Merhaba sevgili canlarım..
Nasılsınız inşallah iyisinizdir.
Beni soracak olursanız iyim hatta çok iyim biraz heyecanlı ve yorgunum.
Öncelikle sizleri çok tanımak isterim ve tabi kendimi tanıtmak ☺☺
Öyle ise ben başlıyım kendimi tanıtmaya
Adım Aleyna şimay
21 yaşındayım (11.02.2002)
2 kardeşim 4 yaşında küçük erkek kardeşe sahibim (arada beni dinlemeyip delirtse de çok seviyorum onu 17 yıl fark var olsun o kadar da aynı annesi gibiyim)
Modalist lik okudum
1 adet kedim var (onu da zorla sahiplendim babam istemiyordu. Bana kalsa evi hayvanlarla doldururdum keşke yapabilsem ama şimdilik 1 tane ile idare edeceğim mecbur)Hmm şuan aklıma gelenler bunlar daha benim hakkımda öğrenmek istediğiniz bir şey olursa sorabilirsiniz.
Neyse hadii okumaya başlayalım...
🌹🌹
Nasıl bir kızdı ki karsısındaki telefonun ucundan adının seslenilmesiyle kendini toparlayıp "tamam sağol Emre uğraştırdım seni de yarın şirkette görüşürüz. " Diyip telefonu kapattım. Fazla düşünmemeye çalışarak üzerini değiştirip uyumaya çalıştı kafasında bin tane soru varken.
🌹🌹
KAYLA 'DAN
Sabah yüzüme vuran güneş ile gözlerimi aralamaya çalıştım, hafiften aralanan gözlerimi güneş ışığına alışması için bir kaç kez kırpıstırdım.
Güneşe alışınca oturup gerildim etrafıma bakınırken yanımda hala uyuyan annemi görünce ister istemez yüzümde bir gülümseme oluştu. Evet ona anne diyecektim belki çok hızlı oldu hatta belki de değil çok hızlı oldu ama bir kaç saatte öbür evde 17 yıl boyunca yaşayamadığım, görmediğim aile sevgisini, aile sıcaklığını bu evde görmüş hıssetmiştim ve bence hayat çok kısaydı, ölümün ne zaman geleceği belli değilken, bir dakika sonra nefes alıp alamayacağımız belli değilken uzatmanın bir anlamı yoktu.
İlk defa annemle uyumuştum, o kadar rahat ve huzurlu uyumuş, uyanmıştım ki ilk defa kendimi bu kadar dinç hissetmiştim. Kabus görmemiş olmam da avantazımdı, oysa diğer evde yaklasık 10 senedir kabus görmekten doğru düzgün uyuyamıyordum.
Duvardaki saate gözüm kaydığında saatin daha 06.07 olduğunu gördüm. Hemen annemi uyandırmamaya dikkat ederek lavaboya ilerledim. Elimi yüzümü yıkayıp tuvalet ihtiyacımı giderdik ten sonra aynanın karsısına gecip yüzümde olan morluk ve kızarıklıkları fondotenle (anca düğünlerde veya özel günlerde falan kullanırım tam ne işe yaradığını bilmiyorum umarım kapatıcı özelliği vardır, olduğunu düsünüyorum.)kapattım. İnşallah gece annem veya diğer aile bireyleri bu morlukları yaraları görmemiştir, Çünkü onlara yaşadıklarımı anlatmayı düşünmüyorum en anazından şimdilik.
Üzerime dünkü giydiğim rahat tulumu mu giydim Sessizce asağıya inip mutfağı bulup içeriye girdim. İçerideki çalışan ablalar kahvaltı hazırlamaya başlamışlardı demek erken kalkıyorlardı evdekiler. Beni fark eden en fazla 26 27 yaşlarında duran abla
"Aa Kayla hanım günaydın efendim. Bir arzunuz mu vardı. " Dediğinde hanım ve efendi demesine sinirim bozulmuştu ne yani sıf onlar burada çalışıyor diye kendinden küçük birine böyle hitap etmek zorunda değildi. Düşen suratımla "hayır abla erken uyandım da size yardım etmeye geldim, ayrıca lütfen ama lütfen bana hanım veya efendim gibi tabirler kullamayın benden büyük olduğunuz belli ben böyle hanımlı lakapları hiç sevmiyorum. " Dediğimde derin bir nefes aldım tek nefeste konuşmaktan vaz gecmeliydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYLA(Üvey ailem)
Ficção Adolescente17 yıl boyunca şiddet ve taciz görmüş bir kız düşünün. 17 yıl boyunca her gün psikopat üvey ailesi tarafından hem sözlü hemde fiziksel şiddet gören hayat enerjisi ve yaşama isteği elinden alınmış bir kız. peki öz ailesi ile bir araya gelince ne olac...