Odama çıktım, içeri girdiğimde masamın üstünde bir not vardı. Notta 'yarın akşam benden kurtulamayacaksın. Seni canlı yiyeceğim.'
Ne anlama geliyordu? Notu alıp koşa koşa aşağı indim. Notu masanın üstüne koyup bağırmaya başladım.
"Bunu kim yazıp masama bıraktı?!"
Herkes sessizce notu inceliyordu, kimse bir şey demiyor yada bana bakmıyordu. Biraz sonra tom aşağı geldi.
Tom: aila niye bağırıyorsun?
Notu alıp tom'a uzattım. O diğerlerine göre nota sadece göz gezdirmişti.
Tom: birileri seni seviyor herhalde. Gizli takipçi falan
Gülmeye başladı, resmen dalga geçiyordu. Notu alıp yüzüne attım, koşar adımlarla yukarı odama gittim. Kapıyıda kitledim, uğraşamazdım. Kendimi yatağa attım. Uyumaktan başka ne yapabilirdim?
Kısa süre sonra kapıma vurulmaya başladı.
Tom: aila! İyi misin? Kapıyı aç!
Bağırıyordu.
Aila: git buradan!
Kapıyı kırıp içeri girdi.
Aila: salak mısın be?! Çık odamdan!
Tom: hayır, seni böyle bırakamam. Ne diye kilit koydularki buraya?
Kapıyı ittirdi, kırıldığı için kapanmıyordu. Masamın sandalyesine oturdu, beni incelemeye başladı.
Aila: çıkar mısın?
Tom: hayır.
Aila: evet.
Tom: hayır.
Aila: evet
Tom: aila, çıkmayacağım. Zorlama.
Aila: keşke geri evime gitseydim ya!
Gözlerim dolmaya başladı. Bana şaşırmış gözlerle baktı, neden bu kadar şaşırdı ki?
Tom: aila, gerçekten bizden bu kadar mı nefret ediyorsun?
Ağlayacakmış gibi görünüyordu.
Aila: sizden değil senden. Özel mözel bırakmadın bende.
Ağlamaya başladım. Bana sadece boş bir bakışla baktı. Neden bu kadar takılmıştı ki?
Tom: diğerleri seni sadece arkadaş olarak gördükleri için olabilir mi aila?
Dedi ve kalktı, aşağı indi. Dışarıdan gürültü duyuldu, baktığımda ise tom, karşıdaki baraka gibi olan bir yere girdi. İçerideki sesler asla dışarıya gelmiyordu. Bir süre sonra bende aşağı indim.
Aila: biri bana tom'un orada ne yaptığını söyleyebilir mi?
Hepsi bill'e baktı. Bil ayağa kalkıp bana yaklaşmaya başladı.
Bill: orası stüdyomuz, tom gitar çalmaya gitti. Genelde sinirlendiğinde öyle yapar. Ne yaptıysanız yukarıda.
Aila: hiçbir şey yapmadık. Cevap içinde teşekkürler.
Bill bana acıyormuşçasına bakıyordu. Evden çıkıp stüdyoya doğru yöneldim.
