jimin:
hoseok.
normalde insanların arkasından konuşmayı sevmem, veya dedikodu yapmayı.
ama patronunu hiç sevemediğimi söylemek zorundayım.
hep kafenin ortasından gezip sizi gözetliyor mu?
00.45, görüldü.hoseok:
evet, maalesef.jimin:
bugün gördüm, sırf bir garson bardak kırdı diye onu işten attı.
yalan söylemek istemiyorum ama o an elimdeki tepsiyi onun kafasına geçirmek istedim yani.hoseok:
ㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋ
bende kendisini çok sevmiyorum ama ne yapabilirim jimin.
dediğim gibi evime yakın olan tek kafe orası.jimin:
gönüllü çalışacağım dediğimde bana inanmadı bi' türlü.
neymiş çalıştım diye zorla para almaya çalışırmışım.hoseok:
ne?
sana böyle mi söyledi?jimin:
sinirlenme diye söylemeyecektim sonuçta ama, işte SİNİRLENDİM.
sana da böyle davranmıyor değil mi?
sabahtan beri dik dik baktı bize, sinirlerim gerildi.hoseok:
jimin biraz da şey için bakmış olabilir,
beni gördüğün her yerde öptüğün için?
yanyana geldiğimiz iki salise içinde sürekli öptün beni.jimin:
ne yapabilirim, çok güzelsin.
bu kadar güzel olmasaydın sende.hoseok:
ㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋ
çok tatlısın jimin, sende çok güzelsin.
bende seni ôpmek isterdim ama işte, çalışırken odaklanıyorum.
kırılmadın değil mi?jimin:
ne kırılması, bunu mu dert ettin hoseok'um.
kırılmadım elbette.
seni öpünce çok güzel gülümsüyorsun, o yüzden bende öptüm seni hep.
patronun bize dik dik bakmasaydı sürekli seni dudağından da öperdim.hoseok:
bende isterdim.jimin:
bu arada müşterilere çok güzel gülümsüyorsun, kıskandım sürekli.
gülme onlara bu kadar güzel.hoseok:
ㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋ
onlara sadece nezaketen gülümsüyorum jimin, senle olunca ise mutluluktan gülümsüyorum.
neşe kaynağımsın yani.
görüldü.jimin:
bak böyle şeyleri pat diye söylüyorsun, sonra ekranın karşısında salak gibi kalıyorum.
zaten bu aralar aşırı bi' mutluyum, annem sürekli soruyor 'neden bu kadar mutlusun?' diye.hoseok:
daha söylemedin mi ki?
ben söyledin sanmıştım.jimin:
üzüldün mü? üzgünüm.hoseok:
a hayır hayır!
yanlış anladın beni.
sadece ailenle çok yakın görünüyorsun, söyledin sanmıştım.
üzülmedim ki.jimin:
bir şey diyeceğim hoseok,
ailemden bahsetmem, seni üzüyor mu?hoseok:
ha?
nasıl yani?jimin:
ya hani, işte.hoseok:
saçmalama jimin, neden üzüleyim?
o şeyleri atlatalı uzun zaman oldu.
hem aksine, ailenden bahsetmen beni mutlu ediyor.
komik bi' aileye benziyorsunuz.jimin:
ÖYLEYİZ CİDDEN.
babam sürekli soğuk espri yapmasa komiğiz cidden.
bazen savaş yapıyoruz en soğuk espriyi kim söyleyecek diye.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
arcturus ➸ hopemin
Fanfictionbilinmeyen numara: çok güzelsin hoseok, keşke karşına çıkabilecek cesareti kendimde bulabilseydim... [texting, düzyazı.]