Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sınır: 60 vote, 50 yorum
İyi okumalar
•••
"Arkadaşlar hani kafa dağıtacaktık? Sıkıntıdan patlıyorum." Diye isyanlandığım da, "Mızmızlanma Ada." Diyerek elindeki koladan bir yudum almıştı Barış.
"Mızmızlanmıyorum ben, sizler çok sıkıcısınız." Dediğimde kimse beni takmamıştı.
Aslında oturup hep birlikte film izleyecektik ama açtığımız film sarmadığı için geri kapatmıştık. Şimdi ise oturmuş satranç oynuyorlardı.
Sefa ve Batuhan kapışıyordu.
"Ben Batu'yu tutuyorum." Dediğimde Sefa tüm odağını bana vererek bakmaya başlamıştı. Ona ne var derecesine omuz silktiğimde, "Kardeşini satıyor musun lan? Hiç yakıştıramadım Kara cimcime." Demişti.
"Bugün sana gıcığım."
"Ada 10 kağıt vereyim benim tarafta ol."
"Sefa ölsem inanmam."
"Ya, sen beni bir tut bak nasıl veriyorum o parayı."
"Hiç inanasım gelmiyor ama hadi bakalım." Dediğimde Sefa gülümseyerek oyuna dönmüştü.
•••
"Şah ve mat!" Dedi yüksek bir sesle Sefa. Ardından sözüne devam ederek, "Boyunun ölçüsünü böyle alırız Batuhan efendi."
"Dua et uykum vardı Sefa. Yoksa kim kimin ölçüsünü alıyor görürdük." Dediğinde Sefa eliyle geçiştirmek amaçlı sallamıştı.
"Ee, benim param?" Diye sohbete dahil olduğumda Sefa'nın yüzündeki gülümseme kaybolmuştu. Buna karşılık gülerek, "Söz verdin aslan, vereceksin paramı."
"Dert etme be kardeşim. Veririz paranı, sıkıntı yok." Dediğinde beni geçiştirmeye çalıştığını biliyordum.
"Öyle olsun bakalım."
Oturduğum yerde geriye doğru yaşlandığım da artık uykumun geldiğini hissediyordum.
Yanımdaki Alican'a döndüğüm de onunda gözünden uyku aktığını görmüştüm. Yanımızdaki kişileri umursamadan Alican'ın dizine yattığımda onun için beklenmedik bir hareket olduğu için ilk başta şaşırmıştı ama sonrasında bana karşı gülümseyerek saçlarımla oynamaya başlamıştı.
İstemsizce Barış'ın olduğu yöne doğru baktığım da surat ifadesi bu durumdan hoşlanmadığını gösteriyordu.
"Aile var aile, kalk oradan Ada." Diye söylenen Sefa'ya karşılık, "Rahatımı senin için bozamam Sefa." Demiştim. Buna karşılık Sefa, homurdanarak oturduğu yerden ayağa kalmış ve tekli koltuğun olduğu yere kendini atmıştı.
