¹¹

250 18 0
                                    

Haklısın dercesine kafamı salladığımda yere çöküp oturdu, yanını işaret ettiğinde bende olabildiğince ona yakın bir şekilde oturdum.

Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atarken yanaklarımın kızardığına ve kokumun yoğunlaştığına emindim.

"Felix sen benim minik omegamsın..."

Bana doğru dönüp ellerimi tuttu.

"Ne olursa olsun öyle kalmaya devam edeceksin de..."

Bir elini yanağıma çıkarttı.

"Ama eğer izin verirsen..."

Baş parmağıyla elmacık kemiğimi okşadı.

"Ben de senin alfan olmak istiyorum."

Bunu beklemiyordum. Hayır bekliyordum ama daha düz bir aşk itirafı bekliyordum. Bu çok, anlamlı ve duygu doluydu...

Gözlerimin dolduğunu hissettiğimde kendime geldim. Chris'in cevabımı merak eden bakışlarını fark ettiğimde ne diyeceğimi düşündüm. Bilmiyorum, ne demeliyim ? O beni ağlatacak kadar güzel konuşuyorken ben ona nasıl bir cevap vermeliyim ?
Hayır cevabım belli. Evet diyeceğim ama nasıl söylemeliyim ?

"Evet alfam, evet izin veriyorum."

Gözlerimden yaşlar akarken cevabıma karşı gülümsedi ve zaten arasında santimler olan dudaklarımızı birleştirdi. Nefessiz kalana kadar öptük birbirimizi, sonunda bir süredir tadına bakmak istediğim dudakları benim dudaklarımın arasındaydı.

Nefes nefese ayrıldığımızda diğer elini de yanağıma çıkartıp alınlarımızı birbirine yasladı.

"Seni seviyorum omegam."

"Bende seni seviyorum alfam."

Alınlarımızı ayırdım ve sıkıca sarıldım ona. Yüzümü boynuna gömerek kokusunu içime çektim, o da beni kucağına çekip sarılarak karşılık verdi ve bir süre öyle bekledik. Kaç dakika geçti öyle bilmiyordum ama mayışmaya başlamakla birlikte endişelerim de yavaş yavaş beynimi ele geçirmeye başladı.

"Alfam..."

"Hmmm..."

Mırıltısını duymamla onunda benim gibi kokumla mayıştığını anladım. Ne kadar istemesem de kafamı kaldırıp ellerimi yanaklarına koydum.

"Biliyorum ne yeri ne zamanı, bu güzel anı da bozmak istemiyorum ama b-"

"Bende biliyorum minik omegam, endişelerin var. Benimde var, bencillik edeceğimi bilmesem seni odama kapatır, herkesten saklar, klanına dönmene de izin vermem ama biliyorum. Senin gitmen gerekiyor biliyorum, seni özleyeceğimi biliyorum... Ama bunlar bize engel değil, elbet bir yolu bulunur. Şimdi biraz daha kokunu almama izin verir misin ?"

Sözleri bittiğinde cevabımı beklemeden yine boynuma gömüldü. Doyumsuzluğu karşısında kahkaha atmaya başladığımda kafasını kaldırıp kaşları çatık bir şekilde konuştu:

"YAH! Sus da anın tadını çıkarayım."

Bunu söylemesiyle kahkahalarım arttığında çocuk gibi ellerini önünde bağlayıp dudaklarını düzdü.

"Ama benim omegam bana karşı gelmemeli !"

Kahkahalarım olabilirmiş gibi daha da büyürken dudaklarımın üzerindeki baskıyla aniden sustum. Beni susturma yolunu bulduğuna sevinmiş olacak ki sırıtarak geri çekildi.

"Bunu bildiğim iyi oldu."

"Susta öp işte !"

Bu sefer o kahkaha atacaktı ki onu öpmemle sustu. O gün orada bolca güldük, endişelerimizi konuştuk ve birbirimizi öptük...


Veliaht Omega /ChanlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin