𝙼𝚊𝚛𝚒𝚎 𝚕𝚊𝚟𝚎𝚊𝚞 - 𝙶𝚊𝚢

Yeşeren duygular

Bazen elde etmek istedikleriniz için türlü oyunlar yapabilirsiniz. Korku verebilirsiniz , eziyetedebilirsiniz, hapsedebilirsiniz , hileli oyunlara başvurabilirsiniz . Tüm bunlar ile türlü şaibeler yaratabilirsiniz fakat başınızada sarabilir . Lord ve cadının olayı tam olarak buydu, başlarına sarmıştı .

Kapıdaki muhafızlar karşısındaki nefes kesici cadıyı görünce gözlerine inanamıştı.
Cadı kapıyı açmaları belirten bakışlarını göndermişti muhafızlara. Muhafızlar iki kapılı yemekhanenin kapısını araladı. Cadı ellerini karnında zarifçe tutarak , omuzları dik kendinden emin , oldukça şık görüntüsüyle içeri adımladı.

Cadı adımlarını ilerlettikçe onu görenler şok içinde bakıyordu cadıya. Şok içinde bakışları görenler kime bakıyorlar dercesine Yavaş yavaş tüm kafalar cadıya dönüyordu. Cadı geniş holde taaki taşlarla döşenmiş uzunca yemek masası ve tahtı görene dek yürümüştü. Gözleri birbirlerini kesiyordu ikilinin göz hapsine almışlardı birbirlerini.

Beden hemen sandalyesinden kalkmış, cadıyı almak için ilerlemişti. Cadı kolunu ona uzatan bedenle gözlerini ayırdı lorddan
"Seni böyle görmek oldukça şaşırtıcı, lütfen eşlik edin" cadı Alex'in kolunu kabul etmiş, birlikte başka bi masaya ilerliyorlardı.

Cadı lordun bakışlarından istediğini almıştı
Lordda herkes kadar şaşkındı. Alex zarif cadıdın sandalyesini çekmiş oturtmuştu. Kendisinde seri adımlarla sandalyesine oturdu. Kale görevlileri şaşkınlığı üzerinden attıktan sonra öfkeye bürnmüştü. Cadı kendisine atılan nefret bakışlarından anlıyordu.

Kendisi hem lorda hemde komutana saatlerce işkence etmişti. Hatasını elbet biliyordu fakat ona yapılanlardan bi haberdi bu siyah kanlılar. "Nasıl hissediyorsun demicem sanırım gayet iyisin , seni gördüğüme sevindim poena" alex aşk dolu bakışlarını gönderiyordu cadıya. "Evet daha iyiyim Teşşekür ederim , beni öldürmek isteyen bu koca yemekhanedekilerle nekadar iyi olunabilirse okadar iyiyim . Belkide biri karşımda benle yemek yiyiyordur kim bilir"

Cadı ağır ağır söylemişti kelimelerini tarifsiz bir özgüven vardı içinde . Tekrardan işkenceden korkmuyordu , şayet ölmemesi bile tüm evrende koca bi dedikodu çıkardığını biliyordu. "Lütfen böyle konuşma sana zarar vermiceğimi biliyorsun diğerlerine bakma onların 3 asilkanını yaktın öfkelerini görmezden gel "

"Kılıcını bana tutarken hiçte öyle gözükmüyordun alex, seni yakmasaydım beni öldürecektin belkide kim bilir ?"
Alex şimdi anladı cadının neden ona zindanda kırgın bakışlar gönderdiğini. Alex şimdi yandığı için çok sevinçliydi , cadının bir damla göz yaşının sebebini öğrenmişti . Alex'in onu öldüreceğini zannetmiş ve üzülmüştü bu alex için bi duygu belirtisiydi.

"Ben sana kılıcımı saplamadım poena, baş büyücü ile seni öldürmeden transtan çıkaracaktık sadece , sana kıyamam bu düşünceyi aklından çıkar güzel cadım"
Cadıyı bu açıklama etki etmemişti fakat mutlu etmişti alex gerçekten avucunun içindeydi. "Hmm demek öyle komutanım , size olan kırgınlığım geçti beni mazur görün"

"Ben herşeyi unutmaya hazırım güzel cadım fakat abimin ne karar vereceğini kestiremiyorum, buraya attığı öldürücü bakışlar ile sanırım sana hala çok kızgın"
Cadı arkasını dönüp lorda bakmamıştı , sırtında gezinen gözden zaten hissediyordu. Bilerek Alex'le gülüşüp flört ediyordu lordun damarına basması gerekti, yoksa lord cadıya nasıl tutulacaktı. Başlarında beliren muhafızla kaldırdı başını poena "sayın cadı efendimiz odaya gitmenizi söyledi . Bu bir rica değildir emirdir dedi"

Cadı düşündü gitmese ne olacaktı diye düşündü , mahsum bakışlarını alexe gönderdi gitmek istemiyorum dercesine. Alex sıkıntıyla elini yüzüne attı , cadı gitmek istemiyordu görebiliyordu fakat cadının varlığı bu salondaki herkesi oldukça rahatsız ediyordu aklı karışmıştı. Cadı Alex'ten tepki gelmeyince elinden birşey gelmiceğini anladı fakat kalkmadı.