Ep - 3

785 88 292
                                    

oy verip yorum yapar mısınızz, özellikle yorumlar bizim için çok önemli hepsini teker teker özenle okuyacağımıza şüpheniz olmasın. İyi okumalar ve hayal etmeler :D

-1 hafta sonra-

Tuana'dan

Sabah, müthiş bir baş ağrısıyla kalkmıştım. Başım o kadar ağrıyordu ki, ayağa kalktığım anda gözüm karardı ve komodine çarpıp düştüm. Ayağa kalkmaya çalıştığımda belime giren sancıyla geri yere düştüm. Belimi komodinin kenarına çarpmıştım, başımın ağrısıyla beraber gelen bu sancıya dayanamayıp dişlerimi sıktım ve ayağa kalkmaya çalıştım.

Odamdan topallaya topallaya çıkıp oturma odasına geldim. Almina ve Selin uyuyordu, mutfağa geçip kendime bir kahve yaptım ve telefonumu almak için tekrar odama gittim.

Telefon rehberine girip Yağız'ı arayacaktım ve ona, işe gelmeyeceğimi söyleyecektim çünkü ayakta duracak hâlim yoktu, çok kötüydüm.

Yağız, ona "bey" diye seslenmemem için uyarmıştı. Asistanının, kendisiyle samimi bir şekilde iletişim kurması onun için önemliymiş. Ayrıca şu bir haftada sebepsiz yere baya samimi olmuştuk. Bana karşı, "sanki seni uzun zamandır tanıyor gibiyim." tarzı cümleler kuruyordu ve bundan fazlaca hoşnuttum çünkü enerjik ve komik biri.

Çağan Bey ise bilakis, oldukça soğuk davranıyor, bu yüzden onunla konuşmamaya özen gösteriyorum çünkü konuşmayı pek sevmiyor ve işlerine daha çok yoğunlaşıyor gözlemlediğim kadarıyla.

Yağız, ikinci çalışta açtı.

T: Alo, Yağız?

Y: Efendim Tuana?

T: Ben bugün şirkete gelemeyeceğim, haber vermek için aradım.

Y: Neden, iyi misin?

T: Dün geceden dolayı sanırım, başım çok ağrıyor. Bir de biraz önce belimi komodine çarptım, aşırı ağrıyor öleceğim sanırım.

Dedim alayla.

Y: Hastaneye gidelim mi, evinden alayım seni?

Gülümsedim.

T: Gerek yok sağol, işinden olma.

Y: Yok ya, bende zaten bugün şirkete gitmeyeceğim.

Görmeyeceğini bildiğim hâlde sorgular bir ifade yerleştirdim suratıma.

T: Neden?

Y: Geleyim yanına, anlatırım. 10 dakikaya ordayım.

T: Tamam Yağız, görüşürüz.

Telefonu kapatıp dolabıma ilerledim ve içinden siyah kısa bir etek ile beyaz bir crop çıkardım. Giymeye çalışırken belimin ağrısı ikide bir varlığını hatırlatıyordu. Sonunda giyinip, odadan çıktım. Almina uyanmıştı.

T: Almina, ben çıkıyorum canım. Bir kaç işim var.

A: Tamam Naz, dikkatli ol.

Yağız geldiğinde, arabaya doğru yürüyüp kapıyı açtım ve öne oturdum.

Yağız arabayı çalıştırdı.

T: Günaydın.

Diyip, emniyet kemerini taktım, "günaydın" dediğinde tekrar söze girdim.

T: Niye gitmedin şirkete?

Y: Ya benim, Antep'ten akrabalarım gelecek ziyarete, o yüzden alışveriş yapacaktım. Kolonyadır, lokumdur falan filan.

T: E yardım ederim ben sana, ne var ki.

Y: Gerçekten mi?

Gülümsedim.

Secret WatcherHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin