere çevirdim.

Engin. Nam-ı değer Okul Birincisi yani benim crush. Crush dedim diye heveslenmeyin arkadaşlar şimdi, ben önüme gelen her smart boy'u severim.

"Merhaba İpek, nasılsın?"

Engin'in gözlerini yakalayabilmek için bir adım geriye atıp kafamı kaldırdım. "İyidir Engin, senden n'aber?"

Gülümsedi, gözlüğünün ardındaki gözleri kısıldı. "Ben de iyiyim." dedi sonrasında. Gözleriyle sıranın ilerlediğini belirtti. İlerledim. "Son sınıf olmak yoğun mu, Engin?"

"Yoğun tabii," diye beni cevapladı. "Bir de beraber ilgilendiğimiz matematik projesi var ya, ona çok kafamı yordum; bu aralar."

Engin'le benim beraber yürüttüğümüz bir projeydi, matematik projesi. Matematik hocamızın ricasıyla yürüttüğümüz ve Gençlik Bakanlığı'na teslim edeceğimiz bir projeydi. Eğer projemiz ilk üçe girerse üniversite sonuna kadar burs kazanacaktık.

"Bir problem mi oldu projede?"

Engin, tam cevap verecekken kantinci Mehmet Amcanın bana seslenmesiyle susuverdi. "Ne istersin İpek kızım?"

"İki kahve ve dolaptan su alabilir miyim?"

"Tabii kızım, bekle getiriyorum."

Mehmet Amca, mutfak kısmına geçince Engin "Projede bir problem yok İpek. Sadece Enver hoca bir kısma yoğunlaşmamız gerektiğini söyledi." dedi.

Mehmet Amca istediklerimi getirince ücretini ödedim ve suyu hırkamın cebine yerleştirdim. Kahveler sıcak olduğu için Engin'e onu bekleyemeyeceğimi söyledim.

"Sen git," dedi. "Gün içinde konuşuruz olmazsa yazarım ben sana."

Gözkapaklarımı açıp kapadım. "Görüşürüz o zaman."

Arkamı döndüm ve birkaç adımda Meryem'in oturduğu masaya geldim. Elimdeki kahveleri masaya bıraktım. "Dökül, Meryem."

"Ay," dedi. "Bi' nefeslense güzelim ya."

Ona doğru eğildim ve sırıttım. "Delirtme beni Meryem, gider Alpay'a sorarım konuştuklarınızı."

Elleriyle iki kolumu tuttu ve "Tamam." dedi.

Kahvesinden bir yudum aldı ve nefeslendi. "Şöyle ki ikimizde birbirimizi sevdiğimizi söyledik."

Yanakları kızarmaya başladı, yerim ben bu kızı ya!

"Ama sevgili değiliz. Ee haliyle arkadaş da değiliz. O arada bir şeyiz sanırım, ne olduğumuz belli değil."

Gülümsedim ona. "Kaygılarından falan bahsettin mi?"

Başını salladı hızlıca. "Bahsettim, o tarz beklentilerinin olmadığını söyledi. Sadece seni sevdiğimi bil yeter, dedi bana."

"Ha bir de," dedi ve yanakları iyice kızardı. "Bir gün kapıma çiçekle geleceğini söyledi."

Sol elimi dudaklarıma örttüm ve "Ne!" diye bağırdım.

Hay sesimin desibeline...

Etraftaki birçok göz bize dönerken Meryem koluma patlattı ve gözlerini kocaman açtı. "Sus!"

İki masa ötemde oturan Engin ile göz göze gelince bakışlarımı Meryem'e çevirdim. "Ay, şok oldum bir dakika."

Öğrenci zilini işitmeye başlatınca Meryem, "Hadi, sınıfa geçelim." dedi.

"Geçelim." dedim. "Ben senin boyunun ölçüsünü bir de orada alayım."

Bana sahte bir gülümseme sundu. Gülüşerek kantinden ayrıldık. Koridorda ilerlerken cebimdeki suyu çıkardım. Aynı yerde olan telefonumu da elime aldım. Sınıfa varınca cebimden telefonu çıkardım, mesaj gelmişti.

Mert: neyim var böyle, neden kurtulamıyorum senden?

Mert: geçmiyor günler burada senden uzakta.

İpek Görüldü.

İpek Yazıyor...

İpek: Model diyorsun.

Mert Çevrimiçi.

Mert: nasıl anladın tak diye?

Mert: şarkı sözlerini mi arattın yoksa?

İpek: bak ben her saniye müzik dinleyen bir bağımlıyım

İpek: ve ortaokul yıllarım Model şarkılarını söyleyerek geçti

İpek: acılı bir ergenliğim oldu yani

Mert: anladım şöğksoıhwka

İpek: nerden esti bana şarkı sözü yazmak

Mert: içimden geldi

Mert: hem belki düşersin dedim :)

İpek: buna mı düşeceğim?

İpek: SĞWLLĞWKĞPWQJĞQJJQOPĞKQPQJC

İpek: senin fikrin miydi bu?

Mert Görüldü.

Mert Yazıyor...

Mert: benim değil, bir arkadaşın

İpek: arkadaşın beyni pırıl pırıl

Mert Yazıyor...

Mert: neyse

Mert: n'apıyordun güzelim?

İpek: güzelim?

Mert: güzelimsin.

İpek: değilim

İpek: sadece ismini bildiğim bir adamın bir şeyi olamam

İpek: böyle aitlik içeren kelimeleri bana kullanma

Mert Görüldü.

Mert Yazıyor...

Mert: kırıcı konuşuyorsun ipek

Mert: benim de sol tarafta kan pompalayan bir organım var

Mert: kırılıyor

İpek Yazıyor...

İpek: seni kırmak değil amacım inan

İpek: fakat yüzünü dahi görmediğim birinin bana "güzelim" demesi rahatsız ediyor

Mert Yazıyor...

İpek Yazıyor...

Mert Çevrimiçi.

İpek: bahsettiğin o organ bende de var mert

İpek: ve sana hiç güvenmiyor

Mert Görüldü.

***
bu son stok bölümdü, uzun süre bölüm gelmezse yoğunluğumdan dolayıdır. kusura bakmayın. 💖

sevgilerimle nurgül.

ツ