Sabah her tarafın kar olması ile uyanırken bugün kahve yerine sıcak çikolata hazırlamıştı kendine.
Yavaşca yudumlarken hala yağmakta olan kar ile iç çekti. Yolların kapanması işine gelmezdi.
Bakışları masanın diğer tarafında ki kağıt ve boyalara gitti. Kaşları havaya kalkarken fincanı bırakıp kağıda uzandı.
Gördüğü çizim yüzünde gülümseme oluştururken arkasına yaslandı.
"Ona nasıl alışmış olabilirim ki bir günde?" diye söylenerek masadan kalktı.
Fincanı tezgaha koyup odasına geçerek elinde ki Felix'in ikisini çizdiği resmi komidinin üstüne koydu.
Üstünü değiştirerek evden çıkmış arabasına binerek kafeye geçmişti.
Morali pek yerinde olmayarak işini yaparken "Minho iyi misin sen?" diye sordu Jisung.
"Evet iyiyim sen müşteri ile ilgilen".
Jisung kaşlarını çatıp başını salladı. "Yutmadım konuşacağız" diyerek mutfaktan çıktı.
Minho iç çekip siparişe baktı. Çilekli pasta. Yüzünde gülümseme oluşurken malzemeleri alıp pastayı yapmaya başladı.
Biten pasta ile bir dilimi tabağa koyup gelen garsona verdi. Bir dilim daha keserek buzdolabına atmıştı.
Akşama doğru müşteri azalırken Jisung arkadaşını kenara çekti.
"Evet anlat bakalım niye moralin bozuk senin".
Minho kaçışının olmadığını biliyordu. İç çekip "Aklım niyeyse Felix de" dedi.
Jisung da onun gibi duvara yaslanıp "Minik şey pek tatlıydı" dedi.
Büyüğü gülüp onu onayladı "Bilmiyorum sadece bir gün ona baktım ama aklımda sürekli. Jisung onu bıraktığım zaman koşarak boynuma atladı Felix Minho'yu çok sevdi dedi. Bırakmak istemedim o an onu".
Omzun da hissettiği el ile arkadaşına döndü. "Minho anlaşılan Felix de seni istiyor onu evlat edinmeyi düşündün mü?".
"Bakabilir miyim ki? Sadece babası olarak bulunacağım beraber olduğum biri yok".
Jisung omuz silkip "İyi bir baba olacağından eminim yani bu yaşa gelmişim bize bile babalık yapıyorsun".
Bununla ikisi de gülerken Jisung devam etti. "Hem önemli olan Felix'in de seni istemesi. Sen düşün bunu olur mu?".
Başını sallayan genç ile omzuna vurup işine döndü.
Minho derin bir nefes alıp montunu giyerek dışarı çıktı. Kar yavaşlamış hatta neredeyse kesilmişti.
Önünden geçen çocuklar gülüşürken Minho da gülümsedi.
Çocuklardan biri "Baba!" diye bağırıp ilerledi ki orta yaşlı gence koşup boynuna sarılmıştı.
Minho bu sahne ile kalbi hızla atarken düşündü. Jisung haklı olabilirdi.
Belki de Felix'e iyi bir baba olabilirdi.
---
Babiş Minho Bebiş Felix
Bu fic fazla tatlı olacak of of
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
