Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Son attığım bölümün okunma sayısı ve yorumları düşük olmasına rağmen 1 gün arayla bölüm atıyorum.
İyi okumalar. •••
10 Ağustos.
Çekimlerin bitmesinin ardından kızlar evine gelmiştik. Tabi ki gelir gelmez yatağıma uzanmıştım. O kadar çok yorulmuştum ki biraz daha ayakta duracak halim yoktu. Yarın ki takım oyunu için enerjik olmak lazımdı.
Tam kendimi uyku moduna hazırlarken aklıma Alican'ın eli gelmişti. Şuan elinin nasıl olduğunu merak ettiğim için Instagram'dan ona yazmaya karar verdim.
adakeskin: Krem sürdün mü?
alican.sabunsoy: Hmhm, sürdüm.
adakeskin: Güzel. Elin daha iyi mi?
alican.sabunsoy: Evet eskisine göre daha iyi. Sağol sorduğun için.
adakeskin: Ne demek Alican. Arkadaşız sonuçta.
alican.sabunsoy: Doğru arkadaşız.
adakeskin: O zaman yarın stüdyoda görüşürüz.
alican.sabunsoy: Görüşürüz.
•••
11 Ağustos.
Yeniden stüdyoya çekim için gelmiştik. Heyecanla yeniden oynayacağımız takım oyununu bekliyorduk. Batuhan'a dönüp, "Çok heyecanlıyım, kazanmamız lazım." Dediğimde yüzünde bir sırıtış oluştu. "Hiç merak etme Ada. Takımında benim gibi biri olduğu sürece asla kaybetmeyiz." Dedi. Koluna vurarak, "Egoist seni."
Şefler dünkü oyunu kazandığımız için bizi tekrar tebrik ettikten sonra bizden bu sefer ülkemizden 7 çeşit tatlı istemişlerdi. Tatlı yapmakta uzman değildim ama takım arkadaşlarımı yönlendirebilecek kadar bilgim vardı. Tatlıları herkese dağıttım da hızlı bir şekilde tatlıları yapmaya başlamıştık.
Şefler karşı takımdaki yarışmacılar ile konuşuyorlardı. Mehmet şef en sonunda bizim tarafa doğru geldiğinde ilk Sefa'nın yanına gitti.
"Sefa alacak mısınız bu oyunu?"
"Alacağız şef."
Mehmet şefin arkasından Danilo şef gelip Sefa'nın yaptığı tatlıyı inceledi. "Karşı takımda ki Gamze ile aynı tabağı yapıyorsunuz. O da çok iddialı."
