Bölüm 14

54 4 3
                                    

"Hayır. Hiç de yalnız değilim." Knock sözlerimi kesinlikle reddederek kollarımdan kurtulmaya çalıştı. Benden bu kadar kolay kurtulmasına kesinlikle izin vermeyecektim. Vücudunu iyice kendime çektim ve kaçamaması için onu kollarımın arasına sıkıştırdım.

"Gözlerime bak ve bunu bana yalansız bir şekilde bir daha söyle."

Knock tam da istediğim gibi bana baktı. Sanki kafamın içindekileri okumaya çalışıyormuş gibiydi.

"Bilmiyorum... Bilmiyorum." dedi. 

Ciddiyetimi bozarak bir yastık alıp yüzünü kapattığımda elimden alıp kendine bir kalkan işlevinde kuliandı. 

Bana baktı. Konuşmak için dudaklarını araladı fakat sanki kelimeler kaçmaya çalışırken boğazına sıkışmış gibiydi. Yataktan kalkıp sırtı bana dönükken "Duş alacağım." diyerek ayağa kalktı.

Sakin ifadesini koruyup başka bir şey söylemeden topallayarak banyoya girdi. Banyonun kapısında gözden kaybolurken uzun boylu figürüne kalkık kaşlarımın altındaki kısık gözlerle bakmaya devam ettim.

Ona anlatmaya çalıştığım her şeyi anladığını biliyordum.

Kafasındaki her şeyi tersine çevirmek için biraz zamana ihtiyacı vardı.

Ertesi hafta sınavlarım bitmiş, sonunda uzun zamandır beklediğim tatil gelip çatmıştı. Yiwha ve ben önümüzdeki altı ay boyunca sadece evde kalıp uyumayacağımıza karar vermiştik, sanırım sıkılana kadar birlikte takılacaktık!

Nihayet Knock'un alçısı çıkmış, bir maymun kadar yaramaz bir şekilde her zamanki davranışlarına geri dönmüştü. Yaralandığı süre boyunca aramızda çok şey olmuştu ve artık özgür kaldığı için birbirimizden uzaklaşmıştık. 

Perde arkasında daha kötü bir şeylerin döndüğünü fark etmemiştim.

Bir gün Knock yakındaki bir kafede buluşmak istediğini söyleyerek beni çağırdığında Yiwha, Knock'u uzun zamandır görmediği için benimle gelmek istediğini söyleyerek bana katılmıştı. Knock her zamanki gibi geç kaldığı için beklerken sohbet ediyorduk.

"Son zamanlarda aranızda durumlar nasıl?" diye sordu Yiwha bana endişeyle bakarken.

"Her zamanki gibi."

Tıpkı kişiliğim gibi ihtiyatlı bir şekilde cevap vermiştim.

"Bu, hâlâ her gün görüştüğünüz anlamına mı geliyor?" diye sordu tekrar sorduğunda başımı olumsuz anlamda salladım.

"Yakın zamanda görüşmedik. Son zamanlarda kayıplara karıştı desem yalan olmaz, onu en son geçen hafta gördüm. En sonra kız arkadaşından ayrılacağını söyledikten sonra ortadan kayboldu. Ben ise sınavlarımla meşguldüm, bunu biliyorsun." 

Yiwha beni dinledikten sonra içini çekti.

"Aşkta çok kolay bir rakipsin. O gaddar kadının Knock'u bu kadar kolay bırakacağını mı sanıyorsun?"

"Hey." Doğrudan Yiwha'ya baktım. "Sürekli Knock'u bana yamamaya çalışmak zorunda değilsin."

"Aptalmışım gibi davranma, tamam mı? Biliyorsun, ondan hoşlandığının farkındayım ama neden her yardım etmeye çalıştığımda beni durduruyorsun? Sana yardım etmek için elimden geleni yapıyorum!" 

Yiwha Benimle konuşurken sanki gerçekten bir aptalmışım gibi meydan okurcasına çenesini kaldırdı.

"Sürekli birinin peşinden koşmana rağmen hala hiçbir şey değişmese yorulmaz mısın?" diye sordum.

Together With Me (Çeviri)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin