Leon
Gözlerimi hafifçe araladım. Gelen beyaz ışıkla birlikte geri kapattım. Boğazım kuruydu. Yutkunmaya çalışsam da olmuyordu. Elimi oynatmayı denedim fakat her yerim uyuşmuş gibiydi.
"Allah'ım, uyandı! Rabbim sen oğlumuzu bize bağışladın binlerce kez şükürler olsun! Alex, koş doktoru çağır!"
Annemin sözleri kulaklarımı çınlatmıştı. Son bir cesaretle gözlerimi tekrar araladım. Bu sefer de aynı ışıkla karşılanmıştım ama alışmıştım artık.
"Su..."
Annem koşarak yanımdaki masanın üstünde duran sürahiyle bir bardak su doldurup bana yavaşça içirdi. Bu sırada da doktor gelmişti. Hızlıca yanımdaki makinelere gidip bir şeyleri kapadı ve açtı. Sonra bana baktı. Steteskopu alıp göğsümü dinledi ve çekiçle bacağıma vurdu.
"Ah!"
"Hissediyor musun? Harika. Ben hissedemezsin diye düşünmüştüm."
Doktor çekici bıraktı ve kolumdaki serumu çıkardı. Daha sonra bir hemşire çağırdı ve ona bir şeyler söyledi. Hemşire başını sallayıp gittiğinde tekrar bana döndü doktor.
"Nasılsın?"
Gülümsedim. Ne kadar acıtsa da.
"İyiyim doktor bey siz nasılsınız?"
"Ben de iyiyim. Yüzündeki yaralar henüz iyileşmedi gülme."
"Peki."
Hemşire elinde bir tepsiyle odaya girince annem hızlıca minik bir yatak masası çıkardı. Tepsi önüme konulunca yüzümü buruşturdum.
"Yemem ben bunu."
Doktor onaylamaz bakışlarla bana baktı.
"Yemelisin. Serumlarla daha fazla idare edemezsin midene doğal yollarla protein gitmeli."
"Bari sonra tatlı da verin."
Güldü. "Biraz verebilirim."
Ben de güldüm. "İyi."
Doktor birkaç ilaç bırakıp odadan ayrıldı. Hemşireler hemen çarsaflarımı değiştirdi. Annem gözleri dolu dolu bana bakıyordu.
Hemşireler sonunda gittiğinde annem alnıma yumuşak bir öpücük bıraktı. Onun üzülmesine dayanamıyordum.
"Ah canım oğlum, Leon'um..."
"Söyle dünyanın en güzel hatunu."
"Neler çektin sen böyle... Kaç defa dedim askerlik yapma etme-"
"Anneciğim, ben asker olarak doğdum ve asker olarak öleceğim. Burası benim vatanım, evim. Ben burayı böyle bildim. Siz de beni böyle bilin."
"Bilmez olur muyuz? Ama ya ölseydin? Ne yapardım ben sensiz?"
"Anne hep aynı muhabbetler..."
"Tamam oğlum tamam. Sustum ben."
"Diğerlerinden ne haber?"
Annem yatağın kenarına oturdu. "Operasyona gittiler ama bugün döneceklerdi."
"Bensiz mi? Aşkolsun onlara."
Annem kafama vurdu. "Salak oğlan. Konuşacak halin yok hâlâ operasyon diyorsun."
"Özür dilerim anne ya."
"Sus. Annen değilim ben senin."
Annemin yanağına kocaman bir öpücük bıraktım. "Gitti abdest gitti Leon!"