26.06.2009

194 23 1
                                    

Aytana, üstüne çöken ağırlık ile uyandı. Üstünde Alice yatıyordu.
"Alice saat kaç?"
Alice, Aytana'nın üstünden kalkıp yanına yattı. Aytana'da telefonunu açıp saate baktı.
Saat 14.23'tü.
"Nasıl bu kadar çok uyudum?"
Ayağa kalktı ve gözü karardığı için geri düştü.
Biraz yere oturarak bekledi ve yatağa tutunarak yavaşça ayağa kalktı.
İlk önce yatağını düzeltti. Daha sonra gidip perdeyi araladı. Manzara çok güzeldi. Biraz bakındıktan sonra tuvalete gitti. İşini halledip elini, yüzünü yıkadı. Daha sonra yüzüne minik bir tebessüm yerleştirerek tuvaletten çıktı. Dün giydiklerinden başka giyeceği yoktu. Daha doğrusu o öyle düşünüyordu. Yavaşça dolaba ilerleyip bir umut dolabı açtı ve içinde birkaç tişört ve şort gördü.
Bunlar başka birinin diye düşündü ilk başta. Giyip giymemek arasında kararsız kaldı ama üstü gerçekten kirlenmişti. Üstündeki crop'u çıkardı ve yere attı. Dolaptan siyah bir tişört giydi. Daha sonra altındaki şortu çıkardı ve dolaptan ilk eline gelen şortu aldı. Altınıda giydikten sonra yerdeki kıyafetleri alıp kirli sepetine attı.
Lavabodan çıkıp yatağa doğru gitti ve Alice ile oynamaya başladı.
Yorulunca saate baktı ve saat 15.01'di. Telefonunu alıp odasının kapısını açtı ve aklına bir şey geldi.
Bu gün Alice'in doğum günüydü. Alice'i yerden alıp öpmeye başladı.
Yavaşça Alice ile birlikte aşağı indi.
"Günaydın." dedi Bill.
"Kusura bakmayın biraz geç uyandım."
"Sıkıntı değil." dedi Tom, Aytana'nın yanına gelerek.
Bill'in duymayacağı bir ses tonuyla;
"Ne diyeceğini düşündün mü?" dedi
"Ne için?"
Aytana'nın kafasından uçup gitmişti dün yaşanan olay.
"Senden hoşlandığımı söylemiştim ya."
"Hee ben onu unutmuşum."
"Cevabın ne peki?"
Aytana, Tom'un yüzüne doğru baktı. Tam ağzını açıp konuşmaya başlayacakken Bill sözünü kesti.
"Meyve tabağı hazırladım. Yemek ister misin Aytana?"
"Olur." dedi Aytana sanki kaçmaya çalışıyormuş gibi.
Koşarak Tom'un yanından uzaklaştı.
"Buyur." dedi ve tabağı Aytana'ya doğru uzattı Bill.
Aytana, tabağı gördüğü anda gözlerini büyültü.
"Enfes görünüyor."
"Rica ederim." Bill göz kırptı ve salona doğru gitti.
Aytana'da onu arkasından takip etti.
Daha sonra Tom'da geldi ve birlikte koltuğa oturdular. Aytana bir yandan meyve yiyor bir yandanda Alice'e yediriyordu.
"Tahmin edin bugün kimin doğum günü?"
İkiside heyecanlanmışa benziyordu.
"Alice'in tabiki."
Bill heyecanla Alice'i kucağına aldı ve tüylerini okşamaya başladı.
"Doğum günün kutlu olsun, Alice." dedi Bill, Alice'in yüzünü avuçları arasına aldığında.
"Pasta yapalım." dedi Tom.
"Sizin için sıkıntı olmazsa sizde yardım edin. Ben kesin yapıcam."
"Tamam malzeme alalım biz seninle." dedi Tom.
"Bence sen Bill ile git. Ben size liste yaparım. Alice'i yalnız bırakmak istemiyorum."
"Evet, biz birlikte gideriz, Tommy."
"Bana Tommy deme."
"Üf tamam."
Aytana masanın üstünde duran kağıt ve kalemi alıp alınacakları yazdı.
"Hadi gidin. Erken giden erken yol alır."
"O söz öyle değil."
"Ne fark eder?"
Aytana, Tom ve Bill'i dışarı sürükledi ve Alice ile oynamaya başladı.
Aradan baya zaman geçti
Kapı zili çaldı. Aytana kapıyı açtığında karşısında 4 tane adam duruyordu. Bunlardan ikisini tanıyordu. Tom ve Bill. Ama diğer ikisi kim?
——
Diğer ikisini biliyorsunuzdurrr.
Biraz gec geldi kusura bakmayinn
💋💋

A Month With U -Tom KaulitzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin