TERCİH SENİN

12.Bölüm: HİÇLİK

Yasemin tam karşımızda duruyordu. Onu öldürecek olan adamların yanında.

Mete bir anda yere çöktü.

Biz ise umutsuz gözlerle izliyorduk olanları bundan sonra yasemini almaya çalışmak bile bir işe yaramayacaktı.

Adamlar kollarından tutup sürüklemeye başladı. O ise ölü gibiydi. Asla karşılık vermiyordu.

Sonra bir anda gelen sesle hepimizin yüzü sağ köşeye döndü.

Normalde duvardan gelen ses şuan yerden geliyordu. Aniden yerden camdan bir asansör çıkması ile içinde siyah maskeli bir adam belirdi.

Adam yavaş yavaş bize doğru gelirken yaseminin yanındaki adamlara birşey söyledi.

Hemen sonrasında beklemediğimiz birşey oldu. Adamlar Yasemin'i bıraktı ve Melisa'yı aldılar.

Hepimiz ne olduğunu kestiremezken sonradan gelen adam asansöre geri binmek üzere yürürken bana göz kırptı.

İşte şimdi bu adamın kim olduğunu anlamıştım.

Hepimiz mutluluğumuzu yaymak istedik fakat yasemin karşılığında Melisa şuan onların elindeydi.

Bu yüzden kuru bir tebessümle kaldık.

Adamlar Melisa'yı götürürken bizede onları takip etmemizi söylediler.

Melisa" bırakın beni Eren beni seçti işte ne istiyorsunuz?" Diye ağlayarak bağırıyordu.

Fakat dinleyen kimse yoktu. Hatta kendi arkadaşları bile şoka girmiş gibi gözüküyorlardı.

Olacakları izlerken bir odaya gelmiştik yine çeşitli işkence malzemelerinin olduğu odaya.

Dışarısı büyük bir kare içinde ise beş tane, farklı yerde bulunan küçük şekilde üçgenler vardı.

Bu üçgenlerin iki tanesi diz hizasındaydı. Diğer ikisi kol hizasında ve sona kalan bir üçgen boyun hizasındaydı.

Ve birde bu aletin arkasında alete bağlı şekilde bir oturacak yer vardı.

Melisa'yı önce oraya oturttular. Sonra ise ayaklarını üçgenden geçirip, aynı işlemi kollarına ve kafasına da yaptılar.

Kafasını üçgenin içine koyduktan sonra üçgene Küçültme işlemi uyguladılar.

Melisa ellerini Çekmek için hareket ettiği saniye ellerinin kenarı kesildi. Anladığım kadarıyla bu üçgen tarzındaki şey baya keskindi. Melisa çabalamayı bıraktığı an arkasındaki adam Melisa'nın gömleğini yırttı. O an hepimiz öne atıldık fakat silahlar bize doğrultulunca geri olduğumuz yerde kaldık.

Melisa ağlarken adam yanındaki yan yana sıralanmış buradan bile anlaşıldığı üzere keskin olan bıçaklardan birini eline aldı.

Sonra Melisa'nın sırt kısmına doğru yaklaştırdı.

Hepimiz korkuyla bakarken bıçağın ucu Melisa'nın sırtına değdiği an Melisa'nın çığlıkları odayı doldurdu.

Ağlayarak izlerken adam çizmeye devam ediyordu. Bıçak çok keskin olsa gerek adam bastırmadan bile etrafı kan olmuştu.

Melisa çığlık çığlığa ağlarken adam diğer tarafına dizilmiş çivilerden bir tanesini aldı. Diğer eline ise bir çekiç aldı.

Sonra tek tek vücuduna çivilerle delikler açtı.

Melisa'nın " D- durun yalvarırım dur-" ve cümlesini yarıda bıraktıran şey Melisa'nın en şiddetli çığlığı olmuştu. Adam eline aldığı bıçakla Melisa'nın derisini vücudundan ayırmaya başlamıştı.