THE IDOL HOTEL | SKZ & ITZY

*Kimim ben*

(Felix'den)

Buradan çıkmak için cinayeti çözme durumu da ortadan kalktığına göre ve hepimiz artık bu kahrolası oyundan sıkıldığımıza göre artık kendi yöntemlerimizi hayata geçirerek buradan çıkmaya çalışacağımız ilk günümüzdü bugün.Adım 1: Bay bıyıklı tavşanın yaptığımız her hareketi izlediği kameraları bulmak ve hepsini etkisiz hale getirmek.

Adım 2:Tüm seri katilleri ya da her neylerse işte hepsini bir odaya kilitlemek(öldürmek yok biz medeni insanlarız)

Adım 3:Otelde telefonların çektiği bir nokta bulmak ve polisi arayıp buradan çıkmak 

Tabi bu A planı.Diğerlerini anlatmak yerine birinci planı uygulamaya başlıyoruz şuan.Chan herhangi bir eksik var mı diye dakika başı koyun sürüsü gibi bizi tek bir yere toplayıp sayım yapıyordu.Tabi haklı da her an birimize bir şey olabilirdi.

Hepimiz en son ki odadan kamera avına çıkmıştık.Otel 8 katlı ve her katta 4 oda var (Oda numaraları 98'den başlıyor) Anlamadığım şeyse Bay Bıyıklı tavşanın bize otelde toplam 200 oda olduğunu söylemesiydi.Ama şuan burada 32 oda var peki kalan 168 oda nerede??Aklıma gelen şeyle gözlerim faltaşı gibi açılmıştı.Ben bunu nasıl düşünemedim!

"Bir şey buldum sanırım kameraya benziyor" demişti  Jeongin ben tam aklıma gelen şeyi duyuracakken.Hyunjin de yanına gidip kamera mı diye bakmıştı.Ve ilk kamerayı bulmuştuk Hyunjin'in elindeki kamerayı yere atmasıyla Lia'nın üstüne basıp ezmesi bir olmuştu.

Ama bir sorunumuz var daha sadece bir kamera bulduk ve fikrime göre odaların içinde odalar vardı örneğin 98 numaralı odadayız ve odanın içindeki herhangi bir kapıdan ya da onun gibi bir yerden 102 numaralı odaya gidecektik.Bunun gibi bir şeyle bile 200 odaya tamamlanmıyordu sanırım.Ayrıca bu iş çok sıkmaya başladı gerçekten bu yüzden K planını uygulamaya karar verdik:Camdan kaçma.

(Minho'dan)

Karşınızda yaptığımız onca plandan en tehlikeli ve en garantilisini yapacak olan 13 genç duruyor.Hepimiz arkamızda bir şeyler var mı diye kontrol ederek en alt kata inmiştik açık bir cam bulma umuduyla.Ama bilin bakalım ne?Alt katta cam yok!Ve planımız suya düşmüştü.Yine çıkamıyoruz buradan.İçerideki oksijenin artık iyice tükenmeye başladığını hissediyordum.Nefessiz kalıp ölmek gibi bir planımız yok ama merak etmeyin.Tam ne yapacağız diye düşünürken Changbin'in "Tamam bu sefer etkili bir şey buldum" demesiyle hepimiz ona dönmüştük 'Konuş seni dinliyoruz' dercesine.

-"Tamam hatırlıyorsanız az önce odada Minho vurulduğunda içeriden vurulmadı kurşun camdan geldi ve birde hatırlıyorsanız bir odada da taş atmışlardı cama yani şuanlık iki tane açık camımız var"

"Yani otelin 5. katından zemine atlayacağız öyle mi?"

"Aynen"

Chaer aldığı cevapla 'saçmalama' bakışları atarken başka bir çaremiz olmadığına kanaat getirip 5. kata az önce vurulduğum odaya doğru ilerledik yeniden.Odaya geldiğimizde zaten cam yoktu.Tek bir kurşunla yerle bir olmuştu cam.Şimdi yapacağımız şey ise bütün odalardaki yorgan ve çarşafları toplamaktı.Changbin,Yuna,Jisung,Ryujin ve Hyunjin de tüm odalara hızlıca girip çarşafları kapıp getiriyorlardı.Ama tam etrafı izlerken Dae Hyun ve depodaki cesedi görmüştüm.Ellerinde sopalarla bize doğru geliyorlardı.Sanırım iki ceset daha çıkacak buradan.

Omzumu hareket ettiremediğim için maalesef ilk kez bir dövüşte seyirci kalıyordum.Bizimkilerden çıkan 'seni gebertirim' bağırışları,kızların çığlıkları ve Lia ile Ryujin'in adam döverken bağırarak sövmeleri-bir dakika Lia ve Ryujin adam mı dövüyor?!

Halüsinasyon görme ihtimalim yüzde kaç?Çünkü benim şuan gördüklerim gerçek olamaz.Tamam Ryujin'i geçtim Lia neden şuan depodayken konuştuğu ceset olmayan cesedin saçından tutmuş duvardan duvara vuruyor?