30 Eylül

20 1 0
                                    

Jisung bu sayfayı da okuduktan sonra saate baktı ve 11 olmak üzereydi. Ertesi gün işe gitmesi gerektiği için uyumalıydı. Sevgilisine iyi geceler mesajı attıktan sonra odasına gitti ve uykunun kollarına bıraktı kendini.

Sabah kapının sesine uyandı yine. Belki tekrar davayla ilgili bir şeydir diye heyecanla gitti ve açtı kapıyı. Karşısında sevgilisini görünce heyecanı biraz gitmişti ama mutsuz değildi.

"Bize en sevdiğin kreplerden aldım yolda giderken yeriz"

"Tamam hazırlanıp geliyorum içeri geç"

Minho içeri geçip kapıyı kapattı ve salona oturdu. Gözüne ilişen günlüğe bakmamak için zor duruyordu. Ne kadar Jisung sevgilisi olsa da onun üstüydü ve konu iş olunca onu dinlemek zorundaydı. Bakıp bakmamak için kendiyle tartışırken Jisung çoktan hazırlanıp aşağı inmişti.

"Çıkabiliriz"

"Günlüğü almayacak mısın?"

"Ah az daha unutuyordum. Öğle arasında okumaya devam ederim"

"Tamam"

İkisi de kalkıp karakolun yolunu tuttular. Yol boyu pek konuşmamışlardı. Bu tuhaf sessizlik Minho'yu rahatsız ediyordu. Jisung'un bir şeyler öğrenmiş olmasından korkuyordu. Karakola geldiklerinde Jisung direkt odasına gitti ve Minho'ya da Jeongin'i çağırmasını söyledi. Minho ona denileni yaptı ve Jeongin de çok geçmeden geldi. İki kere tıklatıp girdi içeriye.

"Beni çağırmışsın bir şey mi oldu?"

"Hyunjin ve Felix'in ilişkisini ilk öğrenen senmişsin sana başka şeyler anlattı mı merak ediyorum"

"Hayır sadece tanıştıkları zaman sizs söylemeye çekinmişti o yüzden bana anlattı sizin öğrendiğiniz zamandan itibaren de ne biliyorsanız onu biliyorum"

"Eminsin değil mi"

"Evet Hyung eminim"

"Peki tamam çıkabilirsin"

Jisung'un bu gergin halleri herkesi olduğundan daha çok strese sokuyordu. Fakat böyle olmasının tek sebebi hepsinden şüpheleniyor olmasıydı. Tekrar günlüğü okumaya dönecekti ki kapı açılma sesiyle bakışları o tarafa döndü.

"Bir şey mi oldu?"

"Sana sormalı çok gerginsin" dedi ve kapıyı kapatıp yanına gitti.

"Birinin Felix ve Hyunjin'le bağlantısı var"

"N-ne?"

"Evet sence de günlüğün tam zamanında elimize geçmesi tuhaf değil mi"

"Öyle haklısın"

"Kimseye güvenemiyorum"

Minho sessiz kalmıştı. Tüm bu soğuk davranmasının sebebinin onu da şüpheli olarak görmesi olduğunu anlamıştı.

"Peki ben gideyim en iyisi"

"Hayır dur"

"Jisung eğer benden şüphe edeceksen bir süre uzak kalmak en iyisi sürekli laflarımı ve hareketlerimi gözlemleyen bir insanla olmak rahatsız edici olur benim için"

"Sonuçta kardeşin ve birbirinize ne kadar çok değer verdiğinizi biliyorum"

"Emin ol eğer yerini bilseydim bu kadar gergin olmazdım gece uyku uyuyamıyorum başına bir şey geldiği düşüncesiyle"

"Özür dilerim kırdıysam ama böyle yapmak zorundayım"

"O zaman bir süre uzak duralım birbirimizden"

diary // hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin