II

94 25 14
                                    

( Prenses Zeralda karakteri için;
-z-u-l-e-y-h-a
ZleyhaEser
Teşekkürler 🫶)

\

Tamam durum güncellemesi bu abiler bakışlarıyla beni öldürdüler. Ciddi diyorum erkek falan dinlemeyip altıma sıçmama ramak kaldı.

'Ş-şey ben daha makarna yapmayı beceremiyorum lan. Beni burgercide kasaya atmışlardı." Hepsi tıp tip baktı.

"Eee niye benim de abilerim değilmiş?"

Tüm salon bana döndü. Yanlış birşey mi dedim? Sanırım evet abiler birazdan ham yapacak bana kesin.

"Kendini üstün mu görüyorsun ezik krallık sana kalsa dayanmaz bile."

Hepsi bir anda bana bağırmaya çağırmaya başladı. Sanırım korkuyorum. Lan korkudan altıma yapacağım.

"Çocuklar! Kral kimi yeterli gördüyse onu seçmiş demek ki saklı bir cevher var."

Hocam hocam orada bir saniye şu ismini bilmediğim abim çok haklı abi burgercide çalışıyorum lan ben. Ben nerden anlarım krallık yönetmekten falan? Bak yıkım yakın olur bu krallığa. Herhalde o sıra da burger yaparım. 2012 numara hazır sesleriyle falan.

"Yarın halka kralın ölümü duyurulacak, taçını o zaman takacağız."

Yav hâlâ kadın benim kral olmamadan bahsediyor. Tiktokçular iş biraz çığrından çıkmadı mı?

Biri beni cimciklesin da? Neyse kendi başıma olduğuma göre cimciklemek de bana düştü. Kolumu cimcikledim. "Ah" Lan gözlerim doldu imdat.

"Abi, iyi misin?" Kız siyah gözlü, kıvırcık siyah saçları, esmer gibi ten rengi vardı. Gözlerinde hafif endişeyle sordu. "Iyiyim abici...m?" Kardeşim yok ki ben nerden bileyim nasıl davranılması gerektiğini, elim ayağım titriyor şu an.

"Eh abilerin nasıl?" Kız kaşlarını çattı. "Sadece benden büyüksün diye kendini salma, onlar ikimizin de abisi, sinirli gibiler." Sağol yani bunu bende onlara bakınca hissedebiliyorum.

BİR DAKİKA BEN SİMDİ BU ONLAR YA ABİ YA NASİL EN KUCUKTEN BİR BÜYÜĞÜ BEN OLUYORUM YA!

"Anladım." Havalı durayım şöyle. Nasıl olur mu benden Can Yaman?

"İyi misin bir tuhaf duruyorsun?" Kız gözlerini kırpıştararak sordu. O değilde kardeşim çok güzel. "Ne alakası var, tü tü." Şimdi tüküreyim de nazarım değmesin kıza.

"Abi niye üzerime tükürüyorsun be!" İyi birşey yapak dedik azar yiyoz cadoloz. "Şşt abiye karışılmaz"

Güldü ama bir anda kız ciddileşti. Bak hepsinde korkunç olma huyu falan var, çişim geldi.
"Bu gün dikkatli ol tamam mı?" Bana ciddi bir şekilde söyledi. İşler ciddili galiba gençler.

"Niye ki?" Kız kaffama vurdu. "Ah ne vuruyorsun be kaffama" Eli sertmiş lan.

"Seni tahtan indirme çabaları olacak onu diyorum iyi misin dalga geçiyor bir de benle." Ha... O konular...
"O konular hakkında birşey söyleyemiyoruz maalesef"

"Ben uyarmış olayım da." Kız gidiyo dur gitmesene.

Doğru lan Osmanlı da falan kardeşler tahta geçmek için birbirleri ile savaşıyorlardı. Al işte ne bok yicem ben?

Lan- ben Kral olacaksam... EVLENMEM DE LAZIM İMDAT

Ya rahmetli babacım hani şu işler en büyüğe geçmesi gerek miyor mu? Ya ben delircem herhalde yakındır.
Ben gencim evlenmek istemiyorum. Başıma bu dertlerde gelecekti.

Neyse ilk önce yaşamam lazım değil mi? Kolay birşey o da... Nefes almam lazım...

"Merhaba Willas, ne yapıyorsun?" Bu kim lo? Neyse dur döneyim bakayım arkamı. Aaa bu benim abim gillerden..

"Merhaba abi, boş boş duruyorum."

"Ne güzel o zaman, gel senle öğlen çayımızı içelim." Dedi gülümseyerek. "Olur."

"Senin odana gidelim kimse yoktur orda." Başımı salladım. Ay canım abim benim ya yerim lan ben bunu, benim odamın yolunu bilmediğim için nezaketen onu önden gönderdim.
Bakmayın bana saray çok büyük ben kaybolurum hemen.

"Şey... Sana nasıl sesleneyim?" Adını soramam herhalde düşünsenize böyle dediğimi. "Bana Wade diyebilirsin" başımı salladım. Birinin ismi öğrendim sonuçta.

Benim odama girince hemen masaya oturduk yani sandalyeye. "Benim yardımcıyı çağırıp çay isteyelim." Abim güldü. "Geçen ticaret gezisindeyken çay almıştım onu içelim."
Heee zenginimsi çaylardan tamam okey. "Tamam"

"Albert buraya gel" Wade bağırdı. "Buyrun efendim?" Eğildi. Adamın tarzı güzelmiş ha.
"Bize özel çayımdan getir." Dedi. "Ooo" alkışladım.

"Çay gelene kadar konuşalım, kral olmak nasıl hissettiriyor?" Dedi Wade. "Korkuyorum sanırım." Dedim. Wade güldü "Bence halledersin"

Adam geldi ve çayı bize verdi. "Tamamdır." Adam kayboldu.

"Hadi dene bakalım." Başımı salladım. Bu bardak nasıl tutuluyodu? Eh iki elimin arasına alayım bari.

Bir yudum aldım. Lan bu çok ekşi ve acı ıy neyse dur yüzüm düzgün dursun. Ama bu çok kötü kim içiyor ki bunu?

"G-güzelmiş" Iy iğrençti bu.

"Öyleyse ben gideyim saatte bak." Saatine bakarak dedi ve gitti.
O gitti kapım çat diye açıldı. O bu benim kız kardeş, "Panzehir getirdim."

"Niye?" Diye sordum noluyo lan. "Salak mısın çayın zehirliydi. Biliyordun dimi?" NE ZEHİR Mİ?

"Tabii biliyordum." Hayır bir bok bilmiyordum. Lan ben zehir içmişim kardeşim dedim bağrıma bastım lan ölücem galiba.

LAN CİDDEN ÖLECEM.

"İyi bari, gel şu panzehiri iç" Dedi kız. "Sana ne diye sesleneyim?" Diye sordum hemen kızın ismini bilmiyorum çünkü. "Zeralda demiştim ya, Willas." Diye azarladı beni. "Cidden iyi olduğuna emin misin?"

Hayır değilim. LAN KIZIM BANANE SENDEN VER PANZEHİRİ.

"Elbette iyiyim de... Şu panzehir oyuncak çıkmasa iyi." Zeralda kaşlarını çattı. "Benim yeteneklerimden şüphe mi ediyorsun?" Kız korkunç baktı baya.

Anamdan biliyorum kaçmam lazım şu an dimi. Neyse kız bana panzehiri uzattı direk dikledim valla.

Sonrası karanlık...

|

Selamlar 2. Bölümün sonuna geldik, umarım hosunuza gitmiştir 🫶. Eleştirilerinizi bekliyorum.

Okuduğunuz için teşekkür ederim onigirilerim 🫶

Yonca Krallığı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin