Alıştığı ses ile gülümseyen beden arkasına dönüp sarışın miniğine baktı. Felix heyecanla onun yanına gelip koltukta yanına oturdu.
Resim defterini havaya kaldırıp "Bak! Nasıl olmuş? Ben çizdim". Miniğinin elinde defteri alıp çizimini inceledi.
"Çok güzel olmuş bebeğim bunlar kim peki?" diye sordu. Felix minik parmakları ile çizdiği kişileri gösterip "Bak bu benim! Bu yanamda ki Jeongin hani şu tilki gözlü gibi olun he bu ise Seungmin çok tatlı o da yavru hav gibi".
Minho gülüp "Hav demek köpek mi diyorsun?" diye sordu. Bir süre karşıya kısık gözlerle bakıp düşünen bedenin tatlılığına gülmüş Felix başını sallamıştı "Evet yavvu köpek gibi" demişti.
Minho onun saçlarını okşayıp resme tekrar bakarken "Felix" diye seslendi. Televizyonda çizgi film açan beden merakla ona döndü.
Felix neredeyse bir aydır onunla beraberdi ve açıkçası dışarıda pek arkadaş edinebildiği söylenemezdi.
"Jeongin ve Seungmin'i özlüyor musun?" diye sordu. Felix dururken başını salladı "Evet" demesi ile Minho sıcacık bir gülümseme kondurdu yüzüne.
Bebeğini kendisine çekip sıkıca sarıldı "Müdür ile konuşup bir gün beraber vakit geçirmenizi sağlamamı ister misin?" diye sorması ile miniği parlayan gözlerle ona baktı.
Minik elleri ile Minho'nun yanaklarını kavrayıp "Gerdekten mi Minho?" diye sordu. Minho ona gülüp başını salladı "Evet izin alabilirim".
Sevinç çığlığı atan beden sıkıca onun boynuna sarılmış Minho ise koltuğa uzanıp bebeğini üstüne almıştı.
Beraber çizgi filmi izlemeye başlarken bir süre sonra uyuya kalan Felix ile Minho onu odasına taşıdı.
Bebeğini yatağına yatırıp güzelce üstünü örtmüş, saçlarına bir öpücük kondurup kapıyı biraz aralık bırakarak odadan çıkmıştı.
Ertesi gün yetim haneye gidip müdürün odasına girdi. Durumu açıklaması ile "Bu belgeyi doldurun Bay Lee. Seungmin ve Jeongin'e akşam altıya kadar izin verebiliriz daha sonra tekrar getiren ve dediğim gibi bu civarda olun".
Minho başını sallayıp doldurduğu belgeyi müdüre geri verdi "Teşekkürler efendim minikler çok mutlu olacak". Müdür samimi bir gülümseme kondurup "Kesinlikle ikisi de Felix'i çok özledi".
Odadan çıkarken çoktan hazır olan iki minik Minho'ya doğru koştu. Jeongin onun bacağına vurup "Getir Felix'i hırsız! Nerde Felix? Onun yanına mi gidiyoruz? Neden geldin? Nereye gideceğiz? Felix nerede? Seungmin eli mi tutsana?"
Minho onun hızlı hızlı konuşmasına sonda ise konuyu başka yere çekmesine güldü. Seungmin ise minik elleri ile onun ellerini tutup alttan baktı.
"Felix'e mi gidiyoruz?". Arkadan 'elimi tut Seungmin!' diyen bedeni umursamıyor gibi gözüküyordu.
Minho başını sallayıp "Evet Felix'e gidiyoruz". İki küçük beden kocaman gülümserken çıkışa koştular.
Minho onlara gülüp yanlarına ki kadınlar çantalarını alıp hızla yanlarına yetişti.
Ortalarına geçip ikisinin elini tutmuş doğruca yakınlarda olan parka gitmişlerdi.
Parkta Hyunjin ile onları bekleyen Felix gördüğü arkadaşları ile çığlık atıp gencin kucağından inerken onlara doğru koştu.
Jeongin ve Seungmin'de büyüklerinin elini bırakıp doğruca Felix'e koşarken ortada üç beden birbirine sıkıca sarıldı.
Minho elleri ceplerinde onlara gülerken fotoğraflarını çeken arkadaşının kafasına vurdu.
Bağırıp başını tutan Hyunjin "Ya Minho!" demiş kahverengi beden ise onu takmayıp "Bana da at resimler" demişti.
---
Bunlar çok minnak 🤏
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
