1.Bölüm: Rastlantı

19.5K 658 95
                                    

Bölüm şarkısı: Aethers - Cathatsis

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm şarkısı: Aethers - Cathatsis

•••

Köksüz.
Beni tanımlayan en doğru kelime buydu. Doğduğum ilk anda kesilen göbek bağımın diğer yarısının ait olduğu insan bile yanımda yoktu. Oysa dünyanın en sıradan normali bu denirdi. Bir bebeğin yanında her daim bir anne olurdu ama ne yazıkki hayat bazılarımız için o kadar da normal değildi. Bende hayatı normal olmayanların büyüdüğü bir yerde büyümüş ve hayata adımımı attığımda tıpkı onlar gibi bocalamıştım. Çünkü ben ve benim gibilerin bir rehberi yoktu. Biz her şeyi yaşayarak öğrenirdik. Deneyimlerimiz genelde acı olurdu.

"Uğru, sen Tuna'yla çık." Diyen Façacı'ya itiraz etmedim, zaten edemezdim de. Kaldığım yerden sorumluydu ve canını sıkanların yüzlerine derin kesikler atmakla meşhurdu.

"Yine iyisin," diye fısıldadı kulağıma doğru Tuna. "Kes," diye mırıldandığımda güldü.

Bebekken yurda verilmiştim, ailem hakkında bildiğim en ufak bir şey yoktu. Kafamda kurduğum yüzlerce senaryonun içinde, tek bir cevaba ulaşmaya çalışıp durdum yıllarca ama hepsinin sonu bir belirsizliğe çıkıyordu. Bu yüzden, eskiden öğrenmek için çok çabaladığım şeyleri artık bıraktım. Çünkü öyle ya da böyle benim düşünmeyi bırakmadığım insanlar tarafından ben bırakılmıştım ve bunu bilmek, çabalarken kendime ihanet ettiğimi hissettiriyordu.

Aslında liseye kadar, bu, çok fazla zoruma gitmezdi. Çünkü herkes benim gibiydi. Ama lisede farklı bir dünya görmüştüm, bambaşka hayatlar vardı. O zamanlar en çok düşündüğüm, isyan ettiğim, kendimden vazgeçtiğim dönemlerdi. Tuna'yla lise de tanışmıştım. O dönemler oldukça gizemli ve ilgi çekiciydi benim için. Çünkü yurttan çıktığım o kısıtlı zaman diliminde beni başka bir dünyanın var olduğuna inandırıyordu. O zamanlar ona takıntılıydım. O da benim farkımdaydı. Lisenin son yılı ona uymak tam bir aptallıktı ama o kadar ilgi çekiciydi ki ona kapılmamam imkansız gibiydi. Ne olduysa da ondan sonra oldu zaten. Hayata atıldıktan sonra tek düşündüğüm kendim oldu. Ne geçmişim ne de ailem umrumdaydı artık. Çünkü hayatta kalmalıydım.

"Hadi," dedi Tuna kolumdan tutup. "Bir an önce gidelim."

"Çek elini kolunu," deyip kolumu elinden kurtardığımda göz devirdi ve önden yürümeye başladı. El mecbur peşine düştüm.

Zaten hep onun peşine düşmem beni buralara getirdi. Lise sondayken bana sorardı hep, 18 olduktan sonra ne yapacağımı. Bilmezdim bende, hala daha bilmiyorumya... sahi onunla gitmesem ne yapardım? O zamanlar yuttan ayrılma yaşı uzatılmamıştı. Üniversite sınavında da Tuna'ya kapılmamdan sebep batırmıştım. Yanına gidebileceğim tek bir akrabam yoktu. Tanıdığım tek yabancı Tuna'ydı. Bende ona uydum, onun peşine düştüm.

"Basit işlerden bıktım." Diye konuştuğumda göz ucuyla bana baktı.

"Bende," dedi ve durdu. Bana döndüğünde ona baktım, kulağıma doğru yaklaştı. "Benden duymadın." Dediğinde başımı salladım. "Büyük bir iş olacak yakında. Göze giren kapar, o yüzden en çok hasılatı toplamaya bakacağız."

MÜPHEM | AileHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin