2. bölüm

956 111 114
                                    

Yorum yaparsanız mutlu olurmuşum😔

İyi okumalar 💖

🔞M🔞

"Aslında bir çaremiz var kraliçe. Sen ve prens Jungkook'un birlikte olup saraya ve halka bir veliaht vermeniz.."

~~~~~~~~

Duydukları karşısında kraliçe'nin gözleri şokla açılmış, elleri titremeye başlamıştı. Ne diyordu kral? Zorlukla dudaklarını aralayıp konuştu.

"S-siz.. siz ne dediğinizin farkında mısınız?"

"Biliyorum çok zor bir karar ama başka şansımız yok."

"Ne demek bu? Yine de"

"Yine de ne Kraliçe? Başka bir çözüm yolu varsa söyleyin lütfen?"

Cevap bekler gibi bakmıştı kraliçe'nin yüzüne, teninin renginin soluşuna şahit olmuştu. Kraliçe dolu gözleri, titreyen sesiyle yanıtladı.

"A-ama bu.."

"Mühürlü bir Omega'm olduğunu biliyorsunuz, ki öncesinde de çok denedik ama kurtlarımız izin vermedi birlikte olmamıza. Krallığın kurallarını da biliyorsunuz, bu durum ortaya çıkarsa ikimiz hatta Taehyung'da dahil üçümüz idam ediliriz. Yada siz kraliçe, sizinle birlikte olurken kurdunun hamile Omega'mı öldürmesine izin verir misiniz?"

"Hayır kralım, ama yine de bu çok.."

"Halk ve krallık veliaht istiyor. Sizde yavrunuz olsun, anne olmak istiyorsunuz. Aramızda bir ilişki yok ve siz ihanet etmiş olmuyorsunuz kraliçe."

"Ben.. benim düşünmem lazım. Peki prens J-Jungkook'la konuştunuz mu bu konuyu?"

"Evet konuştum, düşünmek istediğini söyledi lakin siz razı olursanız kendisi de kabul edecektir. Tek sorun sizin ve kurtlarınızın bu birlikteliği kabul edip, etmeyeceği."

"Ben düşünmeliyim, izninizle kralım"

Kraliçe'nin ricasıyla kral oturduğu yerden kalktı ve odadan çıktı. Kraliçe'nin dolu gözlerinden yaşlar bir bir akarken kralın söylediklerini düşündü. Diğer yandan prens'de ormanda ki dere kenarında oturmuş kralın söylediklerini düşünüyordu.

İkisi içinde zor bir karardı ki daha önce kurul toplantıları dışında yan yana bile gelmemişlerdi. İkisini de uzun ve düşünce dolu bir gece bekliyordu.

**********

"Krallığın saltanatı için kabul ediyorum kralım."

"Anne olmak, adımı kurtarmak için kabul ediyorum kralım."

İşte bu cümleler prens Jungkook ve kraliçe Jimin'i yan yana getirmişti. Kralın teklifinin üzerinden üç gün geçmişti ve ikisi de başka çare olmadığını bildikleri için kabul etmişlerdi, şimdi sadece kurtlarının tepkilerini merak ediyorlardı.

Prens her ne kadar ağır adımlarla yürüse de sonunda kralın yardımıyla kimseye görünmeden kraliçe'nin odasına girdi. Jimin'in üzerinde düz beyaz bir elbise vardı ve yatağında oturmuştu.

Kraliçe'nin solgun tenini gören prens derin nefesler alarak yanına yaklaştı. Karşısında durunca Jimin'in bakışları onu buldu, gözleri donuk bakıyordu.

"Kraliçe?"

"Prens Jungkook, oturun lütfen."

Prens yatağa kraliçenin yanına otururken söyledi.

"Ben.. ben üzgünüm."

"Senin bir suçun yok. Üzgün olması gereken sen değilsin, seni buna mecbur bırakan bizleriz"

WİLD FLOWERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin