otuz dördüncü bölüm

225 29 39
                                    

İkisi de canavara ateş etmeye başladı. Tony önden gidip sert bir yumruk attı.

Mutasyon biraz sendeledi ama bu onu düşürmek için yeterli değildi. Mary ateş etmeye devam ederken Tony zırhındaki bıçağı çıkarıp canavara daha yakından saldırdı.

Tony mutasyonun yakınında olduğu için Mary ateş etmeyi bırakmıştı.

"Mary! Beni kolla" diyerek zırhını ateşledi Tony. Gidebileceği alanlar çok sınırlı olsa da bu yaratığı Mary'den uzak tutmaya çalışacaktı.

Kendisinden sonra yaratık köşeyi döner dönmez duvara nişan alarak ateşledi.

Taşlar yolu kapatırken Tony Bunun Mary'i oyalayacağını düşünüyordu.

Bu sırada Mary diğer ikisinin peşinden koşarken yolu tıkayan taşları gördü.

Sırf kendisi çatışmaya katılmasın diye Tony'nin böyle bir şey yaptığına inanamıyordu. Ya geçitler çökseydi?

Elleriyle taşları çekmeye çalışırken bunun uzun süreceğinin farkındaydı. O zamana kadar Tony'nin başına bir şey gelmemesini ummaktan başka çaresi yoktu.

*bir saat sonra*

Mary sonunda taşları kaldırmayı başarmıştı.

Hızla koridorlarda ilerledi. On dakika sonra başka bir koridora girmişti.

Mary koridorda gördüğü görüntüyle donup kaldı.

Tony canavarı öldürmüştü ama yerde baygın yatıyordu. Zırhının baş kısmı zarar görmüştü.

Mary hızla Tony'nin yanına koştu ve zırhın baş kısmını çıkarıp Tony'nin başını elleri arasına aldı.

"Tony iyi misin? Hadi uyan, Tony lütfen bak bir daha sana kızmayacağım. Lütfen uyan"

Mary Tony'nin nefes alışverişini kontrol etti. Zar zor da olsa nefes alıyordu.

Kadın korkuyla ağlamaya başladı.

"Hayır... hayır Tony böyle ölemezsin hem daha Peter'la yaşayacağınız çok güzel anlar olacak. Lütfen iyi ol lütfen..."

Bunun böyle olmayacağını anlayarak Tony'yi dışarı çıkarmaya çalıştı. Fakat değil dışarı çıkarmak, doğru dürüst ayakta tutmaya bile gücü yetmemişti.

Mecburen Tony'nin uyanmasını beklerken bir şey olmamasını umuyordu.

Yavaş yavaş Tony'nin uyanmaya başladığını gördüğü zaman yorgunluktan uyumak üzereydi.

Tony'nin ayağa kalkmaya çalıştığını farkettiğinde hemen ayağa kalktı ve kolundan tutarak kalkmasına yardım etti.

"İyi misin Tony? Senin için ne kadar endişelendim haberin var mı? Yaran var mı? Başın kanıyordu ama durdu"

Tony Mary'e anlamsız gözlerle bakarak en olmayacak şeyi sordu:

"Pardon ama, tanışıyor muyuz?"

***

-Knock knock. Gues, who is back?

+Of course, Quentin Beck

Biliyorum kötü espri lütfen dövmeyin

YEARNING [irondad story]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin