Veliaht Omega /Chanlix

¹⁹

"Ahhhhhh !"

"Bir tanem biraz sakin olur musun ?"

"Nasıl sakin olmamı bekleyebilirsin Chris !"

"Ama bebeğim-"

"Yürüyemiyorum Chris ! Hala neyden bahsediyorsun !?"

"Aşkım, bebeğim, güzelim, bir tanem, kardelen kokulu minik omegam nolur kızma~"

Sabah birbirine değen sıcacık tenlerimiz ile güzelce uyanmış ve ardından birlikte duş alma kararı almıştık ama Felix'in kalkmaya yeltendiğinde kalçasında hissettiği ağrısı her şeyi alt üst etmişti.

"Ahh, umarım yürüyebilirsin dediğinde seni ciddiye almalıydım ! Senin hiç mi aklına gelmedi sikine sahip çıkmak be adam !"

"Ama canımın içi ben hiç diyor muyum sikim ağrıyor diye ?"

"Ne ?!"

"Biraz sert vurdum sanırım ucu ağrıyor."

"Biraz mı, emin misin ?!"

"Özür dilerim aşkım~ Ama artık yürümene gerek yok ki ben taşırım seni~"

"Of Chris ! Hızlıca duş alalım sonra ağrı kesici ilaç bulalım tamam mı ?"

"Tamam bebeğim, ben hemen gidip suyu hazırlıyorum."

Hızlıca kalkıp saçlarına bir öpücük kondurdum ve banyoya koştum. Geri döndüğümde ayağa kalkmayı başarmış ve gerinme hareketleri yapan Felix'e arkasından yaklaşıp kucağıma aldım.

"Benim minik omegam ister de ben ona sıcacık bir banyo yaptırmaz mıyım ? Benim bebeğim ister de ben ona kocaman sarılmaz mıyım ? Benim bir tanem ister de ben onu öpücüklere boğmaz mıyım ?"

Kendimi affettirme çabası ile şirince söylediğim sözler onu güldürdü. Banyoya doğru adımladım ve onu nazikçe duşakabine bıraktım.

Birlikte duş aldıktan sonra bornozlarımızı giydik ve banyodan onu kucağıma alarak çıktım.

Bacaklarını belime ve kollarını da boynuma sarıp kafasını omzuma yaslayan Felix ile dolaba doğru ilerleyip ikimize de kıyafet çıkardım.

"Beni taşırken hiç zorlanmıyor musun ?"

"Hayır bebeğim çok hafifsin."

Tek elimdeki kıyafetlerle yatağa ilerleyip oturdum. Önce Felix'i giydirip sonra da kendim giyindim ve kucağıma tekrardan oturan omegamın saçlarını kurutmaya başladım.

"Chris ?"

"Efendim bir tanem."

"Diyorum ki, bu gün ya da yarın gidip yeni merkezdeki lider köşkünü kontrol edelim."

"Burada yapılacak bişey kalmadıysa neden olmasın."

Onu onayladığımda şirince gülümseyip dudaklarıma bir öpücük kondurdu.

"O zaman hadi kalk gidelim bay Han'dan köşkle ilgili bilgi alalım sonra da yola çıkmak için hazırlık yaparız. Hatta oradan Bang kalanına geçeriz üç gündür yokluğunda olup bitenleri kontrol edersin."

"Senin ağrın yok muydu ne bu enerji ?"

"Ben iyiyim senin de saçlarını kurutalım da gidelim hemen."

Ben onun heyecanına gülerken elimden havluyu alıp saçlarımı kurutmaya başladı.Bitirdiğinde hızlıca kucağımdan kalkıp beni çekiştirerek odadan çıkardı.

Bay Han ile görüştükten sonra köşkün yapımına başlandığını öğrendik. Bay Han sayesinde işler daha hızlı ilerlemiş ve uygun alan bulunduktan sonra vakit kaybetmeden başlanmıştı.