Saklı Gerçekler

13. Bölüm

Helloo canikolarım. Yepyeni bir bölümle karşınızdayım.

Artık bölüm atma aralarını fazla açmicam ve okullar açılana kadar aktif olmaya çalışacağım.

Bölüme her şeyi yak koydum. İstek şarkılarınız varsa onları koyabilirim.

Evettt sizi daha fazla bekletmek istemiyorum hemen yeni bölüme geçelim.

İYİ OKUMALARĞĞĞ<33333

💖😜

BİR HAFTA ÖNCE:

Mercan Hocanın anlatımıyla:

Berçin'in annesini aradığım günden bir gün geçmişti. Saat 12.55 idi. Ben odamda öğrencilerimiz için bir ders programı hazırlarken masamdaki telefon çaldı.

Telefonu açtığımda arayanın sekreterimizin olduğunu anlamıştım. Hemen ardından da Damla hanımın sesini duydum. 'Mercan Hocam bir velimiz gelmiş sizinle görüşmek istiyor' dedi. Hemen kolumdaki kol saatime bakınca saatin 13.00 olduğunu gördüm. Belli ki Berçinin annesi baya dakik biriydi.

Bunları düşünürken aklıma hala hatta bekleyen Damla gelince hızlıca telefona geri dönerek "Elbette gelebilir odamda bekliyorum" dedim.

Telefonu aldığım yere koyunca koltuğunda dikleştim ve müdür beyden aldığım tutanakları ve öğrenci bilgi kağıdını masamın üzerine koydum.

Bunları yaptıktan beş dakika sonra kapı çalındı. Sesli bir şekilde 'Gelebilirsiniz' deyince kapı açıldı. Oturduğum yerde ayağa kalktım ve yanıma gelen tipi berçini andıran kadına hoş geldiniz dedim.

Başını 'hoşbuldum' anlamında salladı ve gösterdiğim koltuklardan birine geçti.

Biraz endişeli gibi duruyordu. Ben ise Berlin az buz bir şeyler anlatmıştır diye düşünmüştüm. Belli ki annesiyle arası pek iyi sayılmazdı.

Bir anda dalıp gittiğim için Berçin'in annesi "Merhaba! Benim adım Melin. Siz de Mercan Hoca olmalısınız" dediğinde irkilerek ona doğru döndüm.

Daha sonra ne dediğini anlayınca bende "Merhaba! Tanıştığımıza memnun oldum Konuyu fazla uzatmak istemiyorum-" dediğimde duraksadım.

Lafa bodoslama daldığım için pişman olsam da artık dönüş yoktu. Nasıl başlayacağımı bilemediğimde Melin Hanım suratıma 'ne oldu' dercesine bakıyordu. Melin hanımın yüzü gergin ve şaşkın bir ifade almıştı. Baya ciddiydi kısacası.

Madem başladım devam edeceğim diye içimden geçirip başlamaya karar verdim.

Önümde duran tutanak ve öğrenci bilgilerinin bulunduğu kağıdı hafifçe Melin Hanıma doğru ittim.

Hafifçe gözleri yüzümden kağıtlars kaydığında ne olduğunu anlamış olmalı ki kağıtları yavaşça eline aldı.

Tutanakları ve tarihlerini görünce gözleri irice açıldı. Anlaşılan bunların hiçbirinden haberi yoktu. Aslında velinin de haberdar olması gerekirdi ve zaten müdür bey ve müdüre hanıma sorduğumda velinin de haberi olduğunu ve hatta çok şaşırdığını söylemişlerdi.

Bu işin altında bir bit yeniği vardı ama yakında çıkardı kokusu..

Şuan düşüncelerimden sıyrılmam gerektiği aklıma dank edince hemen kafamı kaldırıp Melin hanımın yüzüne baktım. Şok olmuşçasına elindeki tutanaklara bakıyordu.

Ağzından sadece birkaç cümle döküldü "Bu imzaların hiçbiri bana ait değil numaram bile farklı... Siz de dikkatli bakarsanız her tutanakta farklı numara yazdığını görebilirsiniz.."

Açelya Hoca'nın anlatımıyla:

Ağzım bir karış açık Mercan'ı dinlerken bir taraftan da elimdeki kahvemi yudumluyodum.

Okuldan ve hayattan uzaklaşıp sohbet edip bir kafeye gelmiştik.

Ama burada da okuldan başka bir şey konuşmuyorduk.. Bu sefer de berçin kayıptı ve çoğu kişi bilmiyordu. Nasıl bu kadar dikkatsizdik. Şuan Berçin ortada yoktu ve daha yeni haberdar oluyoduk her şeyden...

Kafamı şaşkınca iki yana sallamaya devam ederken Mercan da biraz nefeslerin önündeki kahvesinden birkaç yudum ard arda aldıktan sonra nefeslendi.

Ardından "Öyle işte. Annesi kayıp ilanı verdi ve arıyorlar. Kadıncağız perişan oldu. Öğrencilerden de kimse ulaşamıyor. " dedi.

Anladım manasında başımı aşağı yukarı salladım. Günlerdir okulda değildi soranlara ne diyecektik? Daha fazla dayanamayıp sordum.

"Peki ya soranlara ne diyeceğiz? " dedim. Biraz düşündükten sonra "Yapacak bir şey yok söyleyeceğiz olan biteni" dediğinde gözlerimi kırptım.

"Ama ya öğrenciler Berçin bir daha okula geldiğinde küçümserse" dedim soran bir sesle.

Bu ihtimali hiç düşünmemiş olmalı ki "Haklısın en mantıklısı bir rahatsızlık dolayısıyla psikoloğa gidiyor en az bir ay yok deriz" deyince mantıklı buldum ve onayladım.

Yüzünde hafif bir tebessüm belirdi. Ben modunuzu yükseltmek istercesine "Aman ya bırak okulu da şimdi başka şeylerden bahsedip kafa dağıtalım" deyince tebessümü büyüdü ve olur anlamında kafasını salladı.

Biraz sohbet ettikten sonra aklıma bir şey gelmişçesine heyecanlandım.

"Hadi gel gezelim bir yerlere gidelim mesela" dedim meselanın son gecesini uzatarak düşündüm. "Konsere" dedim heyecanlı bir ses tonuyla.

Mercan boş boş suratıma bakarken telefonumu çıkardım ve bugünkü konserlere baktım. Çok şanslıydık bize de ön sıralardan bilet kalmıştı. Biletleri hızlıca satın aldıktan sonra hemen ayaklanıp çantamı omzuma attıktan sonra "kalk gidiyoruz" dedim.

Nereye anlamında başını sallayıp aptala yatarken ona göz devirip "Duman'ın konserine' dedim heyecanla...

💥⚡

Kestiikkğğ..

Bölümü nasıl buldunuz?

Bir sonraki bölümle ilgili beklentileriniz ne?

Berçin nerede olabilir?

Kurgu belli fakat aralardaki diyologları fln hep kendim gelişigüzel yazıyorum o yüzden ne olacağını henüz ben de kestiremiyorum. Eğer bir eksik görürseniz mutlaka söyleyin:)

Bölümü beğendiyseniz oy ve yorum atarsanız çok sevinirim:)

Çok uzun tutmak istemiyorum o yüzden bir sonraki bölümde görüşmek üzere<3333

Kendinize iyi bakınğğ:))
🌊💥