Söylediklerimden sonra karşımdaki adam bana dönmüştü ve bu sefer yenilen oydu ona öyle bir nefretle bakıyordum ki adam kekeleyerek sen konuşuyorsun dedi ona acıyla gülümseyerek ben ben yapamadığım için değil istemediğim için konuşmuyorum kukla dediğimde adam daha fazla yenilgiyi hissetmişti ve devam ettim ben size kötü olmayı bilmiyorum demedim kötü olmayı istemiyorum dedim Azer e bu açık bir tehtidti adam tehlikeyi hissetmiş olacak ki arkasına dönüp gitti
Saatler geçmişti ve ben bu odada saatlerdi acılar içinde kıvrılıyordum saatlerdir kimse gelmemişti ama kendimden geçemezdim o kadına kaybetmeyecektim bana yaşamayı öğren demişti madem öyle istiyordu istediği olacaktı o kadına yaşarken ölmeyi tattıracaktım her ne olursa olsun yaşayacaktım ama çok fazla kan kaybetmiştim ve başım dönmeye başlamıştı kendimden geçmeden önce bir çözüm bulmalıydım sakince düşünmeliydim kanı durduracak bir şey bulmalıydım o sırada aklıma sağlık dersleri gelmişti o kıytırık dersin işe yarayacağı aklıma asla gelmezdi dolaptaki kıyafetlerden biri alıp parçaladım ve omzuma sardım bu kanı yavaşlatırdı ve kolumu hareket ettirmemeye çalıştım çünkü hareket ettirdikçe koluma giren acı tarif edilemezdi kan sanki vücudumdan çekiliyordu midem bulanmaya başlamıştı göz kapaklarım düşecekti yakında ilk defa vurulan birine göre fazla bile dayanmıştım tahminimce 4 saat geçmişti vücudumdaki bütün enerji boşalmıştı kolumu kıpırdatamıyordum bile gözlerim gittikçe kapanıyordu ve benim ayık kalmam gerekiyordu bir anda kapı açılmıştı bu annemdi bu sefer sadece Azer le ikisi gelmişti annem eğer konuşabilseydin sana nasıl hissettirdiğini sorardım dedi neyden bahsediyordu bu kadın sonra yerdeki benim önüme eğilip elini sıkıca kanayan omzuma koydu çığlık atmak istiyordum ama yapamazdım Azer belli ki anneme konuşabildiğimi söylememişti iyide neden karşımdaki kadın beni test ediyordu gerçekten konuşamadığıma inanmamıştı ve beni aptal zannediyordu ama bilmediği bir şey vardı ben oydum birebir annemdim ben o ise ben
Annem ayağa kalkıp duvardaki saate baktı güzel 5 saat ayık kaldın dedi ve gölge hallet dedi çıktı. Azer bana elinde bir çantayla yaklaşıp yarama pansuman yapmaya başladı bana bu kadar güçlü olduğunu bilmiyordum dedi ona daha hakkımda öğreneceğin çok şey var sapık kukla dedim bunu söyledikten sonra gülümsedi ve hala bana sapık diyorsun bir umut var ha dedi ona daha fazla yaklaşarak sen beni sessizliğimde boğdun umutlarımı kaldırıp kenara attın dedim ve devam ettim en önemlisi de ne biliyor musun ne dedim ona sorar gibi başını kaldırıp oda bana baktığında aramızda bir nefeslik mesafe vardı sen benim kalbimdeki bıçakları oradan çıkarttın dedim kalbimi göstererek ve kalbimin kanayıp bana nefes vermek için çırpınışlarını izledin dedim karşımdaki adam bakışlarıyla özür diliyordu resmen benden
Hiç beklemediğim bir şekilde ağlayarak ayağa kalktı senin için dedi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KRALLIK YER VE GÖK
Teen FictionMİRA YERİN VE GÖĞÜN PRENSESİ DİĞER ADIYLA TERKEDİLMİŞ PRENSES ELİNA BEN KİMSESİZDİM ELİNA MİRA LANS