KOÇUM BENİM -TEXTİNG-

14

"Ee ne oldu senin Akay'a?"
Senin Akay... Allah'ım bugünleri de mi görecektim!
Sonunda istediğim konuya gelmişlerdi. Kulaklarımı kabartıp suyumdan bir yudum aldım.

"Konuşuyoruz, eskisi gibi." dedi. Ses frekansından anladığım kadarıyla gülümsüyordu yarim.

Biraz benim dedikodumu yaptılar, ben de arkalarından onları dinledim. Kalktıları zaman da şapkamı hafif aşağı eyip başımı gizledim.
Telefonumu elime alıp önce Asu'ya buluşma planımı attım. Ardından hemen özlediğim için Faruk'a yazdım.

Akay
Yarimm
Ne yapıyorsun?

Anında çevrimiçi olduğunda gülümsedim.

Faruk
İşteyim. Mola bitti şimdi.

Akay
Özür dilerim anneni sormayı unuttum dün.
Nasıl daha iyi mi?

Faruk
İyi, daha iyi
Komşu teyze geldi o bakıyor işte olduğum için.

Akay
Faruk
Ben salondayım.

Yerimden kalkıp beş kişinin olduğu bahçeye çıktım. Getirdiğim kitabı açıp telefonu arasına koyup kitabı okuyormuş gibi etrafa çaktırmadan yazmaya başladım.

Faruk
Ne! Ne yapıyorsun?

Çakal, aklı sıra beni arayacak.

Akay
Spor yapıyorum ne yapıcam.
Ama tüh, o kadar kız gelmiş bugün şansına.
Beni bulamazsın :)

Biraz daha oturduktan sonra çıkışa yürüyüp çaktırmadan Faruk'a baktım. Deli danalar gibi etrafında yürüyüp bakınmasını beklemiyordum.
Kahkahamı bastırıp arkamı döndüğümde telefon titredi.

Faruk
Koşu bandında yürüyenlerden misin?
Oturan birkaç kişi var?
Demin çıkan kız mı?

Akay
Dene dene
Bas bütün tuşlara
Ben karşına çıkmadan beni bulamazsın.
Çaban takdir edilesi ama
Hele o etrafında deli danalar gibi dönmen yok mu djdidkd videoya almayı çok isterdim.

Görüldü attığında kaşlarımı çattım.
Trip mi atıyordu?

--------
Asu'yla buluşup bugün olanları güne oynaya konuştuk. Yeni açılan avmye gitmiş, kıyafet ve birkaç ıvır zıvır bakmıştık. Oturduğumuz kafede Faruk'un o yüz ifadesini anlatırken gülmekten yerlere yatmıştık.
"Yine de gözüm tutmuyor onu. Yani dedim ki kankamı üzmeyeceksin. Bana söz verdi ama engelledi seni." Ordan beri bir dalgınlığı vardı Faruk'a ama yine de onu sevdiğini, beni mutlu ettiğini bildiği için ses çıkarmıyordu.

Eve gelip sessizce içeri girmeyi planlarken annemin radarına yakalanmamla yenilgiyle ellerimi havaya kaldırdım.

"Nerdeydin bakayım?"
"Spor salonuna gittim. Sonra da Asu'yla buluştuk."
"Ay ocakta yemeğim vardı Allah kahretmesin." Annem mutfağa koşarken odama gitmeye hazırlandım.
"Gel bakayım gel, kaçma."

Ellerimi bile yıkayamadan bir sandalyeye tüneyip çorba karıştıran annemi izledim.

"Naciye'nin oğluyla randevu ayarladım sana."
"Ne!" Pes anne pes!
"Aaa bir de kız istersen,kıymetimi bileceğine... Çocuk çok yakışıklı,bir de doktormuş. Valla acayip yakışırsınız."

İtiraz edeceğimi anlayınca elini kaldırıp "Yarın bir git bak, süz. Konuş çocukla. Sen de etkilenirsin. Bak demedi deme." Diyerek laflarımı tıktı ağzıma.
Tıpış tıpış odama giderken oflayıp yerimde tepindim birkaç kere.

Aa aydınlanma yaşıyorum şu an. Bu durum işime gelebilir.
Telefonumu elime alıp Faruk'a yazdım.

Akay
Faruk
Artık konuşmamız doğru değil.
Annem, bana hayırlı kısmet bulmuş.
Yarın onunla buluşturacak.
Onunla evlenmemi istiyor.