-7-

14 1 0
                                    

Bölümü yazarken dinlediğim şarkılar: Hadise - Feryat
Beach House - Space Songs
Carla Morrison - Disfruta

Tamamen yalandan ibaretti zamanın ilaç olduğu. Zaman ilaç falan değildi. Sadece hafızadan silmeye çalışıyordu iyi yahut kötü yaşanmışlıkları. İlaç insanı sağlığına kavuştururdu. Zaman denen kavramsa, ne iyi anıları tekrar önümüze seriyordu ne de kötü geçmişi siliyordu geçmişimizden. Tamamen saçmalıktan ibaretti zamanın ilaç olduğu söylentisi. Hele ki hayattan bir beklentisi kalmayan insanlar için.

Kendi hayatından nasibini alamamış bir insansanız, bomboş ve karanlık bir sokakta kendinizi kendinizle dertleşirken bulabilirsiniz.

"Bu saatte burada ne yapıyorsun kızım?" diyen yaşlı kadına yönelttim bakışlarımı.

Gözyaşlarımı farkettiğinde yanıma oturdu. Elimin tersiyle yaşlarımı silip burnunu çektim. "Hiçbir şey yapmıyorum, efendim." dedim Ağlamaktan kısılan sesim yaşlı kadının gözünden kaçmamış, hatta kaşlarının çatılmasına sebep olmuştu.

İki elini de yanağıma değdirecekken kafamı geriye çektim. Kimseye güvenim yoktu. İnsanlara karşı bakış açımı bizzat insanlar değiştirmişti.

Diretmedi ve beni dinlemeye karar verdi. "Oturuyordum sadece." dedim bakışlarımı ondan kaçırarak.

"Oturuyordun," dedi inanmamışcasına. Kaşlarını kaldırdı. "Ve ağlıyordun." diye ekledi.

"Benim ağlamam ne sizi ne de başkasını ilgilendirir."

Kadın önüne dönerken derin bir nefes aldı. "Seni çok iyi anlıyorum kızım." dedi. "Kimse senin üzüntünü umursamayınca sen de insanları umursamayı bıraktın ve şu anda da kimseyi umursamak istemiyorsun."

Kucağındaki ellerine baktı hüzünle, ben ona bakarken. Öyle bir içtenlikle söylemişti ki, tüm acımı özetlemişti. Sebepsizce, acıma ortak olan bir insan bulabildiğim için mutlu olmuştum.

"Hanımefendi," Kadın yüzünü bana çevirince uzun zamandır yapmadığım şeyi yapmıştım. Gülümsemiştim. "Teşekkür ederim." Gülümserken bile akan gözyaşlarım görmemi engelliyordu. "Ben uzun zamandır bu kadar mutlu olmamıştım, biliyor musunuz?"

"Kıyamam sana..." dedi. Tam saçlarıma dokunacakken geri çekti elini. Yanında taşıdığı eczane poşedindeki mendil paketinden bir mendil aldı ve bana uzattı. "Silerdim gözyaşlarını kızım ama sen izin vermedikçe sana dokunmak dahi istemiyorum."

Uzattığı mendille yaşlarımı sildikten sonra gözlerimi kapatıp temiz havayı içime çektim.

"Anlayışınız için minnettarım hanımefendi." diye mırıldandım.

"Haddim olmazsa... Seni gözyaşlarına boğan nedir kızım?" diye sordu çekingen bir ses tınısıyla. Gözlerimi açmadan kafamı salladım.

"Her şey." Kafamı yana yatırdım. "Her şeyden bıktım. Her şeyden bıktım. Hiçbir şey artık beni ömrümde mutlu edemez hanımefendi. O kadar umutsuzluk çukuruna düşmüşüm ki, tek gerçeğim, tek şansımın ölüm olduğunu düşünmeye başladım."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 14, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SİYAH KUNDUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin