~Bölüm 3~

103 15 0
                                    

Bölüm şarkısı- Gasoline (halsey)
Blame it on the kids (Aviva)
Spotify çalma listesi- Hogwarts'da iki türk kız
Çalma listenin sahibi- Laura Yankı Beck.

Her zaman kaçmak yerine savaşmayı seçmiştim. On üç yaşımda ben çoktan katil olmuştum. Bir tane ölüm yiyen öldürmüştüm. Onlardan olmayacağım diye kendime hatırlatırken onlardan birini öldürerek onlara dönmekten korkmuştum. Böyle devam etmesinden korkmuştum. O zamandan beri sürekli sakinleştirici haplar ile hayatıma devam ediyordum. Şimdi ise Fred'in düello teklifini kabul etmiştim. Kimseye zarar vermek istemiyordum. Hamlelerimde hem özenli hem hızlı olmalıydım. Yenilemezdim. Onu tanımıyordum, ona güvenmiyordum.

Şimdi ise kocaman bir savaşın içindeydim. Düello... Kulağa ne kadar basit gelebilir? Benim için bu düello basit değildi. Teklifini kabul ederken hırsıma yenik düşmüştüm.

<3<3<3

Kovuğun önünde düzlük bir alana çıkmıştık. Bay ve Bayan Weasley olası durumlara karşı asalarını çekmiş bekliyorlardı. Alara kazanacağıma dair kendinden fazla emin şekilde bekliyordu. Fred ile asamızı çektik pozisyonlarımızı aldık. Ben hazırlandığım harekete geçtiğim an öldürdüğüm ölüm yiyen gelmişti aklıma. Hiçbir zaman isteyerek ölüm yiyen olmadığını söylemişti. Ben ise orada gözümü kırpmadan başına silahı dayayıp tetiği çekmiştim. Etrafa sıçrayan kanlar ve vücudumdaki kanlar tekrardan gözümün önünde canlanmıştı.

Fred'in sesi ile irkilerek gerçek dünyaya dönmüştüm. Kafamı yan tarafa çevirdiğimde Alara anlamaz gözlerle bana bakıyordu. Gözlerinin içi "o cesur yankı nereye gitti" diyordu. Hala cesurdum.

Fred: Hazırsan atarlı kız başlıyoruz

Yüzümdeki gerginliği gizlemeye çalışmak için sahtede olsa alaycı bir gülümseme yerleştirdim.

Yankı: Ben her zaman hazırım.

Fred: Daha demin gözlerin öyle söylemiyordu ama.

Az önce söyledikleri kaşlarımın çatılıp sinirlerimin gerilmesine neden olmuştu. Hızlıca ilk hamlemi yaptım.

Yankı: Aqua erekto!

Fred'in üstüne doğru kaynar su fışkırmıştı. Son anda kaçmayı başarmıştı. Asasını bana doğrulttu.

Fred: Expelliarmus!

Asam elimden fırlayıp düşmüştü. Telekinezi yeteneğimi kullanarak asamı tekrardan elime almıştım. Herkes şok içinde bana bakıyordu. Her zamanki gibi Alara hariç. Alara birçok şeyimi bilirdi. Aynı şekilde ben de onunkini.

Alara'nın dedesi zihin okuyabiliyordu. Bu özelliği Alara'ya geçmiş olmalıydı. Çünkü Alara'nın ailesinde dedesi ve kendisinden başka zihin okuyabilen yoktur. Alara zihin okuyor olabilir ama bunu daha çok yeni fark ettiği için tam olarak kullanamıyor. Yani bir nevi yarı zihinleri okuyor yarı okumuyor.

Havadan gök gürleme sesi gelmişti. Kafamı kaldırdığımda beyaz renk bulutların arasına gri renk bulutlarda karışıp gök yüzünü kaplamışlardı. Bu iyiye alamet değildi. En son hava bu kadar fazla bulutla kapandığında ölüm yiyenler saldırmıştı. Evet yağmur yağdığında da hava kapanıyor ama bu kadar rengi koyulaşmıyordu. Aniden şimşek çaktı.

Fred: Laura hadi düelloya devam edelim.

Yankı: Weasley bu iyiye alamet değil. Annenlerin yanına geç.

Fred:Ne oldu korktun mu?

Yan taraftan yüzüne baktığımda alayla gülümsüyordu. Bakışları sinirimi bozmuştu. Kaşlarımı çatmama beden olmuştu.

İki Türk Kız// Hogwarts ~Fred WEASLEY and George WEASLEY~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin