1.6

1K 120 46
                                    

Jeongin

Ahh bu adam neden bu kadar nazlı??? Daha dün öpüştük, bugün yüzüme bile bakmıyor. Ah kıyamamm utanıyoooo. Ders bitince öğle yemek arası olduğu için öğrenciler sınıftan dışarıya çıktılar. Bende bundan fırsat bilip kağıtlarını ayarlayan bitanecik hocacığımın yanına gittim.

" Hocam, bugün nasılsınız?"

"İyiyim Jeongin."

" Ee şey- Bende iyiyim. "

"Güzel."

Hala yüzüme bile bakmıyor. Ahh neden böylesin sen!? Kimsenin yokluğundan faydalanıp sizli bizli konuşmayı bıraktım.

" Bugün bir şey mi oldu? Fazla gerginsi-"

" Jeongin ilk önce saygı çerçevenden çıkma. Okuldayız. Sen benim öğrencim ben de senin öğretmeninim. Haddini bil lütfen."

Ağzım açık onu dinliyordum. O ise bi anda eşyalarını alıp sınıftan tamamen çıkmıştı. Arkasından bakakaldım öylece. Neden bunu yapıyor? Daha dün öpü- ah neyse neyse. Ne hali varsa görsün. Ya da yok yok görmesin. Kıyamam ben ona. Ama beni istemiyor... Yok yok istiyor, naz yapıyor.

Derin bir nefes verip Bende sınıftan çıktım. Kafetaryaya inip bizimkileri buldum. Yanlarina gidip oturdum ve sohbet etmeye başladık.

Changbin

Gerçekten bu yaptıklarından pişman olacak. Ne demek öğretmeniyle öpü- ah Chang. Asıl ben beyinsizin önde gideniyim. Ne diye onun eline koz verdim ki.

Kendimi yavaşça sandalyeye bıraktım. Ekranın başında soru ayarlamam gerekiyordu. Odaklanmak mümkün değil. Sanırım çok kafaya takıyorum. Geriye yaslanıp bi süre daha odaklanmaya çalıştım. Bir kaç soru daha hazirladıktan sonra çalan telefonla başımı o yöne çevirdim. Suga beni arıyordu. Kendisi benim üniversite arkadaşım olur. Kendiside buraya çok yakın olan okullardan birinde benim gibi stajyer matematik öğretmeni.

📱📞

-Efendim kanka?

" Kanka bu gece için bizim ekiple plan kurduk. Bir yerlere gidelim diyoruz. Hem uzun zamandır düzgünce görüşemiyoruz. Bizim için bahane olur. Ne dersin, gelirsin dimi?"

- Söz vermeyeyim kanka, kafam biraz dolu. Derslerle uğraşıyorum.

" Kanka hadi be. Bizim için 1 geçeni ek be."

- Eh iyi madem. Kaçta gideriz?

" Saat 10 uygun mu?"

- Olur tamam.

"Anlaştık!"

- Anlaştık, dikkat edin görüşürüz.

" Hoşçakal."

Telefonu kapattığımızda yüzümde ciddi anlamda bir gülümseme belirdi. Onlar beni mutlu ediyor. Ailem çok fazla uzakta olduğu için pek fazla göremiyorum. Onların yokluğunu arkadaşlarım tamamlıyordu. Telefonu yavaşça yerine koydum ve bu seferin tam odak bilgisayara döndüm...

Matematik Hocam [Jeongbin]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin