10.Bölüm

1.3K 60 3
                                    

"Ulan atsana şu sikik topu!"

Sinirle bağırmamla karşı takım kaşlarını çattı.

"Ee az önce attım tutamadın!"

"Ulan puşt!bana atmadın ki yanımda olan karşı takıma attın!"

"Off iyi be!"

Bana gelen topla kaleye koştum ve şut attım.Bizim takım sevinçle bağırırken karşı takım homurdanıyordu.

"Maç burda biter beyler.Bi dahakine daha sağlam gelin."

Barın'ın keyifle konuşmasıyla daha çok keyiflendik.

Az önce ne mi yapıyorduk?
Mahalle çocuklarıyla maç yapıyorduk ve 5-3 yenmiştik.

"Görüşürüz beyler!"

"Görüşürüz.Eyvallah."

Bizim takımdan iki kişi de gidince bizim ekip kalmıştık.

Çok terliydik ve üzerimizdeki tişörtler üstümüze yapışmış,altımızda ise şort vardı.

Çok terliydik ve üzerimizdeki tişörtler üstümüze yapışmış,altımızda ise şort vardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Acer'in kombini(e haliyle çanta yok)

"Hadi eve.Terliyiz."

Barın yine düşünceli baba gibi konuşunca onu onayladık.

Su şişelerini koyduğumuz banka döndüğümüzde bize sırıtarak bakan dörtlüyü fark ettik.Bu dörtlü kim mi?
Tabiki de Mafya Barış ve ekibi.

Ben ve Can 'yine mi bu?' bakışları atarken Barın ve Koza dörtlüye kötü bakışlar atmaya başlamıştı.

Telefonlarımızda orda olduğu için mecbur oraya doğru ilerlemeye başlamıştık.Barın ve Koza önümüze geçmişti ve Can ile ben arkadaydık.

Bankla aramızda 3-4 adım kala Barın adımlarını durdurdu.

"Hayırdır?"

Barın'ın soğuk bir sesle sorduğu soruya içlerinde biri gülümsemesini büyüttü.

"Naber maviş?yakışıklıymışsın"

Aynı kişinin Barın'a yönelik konuşmasıyla ona gözlerimden x ışınları göndermeye başlamıştım.
Puşta bak.Sen benim mavişim'le nasıl konuşuyorsun?

"Tamam sakin ol maviş"

Daha çok sinirlenmemle bu sefer x ışınları göndermek yerine adama yumruk attım.

"Ulan puşt!sen kimin abisine maviş diyorsun?"

Koza beni belimden tutup arkaya ilerletti.Onun elinden kurtulup yine onların yanına gittim.

"Sakin ol kedicik.Onun arkadaşım olduğunu unutma."

Barış andavalının hafif sert sesle konuşmasına alayla güldüm.

"Olmazsa ne yaparsın? öldürür müsün?"

Benim yerime Koza'nın konuşmasıyla ortam iyice gerilmişti.

"Gençler gerçekten biraz sakin olun.Buraya bunun için gelmedik."

Yine birinin konuşmasıyla cevabı ona Can verdi;

"Ya ne bok yemeye geldiniz?

"Gidiyoruz.Bunlarla ilgilenmicez."

Barın eline telefonları alıp sinirle konuşmuştu.

"Yalnız elin ağırmış be yenge"

Yumruk attığım kişinin konuşmasıyla gülmeye başladım.Bu normal bir gülüş değildi.

Benim normal olmayan gülüşüme Can, Barın ve Koza'da katılmıştı.

Daha sonra ise gülüşlerimizi aynı anda kesmiştik.

"Benim elim daha ağır aslında"

Barın konuşup daha sonra yumruk attığım adama daha sert bir yumruk atmıştı.Koza ise Barın'a ilerleyen adama kafa atmıştı

Ve ben daha ne olduğunu anlamadan Barın gözüne sert bir yumruk yemişti.

Ben onlara yöneleceğim sırada ise Koza karnına karşı taraftan karnına tekme yemiştik.Ama adam devamını getirmemişti.

Galiba ödeşmek gibi bişey.

Can Koza ve Barın'ı tutuyordu.Ben ise yine onlara yönelmiştim.Barış'ın kolumu tutmasıyla nerden geldiğini bilmediğim cesaretle ona sert bir tokat atmıştım.

Barış angutunun gözleri sinire bulanırken bir tırsmadım değildi.

"Ooo ilişkide ilk tokat!"

Barış'ın bu zamana kadar hiç konuşmayan arkadaşının konuşmasıyla delice bakışlarımı ona atmaya başlamıştım.

"Bakışlarınla ölmüyorum."

"Git geber salak putperest pezeveng"

Can'ın cevabı ile adam ona dehşetle bakmıştı.Güldüm.

Bi anda kolumdan çekilmemle gülüşüm kesilmişti.Beni çekene baktığımda Can olduğunu görünce çekmesine izin verdim.Bu süreçte tahmin edebileceğiniz üzere Barın ve Koza adamlara kötü bakışlar atıyorlardı.

Onları sakinleştirmek adına ikisinin ortasında kollarına girdim ve evin olduğu tarafa doğru yürümeye başladık.

Sokağı dönecekken Can'ın aklına bişey gelmiş gibi durdu.Bizde onunla durduk.

"Bir dakika geliyorum."

Can'ın konuşmasıyla merakla onu izlemeye başladık.Putperestlerin olduğu tarafa dönmüştü.'Şak' diye bir ses sokakta yankılanırken ardından ise Can'ın bizim kolumuza girip koşmasıyla onun nah çektiğini anlamıştım.

Biraz koşunca durduk ve eve yavaşca eve yürümeye devam ettik.

Adamlarla kavga edip üstüne nah çektiniz.Ya kafanıza sıkıp,cesedimizi yakıp daha sonra ise denize atıp balıklara yem ederlerse.İnşallah sonumuz böyle olmaz.

Kes sesini içses.

Bunlar çok mal.Başımıza bela alıyorlar.

Lan!

Allah'ım sen bizi koru.

Tövbe tövbe ya.

-----------------------------------------------------------

580 kelime

Çok saçma bitti.Bu seferlik idare edin

Bu arada bizimkiler kendi çiftlerine laf söyleyip vurdu.

Neysem hadi görüşürüzzz:)

Hapishane-bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin