Çocukluk Aşkım Ve Komutan

17. Görev

Oy vermeyi unutmayın

Böyle devam ederse sınır koyuçam

Yazardan

3 ay sonra

Deniz gene askeri odasında uyumak için gözlerini kapatmıştı ki yanında duran havalandırmadan gelen sesle gözlerini açmadı. Bekledi...

Havalandırma kapağı açıldı. Ses gelmedi. O kişi denize yaklaştı. Yaklaştı...

Deniz boynunda bir dudak hissettiği.
Saçlarında bir el. Ve etrafını saran o güzel kadınsı koku.

Dudağında bir nefes hissettiği, gözlerini açmak istemedi. Ama daha fazla dayanamadı Deniz ve açtı gözlerini.

Gördüğü kişiyle mutlu oldu. Ama beli etmedi deniz.

Deniz'in melikesi buradaydı.

Melike korkuyla geri çekildiği

En Uzak köşeye geçti. Deniz oturduğu
Koltuktan kalkıp Melike'nin karşısına geçti

Bir birlerini izlediler. Melike hasret kaldığı gözleri izledi. O mavilileri 3 aydır. Görmüyordu.

"Be-ben..." Konuşamadı Melike. Deniz bir kıpırtı. Bile göstermeden Melike'yi izledi.

Melike aklını Deniz'in maviliklerinde kaybetti.

Konuşmadı. İkisi özlemini bakışlarıyla anlattılar içeri Dalan asker sesiyle oraya baktılar

" Komutanım yabancı... Aaa kadınmış lan" dedi arkadan 3 kafada içeri bakmaya çalışıyordu.

" Komutanım biz yani Aybike komutan havalandırmadan ses duymuş. Size haber vermemi istedi."
Dedi. Ama asker arsızca gözleri melikedeydi. Melike deri bir taht girmişti. Üstüne uzun kollu boğazlı kazak oda bedenine yapışmıştı.
Melikenin bunları gime nedeni havalandırmadan geçerken takılmadıgi içindi.

" Arkanı dön asker!!" Bağıran denizle buluştun askerler arkasını dönüdü.
" Şimdi dışarı çıkın!!" Dedi deniz

" Ama komutanım..." Askerin konuşmasına izin vermedi.

" Selim çık!!" Dedi son kez asker kafa saldı. Hepsi çıktı.

Deniz Melike'yi baştan aşağı süzdü.

" Sen böyle giyinmezdin. Yeni sevgilin mi böyle giyinmeni istediği?" Dedi. Melike kafasını kaldırıp Denize şaşkın gözlerle baktı.

Kafasını sağa sola salladı. " Sevgilim yok. Olmazda. Senden başka" dedi.

Deniz güldü. Bu gülüş içten bir gülüş değildi.

" Yanıda murat komser diye birisi vardı. O..." Dedi devamı gelmedi.

Deniz'in canını yakıyordu. Bunu TV'de görmüştü. Melike'yi aramayı bırakalı 1 ay oluyordu.

Yanıda gördüğü adamla yıkılmıştı.
Melikenin beline dokunuyordu.
Melikesisine dokunuyordu. Yabancı Bir adam...

Melike'ye yaklaştı. " Belini böyle tutu ve okşadı." Dedi. Sağ elini bel boşluğuna koydu. Sıktı. Parmaklarını hakket ettirdi.

" Konuş!! beni öptüğün gibi öptün mü?! Cevap versene... Susma" dedi. Acı çekerek soruyordu. Son cümlelerinde sesi kısılmıştı. Melike'yi kendine çekti. İki eliyle belini kavradı.

Melike sadece kafasını sağa sola salladı. Ellerini Deniz'in omzuna koydu.

İkiside acı çekiyordu.

" Öpmedim. Senden başka kimseyi öpmedim." Dedi Melike.

Deniz güldü. Ve hiç düşünmeden melikenin belini sıktı. Başkasının parmakları dediğini düşünmek canını yakıyordu. Ama Melike gülümsedi. O sıktığı yerde kurşun sıyrığı vardı.