O görüntüler karşısında şoke olmuş durumdaydım. İçimden " Kalk Derin, kalk ve o adi pisliğin suratına yapıştır tokadı" diyordu. Diğer taraf ise "Şimdi sakin ol Derin ve yarın herşeyi hallet " diyordu. Ben diğer tarafa uydum.
Okan ! Gizem ! Disk ! İlişki ! Sinir ! Hırs !
Her şey beynimin içinde cirit atıyordu. Gizem 'in parça pinçik saçlarını yolup , rimelle dolu kirpiklerini kopartıp, tüm erkeklerin önünde yerin elini öpmesini istiyordum. Yarın bazılarını yapıcam gibi duruyor. O an Okan'a yapacağım planlar sardı beynimi. Canını çok yakıcam Okan ! ÇOOKK ! Derin Güneş'e bunu yapmak neymiş görüceksin Okan Turhan !!
PDR olmayı çok istesem de benim de psikolojim bozuktu. İşte tam da bu yüzden PDR olmayı istiyorum. Üniversite hayallerim tekrar beynime doluştu o an ve tüm sinirimi atlatabileceğimi anlamıştım. Ama burunlarından fitil fitil getiricektim. Yarın Okan'ın Tenis maçı vardı ve ben ona öyle bir oyun oynayacaktım ki bir daha hiçbir kız ona yaklaşamayacaktı ve bundan sonra bendee....
* * *
Sabah alarm sesiyle uyandım. Normalde kendi kendime uyanırdım ama bugün ki planlarım için işimi garantiye aldım. Önce bol köpüklü küvetin içine kendimi bıraktım ve güzel bir duş aldım. Duştan çıkınca beyaz üstünde "YOU and ME" yazan tişörtümü giydim. Buz mavisi dar paça pantolonumu da ayağıma geçirdim. Gözlerime ince bi eyeliner sürüp dudaklarıma da hafif pembe mat bi ruj sürdüm. Yanıma aldığım beyaz üstüne çiçekli çantama flash diski atıp, beyaz konverslerimi ayağıma geçirdim.
Asansöre bindim. 3 katlı yolculuğum sanki 8 kat sürmüştü. sabahın erken saatleri olduğu için herkes işe gidiyordu bu yüzden asansör her katta durmuştu. Evden erken çıktığım için okula taksi yerine yürüyerek gitmeyi tercih ettim. Okulun kapısından içeri girdiğimde Okan her şeyden habersiz yanıma yaklaşıyordu. Bende ona sahte bir gülücük yollayıp yanına yaklaştım."Naber güzelim ?"
"İyiyim. Sen ?"
"Bende iyiyim. Ne oldu sana böyle ? Neyin var ?"
"Yok bir şeyim. Tenis maçın kaçıncı ders ?"
"İkii. "
"Tamam anladım. Orda görüşürüz o zaman."
"Görüşürüz Derin." Okan'ın lafını bitirmesini beklemeden okulun iç kapısına yöneldim. Demek herşey ikinci ders başlayacaktı Okan Efendi.
* * *
İkinci dersin başlamasına 10 dakika vardı. Spor salonuna Okan'ın Tenis maçını izlemek için sınıftan çıktım. Daha doğrusu beynimdeki planları uygulamak için. Spor salonuna girer girmez Okan bana göz kırptı ve oturmam gereken yeri eliyle işaret etti benim için en ön sırayı seçmişti. Yazık Okan Bey sana beni karşına almıyacaktın ! Maç başladı. Okan'a meydan okuyan çocuk dakika 1 gol 1 yeniliyordu. Okan Tenis maçlarında hep galip gelirdi ve eğer yenilirse bu onun sinirini çok bozardı. Bende senin sinirini çok bozucam Okan ! İşte tam sırası diyip yerimden kalktım ve projeksiyon makinesinin yanına gittim. Bunları benim yaptığımı Okan 'a farkettirmemem gerekiyordu. Flash diski bilgisayara taktım ve video yu açıp spor salonunda ki yerimi aldım. Video 'nun asıl izlenmesi gereken yer gelmişti. Yavaş yavaş bitiriyorum seni Okan!
* * *
Görüntüler yansıdığı an herkesim gözleri spor salonundaki perdeye çevrildi. Okan'ın da . Herkes iğrenerek Okan'a döndü. Sanırım planım işliyordu. Ama asıl planım okulun son gününe aitti. Zafer gülüşümle kimseyi umursamadan cool bir şekilde spor salonundan çıktım. Okan bana bakamadı üzüldüğüm için dışarı çıktığımı düşünüyordu. Ama yanılıyorsun Okan! Bir gram bile üzülmüyorum intikam aşkıyla yanıp tutuşuyorum. Okan spor salonunda olanların Gizem 'in yaptığını düşünüyordu. Bu benim işime yarayacak. Diğer planlarım daha acı olucak Okan Turhan !
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİL BAŞTAN
Novela JuvenilHayatı maraton geçen bir kızın tekrardan hayata başlaması ve hayatını aşkla renklendirmesi.