4

107 21 30
                                    

Chan, kendisine yönlendirilen soruyla donup kalmıştı.
"Huh? Ne durumda aklımda kim var?"

"Bu şarkılar, öyle kolay sözlere sahip değil. Bir şey yaşamış olmalısın ki, bu kadar ağır şarkılar yazasın."
Chan gülmüştü sadece.

"Seninle ilgili bir şeyi sana anlatmak mı?"

Seungmin beklemişti bir süre. Uzun sessizliği narin ve kırgın sesiyle bozmuştu.

"Peki...anlatmak istemezsen sorun değil."
Chan sessizdi hala, anılarına gömülmüş gibiydi. Ne bir şey diyor ne de hareket ediyordu.

Kumral çocuk dayanamamış yine bozmuştu dakikalar süren sessizliği.
"Neden mavi?"

"Hm?"

"Adın diyorum, neden mavi?"

Chan sırıttı. "Küçükken, dolunayın olduğu geceyi hatırlıyorsun değil mi? Gecenin nasıl aydınlandığını, o karanlıkta bile gözüken gökyüzünün mavisini tartışıyorduk."

Seungmin aklına gelen anılarla, gülümsemiş aya çıkartmıştı yerde olan bakışlarını.

"Evet, tartışmanın ortasında çıkışıp "Güneş sensin bende gözlerindeki ay ile aydınlanan maviyim" diyip konuyu kapatmıştın."

"Sen bana mavim demeye başlamıştın sürekli. Bende mavi yaptım adımı."

Seungmin gururlanmıştı. "Vay be, beni bu kadar sevdiğini bilmiyordum.

İşte en ağırıda buydu. Chan, duymuştu camdan kalbinin parçalanma seslerini, ona söylenecek son söz bile olmamalıydı bu. Parçalanan kalbinin her bir parçası, ayrı ayrı acı çekiyordu şimdi de.

Dolan gözlerine dayanamayarak hızla oturduğu yerden kalkıp üzerini silkeleyerek atölyesine çevirmişti adımlarını.
"Geç oldu, görüşürüz Seungmin."

Hep kırılan taraftı ama vazgeçemeyende oydu. Yine atölyesine gidip paragraflar yazacaktı, ağacın kesilen dallarına. Daha sonra da yakacaktı içini döktüğü parçaları.

Ancak yapamadı bu sefer, içinde bir kol engel oldu ona. Yazdığı hiç bir paragrafı ne attı ne de yaktı o gece. Tekrar tekrar okuyup göz yaşlarını akıttı o kesilmiş ağaç dallarına. Belki de onun yeşermeyen aşkıyla, yeşerirdi o kağıtlar?

☆☆☆

Chan acı içinde, sessizce Seungmin'in karşısındaki oğlana bakışını izliyordu öylece. Her zaman ki gibi, kendini düşlüyordu başkalarının yerinde.

"Neden hep imkansızın peşinde koşar ki insan? Belki de o kadar alıştım ki bağımlı oldum bu acıya."

İzlemek istemiyordu artık, dayanacak gücü bile kalmamıştı. Aşk, seungmin için bir oyundu, Chan için ise imkansızdı.

Her seferinde acı çekip kahrolan gerçek aşka inanandı. Geçrekleri yaşayarak öğrenen ve olgun davranandı.

"Chan! Seni erkek arkadaşımla tanıştırmamıştım, değil mi?"









Hafiften karışmaya başlıyor haydi bismillah. Nasıl gidiyor?? Bence gidişatı var gibi...

Sizce seungmin'in erkek arkadaşı kim?🤨

Friends°•○Chanmin..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin