12

246 83 21
                                    

Bana ihtiyacı vardı.
Mesajının üstünden beş dakika geçmişti. Şokla , ne yapacağımı bilemeden elimde telefon kalakalmıştım öylece.

Ne yapacağımı düşündüm.Anında mesaj atmak, hatta yanına gitmek istedim. Oda dar gelmeye başlamıştı. İçimdeki kötü his ve kulaklarıma ulaşan kalp atışlarımla "Faruk?" Yazabildim anca.

@Faruklagel
Seni arayabilir miyim?
Lütfen, çok ihtiyacım var.

Hiç düşünmeden numaramı attım. Tırnaklarımı endişeyle kemirirken telefonu koltuğa bırakıp aramasını bekledim.

Telefonun sesi odayı doldurduğunda hemen elime alıp açtım.

"Akay?" derin bir iç çekiş...
"S-sen ağlıyor musun?" Hemen ayağa kalkıp odada volta atmaya başladım. İçini çeke çeke ağlıyordu.

"Faruk, sakin ol, derin nefes al lütfen."
Gözlerim anında dolarken telefonun ucundaki halini hayal etmek yüreğimi sıkıştırdı.
"Lütfen ne oldu anlat bana." dedim yalvarırcasına.
"Ş-şimdi olmaz. Sadece sesini duymana i-ihtiyacım var. "
İsteğiyle telaşla düşünmeye başladım. Durumu unutup sıradan konuşmalarımızdan birini yapıyormuşuz gibi hayal edip yanağımda süzülen yaşı silip gülümsedim.

"Çok özledim seni." dedim iyi gelmesini umarak. Sonuçta insan sevilince iyi hissederdi,değil mi?

"Ben diyorum ki evlenicez, hamster besleyeceğiz diye sen bir hafta yazmiyorsun." dedim gülümseyerek. Hattın ucunda göz yaşlarını silip hafif gülümsediğini hayal ettim.

"Yarın annemin günü varmış biliyor musun? Bu sefer çok sosyetik bir Teyze gelecekmiş." Kesik kesik iç çekti.

"Bir görsen annem bütün altınlarını taktı. Çoğu da düğünde takılmış zaten. Aklı sıra göz dağı verecek." gülümsedim. Aklıma annemle Faruk'u tanıştırma düşüncesi gelince sakinleşmeye başladığımı hissettim.

Bir süre daha konuştum,saçma sapan belki, her alakasız konuyu anlattım ona. Sadece arada bir on dakika öncesine göre azalan iç çekişleri ve burun çekme sesi duyuluyordu. Ona iyi geldiğimi düşünmek bana da iyi gelmiş, gözyaşlarım akmayı durdurmuştu.

"Ş-şey şarjım bitiyor, kapatmalıyım." dedi en sonunda.
Tamam diyemeden telefon kapandığında pişmanlık ve karışık bir ton duyguyla yerimde kalakaldım. Keşke ona bana mesaj atmasını söyleseydim. Yine ağlar mıydı acaba? Şimdi ne yapıyordu? Ne olmuştu da bir çocuğa dönüşmüştü? Hüzün ve üzüntü bütün hücrelerimi ele geçirdi. Yanında olup ona sarılmayı hiçbir şeyi istemediğim kadar çok isterdim. Ama düşününce, yanında olsam o güzel gözlerinden akan yaşlara dayanabilir miydim, onu teselli edebilir miydim bilmiyordum. Sanırım, kahrolurdum. O ağlarsa ben daha çok ağlardım. O ağlarsa, canı yanarsa benim canımdan can giderdi.

Nerde olduğunu bilmesem de spor salonuna gitmek için hazırlanıp alelacele çıktım. Sabırsızca susup park yeri bulduktan sonra kapıdan girip danışma kısmına yöneldim.

"Merhaba. Faruk Lagel burda mı acaba?"
"Hayır bugün izinli, bir haftalık izni var."
Teşekkür edip hüzünle arabama geri döndüm. Bir hafta, beni engelleyip kaldırmadığı bu sürede bir şey olmuştu,onu paramparça eden bir şey.

Ne yapacağımı bilemeden bir süre sahil kenarına gidip nefes almak istedim.

Vardığımda bir bank bulup oturdum. Olanları düşünmemeye çalışıp kafamı toplamak için gözlerimi kapatıp nefes almaya çalıştım. Bir hafta boyunca düşünmekten delirecek gibi olmuştum zaten.

"Ben sana ne ara bu kadar tutuldum be Faruk?" dedim. Yine gülümsemeye başlarken.

------------‐--------

"Anne ya bitmedi bu günün bu haftada kaçıncı ya?"
"Sus bakıyım aa anneye laf yok." Elimdeki son kısır tabağını da koydum dolaba. Altın günü vardı yarın, yine. Bu akşam deliksiz uyuyacağım son uykuydu çünkü bir ton hazırlık ve temizlik yapacak, ardından erkenden kalkacak ve teyzelere hizmet edecektik. Evdeki kalabalık ve gürültü de çabasıydı. En nefret ettiğim şeyse kesin yine evde kalmış muamelesi yapacak, arkadaşlarına beni beğendirmeye çalışacaktı.

Cebimdeki telefonun sesinin mutfakta yankılanmasıyla arkamdan duyulan annemin sesini duymazdan gelip odama kaçtım.

Bir umut telefonu açtım. Faruk yazmıştı.
Oh be, sonunda !
Büyük bir rahatlamayla yazdıklarını okumaya başladım.

@Faruklagel
Çok teşekkür ederim her şeyi unutup aradın beni.
Bana iyi geldi, iyi geliyorsun Akay.

Yazdıklarını büyük bir şokla ağzım açık okurken "O zaman sana kocam diyebilir miyim ?" yazmamak için zor tuttum kendimi.

@Akayypirel
Anlatmak ister misin?

@faruklagel
Her şey üst üste geldi.
Köpeğimi kaybettim. O benim her şeyimdi. Dogduğumdan beri bizimleydi. Birlikte yaşıyorduk. Dört gün önce öldü...

@faruklagel
Sonra, tek başıma evde yapayalnız kalınca annemin yanına gittim. Tek duramadım çok kötü hissediyordum.

@faruklagel
S-sonra yerde baygın buldum onu. Çok korktum tekrar kalp krizi geçirecek diye.
Dün doktorun yanındaydım, sadece daha dikkatli olmamız gerektiğini söyledi. O kadar korktum ki. Tek başımaydım. Hem fiziksel hem ruhsal.

@akayypirel
Yanına gelmeyi hiçbir şeyi istemediğim kadar istedim. Emin ol.
Ama şu an daha iyisin değil mi?

@faruklagel
Sayende.
Sesini böyle duyacağımı düşünmezdim hiç
Sesin güzelmiş :)

Allah'ım eriyorum!
Bana, sesin güzel dedi Yarabbi!!
Hem de gülücük attı!

@faruklagel
?
Akay??

@akayypirel
Iydiim
Iyrimim
İyiuim
İyiyim.
Oh sonunda.

@faruklagel
Ksjsksk
Ben de iyiyim.

@akayypirel
Ben daha da iyiyim o zaman
Ah kalbim dayanmıyor, haber ver iltifat edeceğinde.

@Faruklagel
Uğraşamam
Etmeyeyim o zaman.

@qkayypirel
Hayır ya!
Tamam geri alıyorum.
Ee, en son güzel yüzümde kalmıştık.

@faruklagel
Tabii Akay Hanım.
Bugün sizin istediğiniz olsun.

Ay flört mü ediyoruz yoksa!
Ah kalbimm

@faruklagel
Teşekkür ederim her sey için.
Beklediğin, sorgusuz aradığın için.
En önemlisi, engellememe rağmen güvendiğin için.
Bana iyi geliyorsun, Akay Pirel

"Bismillahirrahmanirrahim" elimi kalbimin üstüne koyarken kalpten gitmemeyi diledim.
Bir hafta sonunda eskisine, hatta daha iyiye dönmüştük.

@akayypirel
Ben teşekkür ederim asıl evimin direği.
Hep gülümse, ilk gördüğümdeki gibi.
Ben unuttum gitti
Seni seviyorum.

Ay bu bölüm de barıştırdım bunları, artık eskiye dönsünler değil mi?
Sizce Faruk yeşil ışık yaktı kızımıza?

KOÇUM BENİM -TEXTİNG-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin