Veliaht Omega /Chanlix

¹⁵

Gözlerimi yavaşça araladım. Geniş yatakta sarılarak uyuduğum omegamı göremeyince hızlıca yerimden kalktım.

Ona bir şey olabilir düşüncesi beynimi sarmaya başladığı sırada yumuşak kardelen kokusunu aldım. Kokunun geldiği odaya girdiğimde arkadaşları ile mutfakta bir şeyler hazırladığını gördüm. Büyük ama sessiz bir oh çektim.

"Günaydın Chris."

"Günaydın bebeğim, size de günaydın çocuklar. Neden uyandırmadın beni ?"

"Ben de yeni uyandım, hızlı bir kahvaltı yapar çıkarız diye düşündüm çünkü bir-iki saate sınırda yaşanan olayların haberi duyulur. Kimseyi tehlikeye atmadan yola çıkmalıyız."

"Doğru söylüyorsun, peki Minho uyandı mı ?"

"Tuvalete gitti."

Mutfaktan çıkıp koridorda tuvalete doğru adımlarken Minho ile karşılaştım.

"Günaydın Chan."

"Günaydın Minho, mutfağa git kahvaltı yapıp hemen çıkacağız ben elimi yüzümü yıkayıp geliyorum."

Başıyla onaylayıp gitti. Bende tuvalete adımlayıp işimi hallettim. Mutfağa döndüğümde gülerek bir şeyler konuşuyorlardı. Felix'in yanına geçip oturdum.

"Bay Bang Felix'in en sevdiği tat nedir ?"

Oturur oturmaz aldığım soruyla afalladım.

"Hyunjin kes şunu-"

"Karamel."

Felix'in sözünü keserek cevap verdim. Felix hızla başını bana çevirdiğinde devam ettim.

"Yani çocukken öyleydi, karamelli olan her şeye bağımlıydın. Ama şimdi dudaklarımın tadını aldın, belki değişmiştir ?"

Kızaran yüzünü saklamak için alnını masaya dayadığında herkes gülmeye başladı. Eğlenceli bir kahvaltının ardından hızlıca hazırlanıp evden çıktık.

Ormanın arasına kurduğumuz çadırların yanına geldik ve oradaki savaşçı kurtları da hazırlayıp planı gözden geçirdikten sonra yola çıktık.

---------------------------~-----------------------------

İki buçuk saatin ardından merkeze ulaştık, dikkat çekmemek için ormanlık alana atlarımızı ve birkaç savaşçı kurdu bıraktık. Felix'in öncülüğünde ara sokaklardan geçerek bir ev arıyorduk.

"Geldik."

Felix'in sesiyle hemen arkasından ona yetiştim ve sormak için zaman kolladığım soruyu dile getirdim.

"Neden buraya geldik ?"

"Bahsettiğim babamın yanından ayrılmayan beta burada yaşıyor."

"Ama babanın yanından ayrılmıyorsa nasıl evde olduğundan emin olabiliyorsun ?"

"O yoksa oğluyla görüşürüz."

"Ne ?"

Biz konuşurken çoktan zili çalmış kapının açılmasını bekliyordu, son söylediğime cevap veremeden kapı açıldı.

"Felix ?!"

"Merhaba Jisung."

"İnanamıyorum, ç-çabuk içeri geçin."

Yaşlarımızın yakın olduğunu düşündüğüm tombul yanaklı çocuk endişeyle bizi içeri alıp biri gördü mü diye dışarıyı kontrol ederken, Felix'in bahsettiği betanın oğlu olduğunu anladım.

"Sınır dışı edilmemiş miydin sen ? Nasıl geldin ? Niye geldin ? Bu iki yakışıklı alfa neden seninle ? Dışardakileri saymıyorum bile."

"Jisung öncelikle sakin ol, evet sınır dışı edilmiştim ama gizlice girdim. Yanımdakiler Bang klanı lider alfası Bang Chan ve öncü alfası Lee Minho tahta geçmemde bana yardım ediyorlar."