seventeen

3.9K 332 12
                                    

Odaya girince, o kapıyı kapatmıştı bile. Tam arkama doğru dönecekken vücudumu saran kollarla olduğum yerde kalmıştım. Alihan dökülmeye başlamıştı sanırım. Hiçbir şey yapmadım.

Burnuma gelen güzel kokusu huzur vermeye yetiyordu bile. Daha fazla inkâr etmemin manası yoktu. Ona karşı boş değildim, zaten ona da fazlasıyla belli etmiştim bugün bunu. Ama hislerimden emin olmadan bunu yapmam doğru muydu emin değildim.

" Sen...Beni kıskandın mı Atlas? " kulağıma doğru o güzel sesiyle konuşması, hiç ama hiç yardım etmiyordu bana.

Bakışlarımı pencereden giren ay ışığına diktim. Işığı kapatınca daha çok belli olacaktı, ayrıca dolunay vardı. Aşırı güzel görüntüydü be. " Ay çok güzel Alihan, baksana. " dedim hevesle.

Dudakları yanağıma değdi. Nefeslerim hızlanırken yanaklarım kızarmıştı bile. Ulan koskoca adamdım, ne hâle gelmiştim.

" Sen daha güzelsin Atlas. Aydan daha parlak, güneşten daha sıcaksın. " yutkundum. Bunun ağzı laf yapmayı nereden öğrenmişti böyle?

Başımı eğdim. " Ben.. Bilmiyorum Alihan. Başkalarıyla ilgilenmen hoşuma gitmiyor ama adını koyamam bunun. Özür dilerim, zamana ihtiyacım var benim. " Kollarından ayrıldım yavaşça ve ona döndüm. Daha kırgın bir ifade bekliyordum ama aksine mutlu görünüyordu.

" Atlas bana bir şans verebileceğini söylüyorsun?"

Hafif bir tebessüm yerleşti yüzüme. Yanımda öyle sevimli bir şey oluyordu ki, sevmemek elde değildi onu. Böyle böyle kendini gönlüme sokmuştu galiba. Boğazımı bir öksürükle temizleyip ciddileştim.

" Dur lan bakma öyle. " elimi enseme götürüp okşadım oradaki saçları. Şu an güzel diye kendimi onun kollarına atamazdım. Önce iyice düşünmem gerekiyordu. Onu üzmek istemiyordum çünkü.

" Niye?" Bana yaklaştı. Lan yaklaşma işte, yaklaşma.

" Uykum geldi benim. Uyuyalım hadi. Sen de işe gidicen sabah zaten. " hâlâ yüzüne bakmama çabamı sürdürüyordum.

Gülüşü kulaklarımı doldurdu. Utanmam hoşuna gitmişti şerefsizin. Yumuşak dudaklarını alnımda hissettim. Tüy gibi bir öpücük kondurdu oraya ve uzaklaştı benden. " İstediğin kadar bekletebilirsin beni Atlas, sonunda gelmesen de beklerim ben seni. "

Duyduğum cümleyle sinirlenirken başımı kaldırıp elimi ensesine attım ses çıkartacak şekilde. " Lan manyak mısın sen? Bak hadi ben sevecek gibiyim. Sevmeyecek biri olsa beklenir mi lan? Konuşma böyle vallahi geçiririm kafayı. " uyarıcı bir sesle konuşup geri çekildim. Birine sonsuza kadar kafayı takıp, onunla kafayı bozmak kötü bir fikirdi. Böyle biri olursa hayatını yaşayamazdı be.

Yine bana güldü. " Sen öğretmensin diye her şeyi fazla ciddiye alıyon sanki?"

Dolabımın karşısına geçip, üzerimdeki tişörtü çıkarmadan önce ona baktım. " He yalandı söylediğin yani?"

Tişörtü çıkardıktan sonra üzerime pijama takımının üstünü geçirdim.

" Değildi de depresif bir tavırla söylememiştim.. " değişen ses tonuyla gülümsedim elimde olmadan. Ona karşı başlayan hislerimi belli ettikten sonra karşısında üzerimi çıkarmak onun için iyi olmamıştı sanırım. Bakışlarımı ona çevirdiğim an başka yöne baktı. Pijamanın düğmelerini iliklemeye başladım.

Beni sayısız kes üstsüz görmüştü, hiç birinde etkilendiğini fark etmemiştim. Ya belli etmiyordu ya da etkilenecek yerleri değilde endişelenecek yerleri çalışıyordu. Yalan söylemeyecektim, hoşuma gidiyordu.  Alihan'ın sevgisini nasıl kazandığımı bilmiyordum ama gerçekten güzel seviyordu.

Külkedisi °BxB°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin