Destek Sırası Bendeydi

103 23 3
                                    

Evimin yolunu tarif ettim.20 dakika sonra evimin önündeydik.Elimi yüzüme çarptım.Ben bunu nasıl unutabilirdim..."Bi sorunumuz var." Dedim.

Meraklı bir yüz ifadesiyle beni izliyordu.
"Dinliyorum." Dedi.
"Çantamı çaldırdım.Telefonum,anahtarım ve param içinde kaldı."dedim.

"Evde kimse yok.Kapıda kaldım."dedim mahcup ve hüzünlü bir yüz ifadesiyle.

"Tamam. Annenin ya da babanın telefon numarasını biliyor musun?"dedi.
"Babamın numarasını biliyorum. "dedim.

Telefonunu bana uzattı. Babamın numarasını tuşladım.
"Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor. Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz. "dedi telefondaki ses.

"Tabii ya, bugün onun çok önemli bir toplantısı vardı.1 saatten erken gelmez."dedim.
Bi de bu gelecekti başıma zaten bugün." Ben bahçede beklerim babamı.Sana da çok zahmet verdim.Teşekkür ederim." Dedim.

"Olmaz öyle şey seni burada tek başına bırakamam.Gel hadi benim bildiğim çok güzel bi kafe var.Oraya gidelim. Hem sohbet etmiş oluruz." Dedi.
"Tamam o zaman."dedim.

O kadar güzel bakıyordu ki reddedemiyordum.
Araba tekrar hareket etti.
5 dakika sonra oradaydık.
Çok şaşırmıştım çünkü burası benim her zaman geldiğim kafeydi.

Arabadan indi.Bagajdan tekerlekli sandalyemi aldı ve açtı.Sonra benim emniyet kemerimi çıkardı.Tişörtümdeki kan lekelerine baktı ve "Bir şeyi düzeltmemiz gerekiyor." dedi. Arka koltuktaki ceketini bana verdi. Gülümseyip ceketi üzerime giydim. "Heh böyle daha iyi" dedi. Gülümsedi ardından göz kırptı. Beni kucağına aldı ve tekerlekli sandalyeme oturttu.

Kafenin içerisine girdik.Cam kenarında boş bir masa bulup oturduk.2 hafta önce tanıştığım garson yanımıza geldi.Bana baktı ve gülümsedi."Hoşgeldin Melina." Ve daha sonra Ayaz'a baktı. Şaşırmış görünüyordu."Ayaz... Vay be kaç aydır gelmiyorsun buraya." Dedi.
Ayaz buruk bir şekilde gülümsedi."Evet,öyle oldu.Özlemişim buranın atmosferini." Dedi.

Garsona iki tane kahve siparişi verdik.
Biraz sonra kahvelerimiz gelmişti.
Gülümseyerek Ayaz'a baktım."Nereden biliyorsun burayı?Pek bilinmeyen bir yer."dedim.
Derin bir nefes alıp anlatmaya başladı.
"Kardeşim...Asya buraya hayrandı,hep buraya gelirdik."

"Öyle mi? Ben de buraya sık gelirim belki de karşılaşmışızdır. "

Ayaz'ın yüzündeki buruk gülümseme bir anda soldu. Galiba yanlış bir şey söylemiştim.Ayaz anlatmaya devam etti.

"4 ay önce ailece bir yolculuk yapıyorduk.Arabayı babam sürüyordu..." O an kötü şeyler olduğunu anladım. Gözleri dolmuştu. Yutkundu. Camdan dışarıya bakmaya başladı."Bi anda babam panik oldu.Ne olduğunu anlayamamıştım.Sonradan öğrendim ki frenler tutmuyormuş."dedi. Titrek bir nefes aldı."Kaza yaptık.Annemi o gün orada kaybettik.Bi tek bana ve babama bi şey olmamıştı.Asya yoğun bakımdaydı. Çok korkuyordum ona zarar gelmesinden. Annemin üstüne bir de onu kaybedemezdim.
2 ay boyunca yoğun bakımda kaldı. Daha sonra doktorlar onun yürüyemeyeceğini söylediler."dedi. Gözlerime baktığında gözlerinde çok büyük bir hüzün vardı.

Sonra gözünden bir damla yaş aktı."Asya anneme çok bağlıydı.Annemin ölümünü öğrendiğinde onu toparlayamamıştık.Ben ona bir sürpriz yapmak istemiştim.Bu kafenin girişine rampa yaptırdım.Hazırlanması için onu aramıştım.Ama telefonunu açmamıştı.Ben de eve gittim.Odasına girdiğimde..." Gözlerinden yaşlar akıyordu.Onu böyle görünce çok canım yandı. Sanki kalbimden bi parça almışlardı...

Büyük bir iç çekti.Ve devam etti"Yerde... Kanlar içinde yatıyordu.O...intihar etmişti.16 yaşında gitti benden..." Dedi ve masaya kollarını yasladı kollarına da başını.İçin için ağlıyordu.Canı acıyordu...Anlayabilmiştim, o herkese destek verirken kimse ona destek vermemişti.

Tekerlekli sandalyeyi yanına doğru sürdüm.Elimi kolunun üstüne koydum.Şimdi destek verme sırası bendeydi."İstersen sarılabilirsin." Dedim.

Başını masadan kaldırdı.Bana doğru eğildi ve hiç düşünmeden bana sarıldı.Çenesini omzuma koydu.Sırtına ellerimi koydum.Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Sakinleşmesini bekledim.Daha çok tazeydi acısı, 4 ay önce annesini ve 2 ay önce de kız kardeşini kaybetmişti.

Sakinleşmeye başlamıştı.Derin derin iç çekiyordu. Omuzlarımdan tutup kendini geri çekti." Buna çok ihtiyacım vardı.Teşekkür ederim." Dedi ve buruk bir şekilde gülümsedi.

Ben de buruk bir şekilde gülümsedim." Ne demek... İhtiyacın olduğu her zaman senin yanında olurum." Dedim. Tam o sırada telefon çaldı. Ayaz telefonu bana doğru uzattı.Babamın numarasını gördüm.Ve telefonu açtım.

"Buyrun, beni aramışsınız." Dedi babam.

" Baba benim,Melina.Sen eve geldin mi?"dedim

"Geldim kızım.Ne oldu?"dedi

"Tamam geliyorum, görüşürüz."

Dedim ve telefonu kapattım.Telefonu Ayaz'a verdim."Hadi gidelim."dedi.
Başımı salladım.Birlikte çıkışa gittik.Arabanın önüne geldiğimizde beni kucağına alıp koltuğa oturttu.Tekerlekli sandalyemi de bagaja koydu. Arabaya bindi.

Evimin önüne geldiğimizde vedalaştık ve eve girdim.

Elimden TutHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin