Bisikletle gelen anılar

14 5 0
                                    

Sonunda grupların ayrılması bitmişti ve bizde yemek salonunda gidiyorduk ve Ateş 'in yanında Defne de geliyordu .

Yemek salonunun önüne geldiğimizde arkamı dönüp defneye baktım ve " sen nereye geliyorsun? " dedim Defne cok bilmiş bir tavırla "normal olarak  yemek salonuna " dedi bende ona aynı tavırla " ama buraya çıraklar gelemiyor . O yüzden seni de alamayız tatlım " dedim ve şaşkınlığını izledim o ise Ateşe şaşkın bir şekilde bakıyordu .

Ateş bana bakarak " benim iznim var gelebilir " dedi bende öylemi der gibi baktım o sırada Gökhan ordan geçiyordu " "GÖKHAN!"dedim ve Göktan direk asker selamı vermişti

Gökhan daha iki gün önce askerden gelmişti ve ona göre ağız alışkanlığı olarak bana 'komutanım ' diyordu

" buraya gel " dedim o da " hemen komutanım" dedi ve yanıma geldi " bu gün burda benim yanımda yemek yiyeceksin " dedim Ateş bana şaşkın bir şekilde bakıyordu Gökhan hemen " olmaz komutanım benim görevim arkadaşlarımla yemek yemem gerek " dedi benim bende elimi omzuna atıp omzunu sıkmaya başladım " Gökhan , aslanım komutanların emirlerine karşı gelinmez dimi Gökhan . Dimi aslanım? " diyordum aynı zamanda dişlerimi sıkıyordum Gökan ise tereddütlü bir sesle " emredersiniz komutanım " dedi bende omzunu sıkmayı bıraktım ve omzuna bir tane vurdum .

O sırada Ateş bana bakıp " Cemre Defne farklı Gökhan farkı  o buraya giremez   " dedi bende ona karşılık olarak " birincisi Gökhan ve Defne arasında hiçbir fark yok
İkincisi ben izin verdim gelebilir " dedim o sırada Sare ve Suna'nın kıkırtılarını duydum

En sonunda içeriye geçmiştik Gökhan yanımda oturuyordu Emir ise karşımda - bu arada Emir bölümlerde yok çünkü tesisten bağımsız oldugu için kendi işlerine gidiyor -

Ateş ve Defne birlikte oturuyorlardı ama Ateş gözleri Gökhan'ın üstünden ayırmıyordu en sonunda usta da gelmişti ve bu olanlara hiç şaşırmamıştı çünkü kameralardan bizi izliyordu ve bunun farkındaydım o da kendi yerine oturdu ve bizde kahvaltımızı yamaya başladık

Gökhan iyi bir çocuktu bu yüzden onu seçmiştim ve beğenmedim tek yanı her yerde bana 'komutanım ' diye sesleniyordu ama onun haricinde pek bir kötülüğü yoktu

Kafvaltı bitti
Odama geldiğimde bu günün ne kadar verimli ve yorucu olduğunu anladım ama daha benim guruba eğitim verecektim aynı şeyi diyer ekipte yapacaktı ama benim farklı bir planım vardı bu yüzden görevli ajanlara sipariş verdim

Eğitim alanında
" komutanım biz neden eğitimlere başlamadık ?" Diye sordu bizim meraklı melehat bende " bekle meraklı melehat " dedim diyerleri gülmeye başladı

O sırada kamyon geldi ve önümüzden durdu o sırada bütün ekip işini bırakıp bizi izliyordu

Sare meraklanıp sordu " Cemre bu kamyonda ne var? " dedi ben ise bilmem işareti yapıp " görürsünüz simdi " dedim ve gülmeye başladım

O sırada görevliler araçtan indi ve bana selam verdi bende onlara " evet arkadaşlar açabilirsiniz " dedim ve görevliler kamyonun arka kapılarını açtı ve bir sürü bisiklet çıkarttılar herkes çok şaşırdı ben hemen görevlilerin yanına gidip gitmelerini söyledim ve bisikletlerin yanına geri döndüm

" Cemre usta bunlar ne ? " dedi Ekin onlar bana 'Cemre usta diyorlardı ama sadece Gökhan farklı diyordu

"Görüyorsunuz bisiklet " dedim " peki bunlarla ne yapıcaz " dedi Açelya  bende hemen " tabi ki de binicez " dedim ve devam ettim " eskiden çok sevdiğim biri bana bununla eğitim vermişti ve çok beğenmiştim " dedim Ateşe bakarak onun ise dudağının yanı kırıldı

" peki sevdiğiniz kişiye ne oldu ?" Diye sordu Elisa bende kalbimi gösterip " Öldü " dedim ve Ateş'in dudağından kıvrık yok oldu ben ise hala ona bakıyordum

" şey ben ... özür dilerim sormamam gerekiyordu " dedi bende gözlerimi Ateşten çekip ona baktım " sorun yok " dedim ve sahte bir gülücükle " e hadi binelim daha 50 parkur bisiklet süreceğiz" dedim o sırada herkes oylamaya başladı " hadi hadi çabuk " dedim ve bisikletimi bindim

" bu arada hepinizin ismi bisikletlerde yazıyor ona göre binin dedim ve onlardan uzaklaştım ve gözlerimi kapatıp bisikleti sürmeye devam ettim

2017 haziran 5
" aşkım ben bisiklete binmesini bilmiyorum " dedim Ateş hiç şaşırmamıştı ve " ben sana öğretirim hem antrenman yapmış oluruz " dedi bende bunu kabul ettim

Ateş bana çok güzel bir bisiklet almıştı rengi su yeşiliydi ve önünde hasırdan bir sepet vardı içindede bir kask vardı o da bisikletimle Aynı renkti

Çok sevinmiştim ve bu yüzden Ateşe sımsıkı sarıldım , Ateşde bana sımsıkı sarıldı

" şimdi önce bisikletine bin bakalım " dedi ve bende bindim " aynen şimdi ben bisikletin arkasından tutucam ve sende pedalı çevirmeye başlayacaksın " dedi bende kafamı olumlu anlamda salladım ve pedalı çevirmeye başladım

Ateş arkamdan geliyordu ben ise hala pedalı çeviriyordum
O sırada ben hızlanması başladım Ateşe baktığımda durup bana el sallıyordu ben ise hâla gidiyordum ve bir anda panikleyip yere yapıştım ve dizimi kapattım o sırada Ateş yanıma koşarak geldi ve dizime pansiyon yapmak için beni revire götürdü

Günümüz
" komutanım " " komutanımm" diyordu biri bana ve bir adanda gözümün önüne bir el geldi ve sallamaya başladı

O sırada bende anılardan ayrılmak zorunda kaldım

" efendim Gökhan " dedim ve Gökhan " komutanım baslamıyor muyuz ?" Dedi ben de hemen  pedalı çevirmeye başladım
⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔⚔
Merhaba ben Bengüsu Özçelik bu bölümde fazla üzülmediğiniz düşünerek konuşma yapacağım
Öncelikle ben yazacağım bölümden vaz geçtim ve bu bölümü yazdım umarım beğenmişsinizdir

Mutlu günler diliyorum üzgün olsanız bile. 






ZELZELEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin