ay ve yıldızlar

1.2K 146 22
                                    

bigassinator 5000

yeonjun: soobinle bizim eve gidiyoruz

önemli bi durum yok

kendimi iyi hissetmiyorum yanımda kalmak istedi geri çeviremedim

sabah anlatıcam size

-

"Sana en sevdiğim pijamalarımdan birini verdim, eğer üstüne bir şey falan dökersen öldürürüm seni haberin olsun Soobin."

İkili mutfakta oturup yemeklerini yerken Yeonjun tehditlerini durmaksızın tekrarlıyordu. Soobin buraya nasıl geldiğini bile hatırlamıyordu. Tuvaletteyken Yeonjun eve gitmek istediğini söylemiş, kendisi de endişelendiği için onunla gelmişti. Şimdi ışık bile açmadıkları mutfakta oturmuş Yeonjun'u dinliyordu.

Aslında Gunil ile neden ayrıldığını merak ediyordu, ne kadar sevmezse sevmesin ikisi de mutlu gözüktüğü için ayrılmalarının bu kadar çabuk olabileceğini düşünmemişti.

"Hala benden uzak kalmak istiyor musun?"

Yeonjun elindeki çatalı bırakıp kendisine baktığında içinde bir şeyler hissetti. Bu soruyu gerçekten sormak istiyordu ama alabileceği cevapların ihtimalleri onu korkuttuğu için susmuştu hep. 

"Hayır, istemiyorum."

Yeonjun utandığını belli eden yanaklarıyla gözlerini yemeğine diktiğinde Soobin tebessüm etti. Şu an gerçekten tatlı görünüyordu. Ayrıca aldığı cevabın mutluluğu da vardı. Eğer Yeonjun onunla görüşmek istemeseydi nasıl davranır ya da içindeki bu garip hissi ne yapar bilemiyordu.

"Emin misin, baya kararlı gözüküyordum çünkü."

 "Bak Soobin. İlk ve son defa söyleyeceğim bunu sakın kendini bir şey sanma. Sana değer veriyorum, yanımda ve yanında olmayı seviyorum o yüzden uzak durmamızı istemiyorum, tamam mı? Yemeğini ye şimdi."

Genç çocuk büyük lokmaları ağzına atarken Soobin öylece bakakaldı. Evet ondan uzak kalmak istemediği için sevinmişti ama bu kadar açık bir cevaba kendisini hazırlamamıştı. Nefesi düzensizleşiyor, sanki kafasında 10 alarm birlikte ötüyor gibiydi. Ne olduğunun farkındaydı, neden böyle hissettiğinin de. Sadece şu durumda bu duyguları kendisine kabul ettirmek her şeyden güç geliyordu ona. Sessizce yemeğini yemeye başladı.

"Sen neden hep yanımdasın"

"Anlamadım?"

"Hep yanımdasın, nereye baksam oradan çıkıyorsun. Sebebini soruyorum."

"Sana o malzeme odasında her zaman arkandayım demiştim."

"Hatırlıyorum. O gün için de teşekkür ederim bu arada."

"Teşekkür edilecek bir şey yok, yapmam gerekeni yaptım ben."

"Peki o zaman." 

İkili yemeklerini izlemeye başladığında daha fazla dayanamayarak saatlerdir merak ettiği soruyu sordu.

"Neden ayrıldınız?"

"Boşver, gerçekten bunu konuşmak istemiyorum şu an. Ayrıca pek sana söyleyebileceğim bir şey değil."

"Pekala."

"Doydun mu?"

"Evet."

"Bira içmek ister misin?"

"Olabilir."

Soobin Yeonjun'un kendisinin ve onun tabağını alıp lavaboya koymasını, buzdolabına ulaşıp üst raftan 2 bira şişesini alışını seyretti. Yeonjun'un gel hareketini görünce o da kalkıp arkasından çok da geniş olmayan balkona girdi. Soobin'e sorarsanız şu an olduğu durumdan rahatsız değildi aslında. Yeonjun kendi kendine bir şeyler mırıldanırken onu dinlemek mutlu hissettiriyordu. Yeonjun'un artık yanında daha rahat olması onun da rahat hareket etmesine sebep oluyordu. Artık olduğundan daha az atışıyorlar, ya da son zamanlarda birbirlerine nefretle bakmıyorlardı.

never say never • yeonbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin