Sanırım Arkadaşız

19 3 0
                                    

Uzun süre bölüm atamamak...
Umarım okunur çünkü olmayan beynimi zorluyorum.
Bölüm şarkısı: Backstabber

-Yakın olalım

-Ah, bencede iyi anlaşacağız.
O zaman.Görüşürüz Yoonie.

Yüzünde sevimli bir gülümseme belirdi.
-Yoonie hoşuma gitti. Jiminiee~Görüşürüz.

Evden çıktım. Seo-jun'la aynı evde yaşıyorduk. Onunla hiç yatmamıştık. Bunun için mutluyum çünkü beni kullanabilirdi bile.

İyi ki onları yakalamışım cidden yoksa mal mal onu sevmeye devam edecektim.

Eve gittim. Seo-jun'da evdeydi. Anahtarı deliğe sokup çevirdi. Yavaşça kapıyı ittim. Salonun önünden geçerken içeriye baktım. Koltuğa oturmuş, düşüncelere dalmıştı. Ses etmeden geçecektim ama kafasını kaldırdı.

Kaybetmek istemezcesine yalvardı.
-Jimin! Bak balım düşündüğün gibi değil. Cidden! Beni dinle konuşalım. Ben ne yaptığımı bilmiyordum ve ilk o bana yanaştı.

O dediği kişi ise en yakın arkadaşımdı...
Jihsoo. Çocukluğumdan bu yana kalan tek kişi, tek şey. Babam öldüğünde, annem öldüğünde, abimin intaharında ve daha bir çok korkumda olan arkadaşım.

Bu zamanlarda yanımda olan ve tüm konuşmalarımızın beraber olduğu kişi.

Hatırlıyorum.

Okuldan gelirken oynadığımız oyunları. Söylediğimiz şarkıları.
Parktaki bankta oturup çekirdek çıtlayıp parktaki diğer insanları çekiştirmelerimizi. Kopya çekerken yakalanmamızı..
İlk iş günüme beraber hazırlanmamızı.

Cidden ilk o mu yapmıştı bu aldatmayı. Arkadaşımdı. Bu da aldatma sayılır.

Ben bunları düşünüyordum. Karşımdaki beden ise önümde çömelmiş pantolonımun paçalarını tutarak ağlıyordu.

Onu kafasından ittim. Her şeyin affı olabilirdi belki benim için ama...

İhanetin asla.

Geriye düştü. Hızla merdivenlerden odamıza çıktım.
Gardolaptaki bavulu aldım ve eşyalarımı içine tıktım. Kapının önünde beni izlediğini biliyorum.

Tüm eşyalrımı da aldıktan sonra bavulu kapatıp sürükledim. Onu kapının önünden çekilmesi için ittirdim. Tam gidecekken kolumdan tuttu.

Duvara sırtımı vurdu. Sırtım acımıştı. Korkuyla gözümü kapattım. Travmalarımı biliyordu ve bunu bilerek yapmıştı. İlk ona anlatmıştım dostumdan sonra halbuki...

İyice yaklaşıp yüzüme doğru bağırdı.

-Gidemezsin! Sen benimsin. Şimdi kimin altına gireceksin sürtük gibi hm söylesene?

Sürtük...

En son bunu babam söylemişti. Ne kadar hoş. Şimdi hayatımın en kabus iki insanından aynı kelimeyi duymak..

Sabrımın sınırıydı bu. Derin bir nefes verdim.

-YETER ARTIK! Herşey senin etrafında dönmüyor. Ve sürtük ha. Cidden vuracak başka bir şeyin yok mu?!
Çünkü artık bu acıtmıyor!

Yalandı.. Acıtıyordu. Canımı öylesine yakıyordu ki.

Kafsasına işaret parmağımla üç defa vurdum.

-Şunu kafana sok.
Artık ben yokum.

Düşen bavulumu alıp evden çıktım. Yakınlardaki bir otele gidecektim. En yakın zamandada tek yaşayacağım evi bulacaltım.

Otele geldim ve kendime bir oda tuttum.

Odaya çıktım. Telefonum çalıyordu.

Arayan

My bestie❤️

Telefonu açtım.

-Jimin bak ben çok çok çok özür dilerim. Ama seo-jun bana yaklaştı. Gerçekten.

-Eee sen ne yaptın? Elin armut mu topluyordu? Ya bırakın beni. Aramayın bundan sonra. Bundan sonra karşıma bile çıkmayın.

-Jimjim ben ger-

Telefonu kapattım. Jimjim bana koyduğu lakaptı. Hoşuma gidiyordu önceden. İlk defa çok çirkin, mide bulandırıcı gelmişti.

Selamlar.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.





Byby

New Beginning (YOONMİN) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin