Ji-woo'nun evinin önüne geldiğimde derin bir nefes aldım.Polisler içeri girdiğinde ailesi olduğu yerde kalmıştı.Koşarak içeri girdim.Odasının bulunduğu üst kata çıktım.Kapısına tıkladığım hâlde ses yoktu.Korku bedenimi sarmıştı.Belki bir ihtimal vardı.İntihar etmiş olamazdı dimi? Polisler kapıyı kırdığında tamamen buz kesilmiştim.Ji-woo yerde yatıyordu.Boynunda bir ip duruyordu.Kendime geldiğimde hemen yanına gittim.Ağlarken başını sıkıca tuttum ve kaldırdım.
Jisung
-Ji-woo... Ne yaptın sen hayır.Boynunda ki ip boynunu kesmişti.Kızaran cildi oldukça kötü görünüyordu.Neden yaptın bunu?Sen.. sen böyle şeylerden korkardın.Kim korkunun gitmesine sebep oldu.Kedini de severdin onsuz nasıl yaşayacaksın? Her gece üşüyeceksin ve ben seni uyarıcaktım?
*Tanrısal bakış*
Jisung gözyaşlarını tutamıyor ve bağıra bağıra ağlıyordu.Polisler uzaklaşmasını söylediğinde uzaklaşmak zorunda kalmıştı.Etrafa göz attığı anda günlüğünü gördü.Gizlice eline aldı ve sakladı.Sadece hiç gibi hissediyordu.Ailesinin gözünde bir damla yaş bile yoktu.Saatlerdir başında bekleyen Jisung artık asla konuşmuyordu.Başını sallayıp polislere cevap veriyordu.En sevdiği ve tek arkadaşı ölmüştü.Bunun neye sebep olduğunu bulmalıydı.Ji-woo'nun ölümüne sebep olan o şey neydi?İçini büyük bir nefret eve üzüntü kaplamıştı.Bu olayın peşini de bırakmayacaktı.*Jisung'un ağzından*
Bir ihtimal de olsa yaşamasını umut ediyordum.Ji-woo neden yaptın bunu? Birbirimizi asla bırakmayacaktık.Büyüsek bile arkadaş olmaya devam edicektik.Neden Ji-woo? Neden? Saatlerdir inceleme yapan polisleri izliyordum.Benim ifademi almak için yanıma gelmişlerdi.Titreyen ellerimi cebime sakladım.Polis
-Bunu nasıl farkettiniz?Hemen telefonumu çıkarıp Ji-woo'nun Instagram'ını gösterdim.
Polis
-Sizden başka arkadaşı olmadığına emin misiniz?Jisung
-Evet sadece beraber takılırdık neden ki?Polis
-Sanırım ya ailesinden ya da okul arkadaşlarından şiddet görmüş gibi duruyor vücudunda darp izleri bulunmakta.Jisung
-Ama nasıl? Sadece babası ile arası bozuktu annesi ile zaten konuşmuyordu.Onun okul arkadaşı yok ki yani ilk arkadaşı da benim.Polis
-Araştıracağız bulduğumuz sonuçları size mutlaka ileticeğiz.Jisung
-Peki sağ olun.Düşündüm.Sadece düşündüm.Başka kim olabilirdi? Kim? Eve gidip düşünmeye devam ettim fakat sadece aklıma Ji-woo'nun ölü bedeni geliyordu.
Jisung
-YA LANET OLSUN NEDEN YAPTIN Jİ-WOO NEDEN YA NEDEN NEDEN!? ANLATMADIĞIN ŞEYLER NE?Gözlerimden gözyaşları süzülüyordu.Seni özledim Ji-woo seni.
*Tanrısal bakış*
Jisung'un üzgünken titremesi durmayan elleri masasında duran yeni deftere uzanmıştı.İçini açtı ve en iyi rengi veren kalemi ile bir başlık attı."Bunu Ji-woo'ya kim yaptı?".Daha sonra defteri ve aldığı günlüğü çantasına attı.Uyumak istemediği için tüm gün camından gökyüzünü izledi fakat farketmediği bir yıldız bulamamıştı.Sabah beş olduğunda çantasını aldı ve kıyafetlerini giyerek çıktı.Yalnızdı ama bu sefer gerçekten geri dönülemeyecek bir yalnızlığın içine düşmüştü.Sahilden gitmek istemedi çünkü ne zaman Ji-woo'nun sevdiği bir şeyi yapsa aklına geliyordu.Yavaş yürümüyordu aksine koşuyordu.Okula vardığında zaten açık olmayacaktı.Sadece önünde bekleyecekti.Oturduğu taş oldukça soğuk gelmişti.Havanın temizliği sakinleşmesini sağlamıştı.Bir süre orada kaldıktan sonra okul açıldığında içeri girdi.Sırasına oturdu fakat bu sefer şarkı dinlemedi.Sakinleşmek istemiyordu.Düşünmek istiyordu.Kim olabilirdi? Kim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zorbalık >•Minsung•<
Teen FictionSadece biraz uyumak istedim.Uyudum uyandım.Hâlâ geceydi.Sanki vakit geçmiyor gibiydi.Uykulu hâlim ile telefonuma uzandım.Yavaşça alıp Instagram'da gezinmeye başladım.Ekranıma düşen bildirime tıkladım.Ji-woo yeni bir gönderi atmıştı fakat bu hepsinde...