22. Bölüm Kelepçe

72 2 1
                                    

"Hayır anlamıyorum neden sebepsiz yere kavga ettiler?" Ece'nin sorusuyla ona döndüm. Okula erken gelmiştim ve şimdi de kızların kavga ile ilgili sorularını dinliyordum. "Bilmiyorum, Caner, Arası kışkırtınca olanlar oldu."
Melis "Caner neden bir haftadır tanıdığı biri için kavga etti ki? Onda da bir şey var ama hadi hayırlısı." Dedi.
"Çok belli değil mi Melis? Caner, Gizemden hoşlanıyor bence." Diye konuştu Bahar. Kocaman gözlerimle ona baktım.
"Saçmalama Bahar. Yok öyle bir şey." Dedim.
Artık bu konuşmadan sıkılmıştım. Batunun yanımıza gelmesiyle sohbetimiz bölündü.
"Canım kankileriiim." Dedi benden önce Ece konuştu.
"Bizim satıcılarla işimiz olmaz." Dedi sinirle. Batu "Ben ne yaptım şimdi?" Dedi. Bu sefer Melis konuştu.
"Gizemi hocaya şikayet etmeler falan hayırdır Batu?"
Oradan Bahar atıldı. "Hayır yani neye vardın? Hem yanımızda kankalarım diye dolanıyorsun hemde ilk fırsatta bizi satıyorsun." Dedi.
Batu yanıma oturdu ve Yemen kendini savunmaya geçti. "Yav valla onda benim bir suçum varsa yok." Dedi. Hepimiz ona inanmayarak baktık. "Kimin suçu var peki?" Dedim. "Aras." Dediğimde anlamamış şekilde yüzüne baktım.
"Beni hocaya şikayet etmenle Arasın ne alakası var?" Diye sordum.
"Aras sizi şikayet etmemi istedi, bende ettim." Dedi masum yaptığı yüz ifadesiyle bana bakarak.
"Bize ne Aras'tan her şeyimize karışıyor." Dedim sinirle. Okulun sahibinin oğlu olması her şeyimize karışması anlamına gelmiyor. Ben annemin okulunda hiç böyle davranmazdım. Yani okuldan atılmak için yaptıklarım sayılmazsa...
"Valla onu Aras'a sor, neyse beni affet kankam valla benim suçum yok." Yalvarmaya başladı.
"Tamam bu seferlik bu pekazeliği affediyorum o da çok istedin diye yani. Bir daha olmasın." Dedim.
Hemen bana sarıldı. "Abartma Batu çekil." Dedim.

Batu Ece'yle uğraşırken ben düşünüyordum. Aras neden bizi şikayet etti? Benimle ne sorunu var? Biliyorum benden nefret ediyor, hatta gülmem bile onu rahatsız ediyor. Sanırım bu soruların cevabını asla alamayacağım.

Biz hala Batu ve Ece'nin didişmelerini izlerken yanımıza Emir geldi. "Yine mi bunlarlasın lan?" Bunlar demesi beni çok sinir ediyor. Benden önce Ece cevap verdi.
"Sen bana baksana bir." Diyerek Emir'in karşısına geçti. "Bakamam sarışınlar alerjim var." Demesi Ece'yi daha ha sinirlendirdi.
"Ya sen nasıl bir öküzsün? Dün saçımdan silgileri çıkarana kadar neler çektim haberin var mı?"
"Hayır bilmiyorum." Dedi Emir umursamazca.
Batu araya girdi. "Kavga çıkmadan en iyisi biz gidelim." Ece "Hayır efendim sen gitmiyorsun, bu öküz istedi diye gidemezsin." Dedi sinirle.
Emir "Sen kimin elinden arkadaşını alıyorsun çakma sarı?" Dedi. Batu şaşırmış gibi yaptı. "Aa ben senin arkadaşın mıydım? Hiç bilmiyordum." Dediğinde güldüm. Zavallı iki kişinin arasında kalmıştı.
"Batu bizle kalıyor." Ece hemen Batunun koluna yapıştı. "Yok ya Batu benimle geliyor." Diyerek diğer koluna yapıştı Emir.
"Niye Batu sen istedin diye seninle geliyormuş?" Diyerek Batunun kolunu çekti Ece.
"Çünkü ben istedim."
İkisini Batunun kolunu çekiyordu. Şuan sadece Batuya acıyordum. Neler çekiyor çocuk.
"Ya bırak bizimle kalmak istiyor işte neyini anlamıyorsun?" Dedi Ece bağırarak.
Emir "Kim demiş sizinle kalmak istediğini?" Dedi. Ve o da çok sinirliydi.
"Soralım Batu kiminle kalmak istiyormuş." İkisinde Batu ya döndü. Batu bana bakarak güldü.
"Görüyor musunuz hayranlarımı? Paylaşamıyorlar beni." Dedi ukalaca. Emir ve Ece aynı anda bağırdı.
"Batu!" Batu korkmuştu.
"Ben ikinizi de istemiyorum." Dedi.
Emir "Birimizi seç Batu." Dedi.
Batu yalvaran bakışlarını bana döndürdü. İş başa düştü anlaşılan.
"Şeyy... Batu! Yılan kurbağayı yakalamış! Gidip kurbağayı kurtarmamız lazım. Koş!" Diye bağırdım. Gerçekten harika bahane.
Batu gözlerini kocaman açtı.
"Kurbağayı kurtarmam lazım!" Diyerek hızla sınıftan çıktı. Kızlar ve Emir bana malmışım gibi bakmaya başladı.
Melis, Bahar ve ben kahkahayla gülüyorduk.
Emir "Bana bak sarı. Bana bulaşma yoksa hiç iyi şeyler olmaz." Diyerek son tehtidini yaparak sınıftan çıktı. Ece arkasından bağırmakla yetindi. "Asıl sen bana bulaşma! Yoksa olacaklara ben karışmam!" Dedi ve sinirle yerine oturdu. "Allah'ın cezası öküz, hayvan, maymun, domuz, maymunlar büyütmüş bunu kesin." Dediğinde kızlarla gülmeye başladık.Sonra yavaş yavaş bana döndü. Hadi bisminllah.
"Gizem, yılan kurbağayı yakalamış ha? Hadi gel görevleri değişelim. Ben yılan olayım sen kurbağa." Diyerek beni kovalamaya başladı.
"Ya Ece! Dur bak birimize bir şey olacak! Ece! Ece o kalem mi! Oha Ece! Ece o çantayı sakince yere bırak! Biri yardım etsin! Ece dur! Oha! O ne Ece! Ece sandalyeyi elinden bırak! Oha Ece masa nereden çıktı!"
Çantasını alarak sınıftan çıktı.
"O küstü mü?" Dedim.
"Valla küstü." Dedi Bahar
Melis "Hadi yukarı çıkalım gönlünü alırız." Dedi.

Gerçek AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin