°•𝘏𝘸𝘢𝘯𝘨𝘪𝘦𝘮𝘮•°// Hwang Hyunjin ile Hayal et

Kopya İçin Yanıma Mı Oturacaktı Cidden?

"Yok artık Hae, ciddi misin?"

"Hayır ya şaka yapıyorum... Tabii ciddiyim Oğlum"

"Hadii be uydurma!"

"İkiniz de beni delirtmek için falan mı gönderildiniz? Neden şaka yapayım??"

"Tamam be of."

Şuan 3. dersin tenefüsündeydik. Yani Zil çalınca 4. derse girecektik.
Konuştuğum kişiler ise Jisung ve Felix'ti. Evet benimle biraz konuşmaya ve yakın arkadaş olmaya karar verdiler.

Söylediğim gibi ikiside kafa dengi çocuklar oldukları için sorun olmayacağını düşündüm. Bu yüzden bir yandan onları Fizik sınavına çalıştırıyor diğer yandan da birbirimize bir kaç anımızı anlatıyorduk.

"Tamam sınavda çıkacak tüm konulardan kısaca bahsettim anladınız mı?"

"Ben anladım, kesin yüksek alacağım!"

Felix hemen cevaplasa da Jisung bir yandan elini saçlarında gezdirirken diğer yandan önümüzde ki formülleri anlattığım kağıda bakarak cevap verdi;

"Sanırım evet."

"Nedemek sanırım!? İki saat burda kaç konu anlattım ya?"

Jisung gözlerine kağıtlardan ayırıp bana baktı. Ve bir süre sonra dayanamayıp gülmeye başladı.

Ne olduğunu anlayamadığım için sadece ona bakmakla yetindim. Ona bakarken Felix'in Kulağına doğru kaykıldım;

"O iyi mi?"

Jisung'u benim gibi Şaşkınlıkla izlerken cevap verdi;

"Bende anlamadım, umarım iyidir..."

Bir dakikanın ardından Jisung kendine geldi;

"Şaka şaka anladım anladım. Fizikçi anlattığında gram anlamamıştım."

"Yok canım ya o kadar abartma."

"Sana yemin ederim bak, hocadan daha iyi anlattın."

"Han saçmalama, Bay Shin ne atlattıysa onu anlattım."

"Demek ki sevdiğim bir insanın anlatması gerekiyormuş."

Jisung'un son cümlesinden sonra iki dakika kadar 3'ümüzde birbirimizle bakıştık. Ve aynanda gülme krizine girdik.
O an iyi ki kutüphanede değildik. Yoksa kütüphaneyi geçtim, gülerken yaptığımız ses yüzünden okuldan atılabilirdik.
Jisung ve Felix hala katılarak gülerken ben yavaştan kendime gelmeye başlamıştım.

Sınıfa bir göz gezdirdim. Hala tenefüste olduğumuz için çoğu kişi bahçedeydi.
Ama yine sabah ki gibi birşey oldu. Ve Hyunjin ile yeniden göz göze geldik.
Yine en arkadaki sırasında oturmuş beni izliyordu. Minho ise yanında telefonuna bakıyordu.

Bana bakarken elini ağzına doğru götürmüştü ve yüzüme iyice odaklandı. Bunun sebebi benim hakkında birşey düşünmesiydi.

Ama hiç sırıtmadı. Ve bu yüzden gözlerinde Kaybolmaya başladım. İstesem de gözlerimi gözlerinden çekemiyordum. Acaba ondan hoşlandığımı anladı da o yüzden mi böyle yapıyor? Bilerek mi uğraşıyor benimle?

"Hae, kanka, orada mısın acaba?"

"Kanka, şşt baksana! Felix'ten Haemin'e Aloo!!"

"Lix bu kendinden geçmiş kank- Bir dakika kime bakıyorsun sen?"
...

"Oha! Hyunjin ile bakışıyo... Hiihhh."

Hyunjin adını duyduğum anda kafamı sesin geldiği yöne çevirdim. Ve bir anda
Jisung'un gözlerini kısmış sorgulayıcı tavrıyla yüzüme doğru yaklaşmış olduğunu gördüm. Felix te Jisung'un arkasından ayni şekilde bakıyordu.
Sıralar iki kişilik olmasına rağmen ikisi benim yanımda ki sıraya sığmayı başarmışlardı.